26 Eylül 2024 Perşembe

İHD İzmir: Hak savunuculuğu yargılanamaz

Siirt'te yürüttüğü hak savunuculuğu faaliyetleri nedeniyle yargılanan İHD MYK üyesi Vetha Aydın Yüksel için açıklama yapan İHD İzmir şubesi, bu davayla insan hakkı savunuculuğunun yargı kıskacına alınmak istendiğini vurguladı.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkez Yürütme Kurulu üyesi Vetha Aydın Yüksel, dernek faaliyetleri nedeniyle Siirt 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde "örgüt üyeliği" suçlamasıyla yargılanıyor. İzmir 21'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek duruşma öncesi İHD İzmir şubesi adliye önünde basın açıklaması düzenledi.

"Hak savunuculuğu yargılanamaz" pankartı açılan eylemde basın açıklamasını İHD yöneticisi Cemile Karakaya okudu.

Yüksel'in İHD Siirt Şube başkanı olduğu dönem yaptığı çalışmalar nedeniyle yargılandığını belirten Karakaya, İHD'nin 1986'ta insan hak ve özgürlükleri konusunda çalışmalar yapmak amacıyla kurulduğunu söyledi.

İHD yöneticilerinin bu amaçla yıllardır ülkede ve dünyada insan haklarına ilişkin araştırmalar yaptığını, kamuoyunu bilgilendirdiğini, genel af, ölüm cezası, savaş, işkence ve kötü muamele, gözaltında kaybetmeler, hapishanelerle ilgili kampanyalar düzenlediğini kaydeden Karakaya, insan haklarını savunan İHD yöneticilerinin yıllardır devletin baskısına maruz kaldığını vurguladı.

Yıllar içerisinde 23 üyelerinin faili meçhul cinayetlerle katledildiğini ve yüzlerce üyelerinin hapis ve para cezalarına çarptırıldığını dile getiren Karakaya, İHD'nin buna rağmen kesintisiz bir şekilde faaliyetlerini sürdürmeye devam ettiğini belirtti. "Türkiye'de insan haklarını ve özgürlükleri sağlamak için mücadele eden sivil toplum aktivistleri, anayasal haklarının yasal ve barışçıl bir şekilde kullandıkları için siyasi iktidarın ve yargının hedefi oluyorlar" diyen Karakaya, Yüksel hakkında açılan davayla İHD ve insan hakları mücadelesinin yargı kıskacına alınmak istediğine işaret etti.

Türkiye'nin yasaları ve imzaladığı uluslararası sözleşmeler gereği hak savunucularının korunmasının demokratik bir toplumun olmazsa olmaz esaslarından biri olduğuna dikkat çeken Karakaya, Yüksel'in suçlama konusu yapılan tüm çalışmalarının insan hakları savunuculuğunun doğasında yer aldığını kaydetti. "İnsan hakları mücadelesini hedef alan bu iddianame, insan hakları savunucularını ve insan hakları mücadelesini susturma, baskı ve tehdit altında sindirme çabalarıdır" diyen Karakaya, insan hakları savunucuları olarak her koşulda insan hakkı ihlallerine karşı mücadeleyi sürdüreceklerinin altını çizdi. 

Karakaya, şöyle devam etti: "İnsan hakları savunucularını yargılamak, insan hakları mücadelesini yargılamaktır. Bizler, insan hak ve özgürlüklerini savunmaya, mücadele etmeye, yargısal tacizlere maruz bırakılmak istenen arkadaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. İnsan hak ve özgürlüklerini savunan tüm hak savunucularına yönelik bu cezalandırılma politikalarına karşı duruyor ve insan hakları mücadelesi yargılanamaz diyoruz. İnsan hak ve özgürlüklerini savunan herkesi ve bütün kurumları bu duruşmayı takip etmeye, uluslararası insan hakları mekanizmalarını harekete geçmeye ve İnsan Hakları Derneği ile dayanışmaya davet ediyoruz."