26 Eylül 2024 Perşembe

'Bebek A. nasıl ve neden kimliği belirlenemeyen olarak sevk edildi'

Deprem bölgesinden babadan gizli bir şekilde İstanbul'da bir hastanenin yoğun bakım servisine kaldırılan bebek A.'nın, nereye sevk edileceğinin bilgisinin verilmediğini kaydeden Afet-Çocuk Sivil Koordinasyon Ekibi, Sağlık Bakanlığına tepki gösterdi.

Afet-Çocuk Sivil Koordinasyon Ekibi, 6 Şubat depremlerinden bu yana hakkında arama ilanı verilen ve refakatsiz kalan çocukların durumunu yakından takip ediyor. Depremlerin 51. gününde akıbeti hala belli olmayan çocukların olması karşısında endişeli ve öfkeli olduklarını belirten Afet-Çocuk Sivil Koordinasyon Ekibi, "Ekip olarak bugüne dek, çocukların bulunması ve yakınları ile buluşturulması, bu süre zarfında güvenlik ve korunma ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik taleplerimiz, sorularımız ve sistem önerilerimizle yüzümüzü daha çok Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na çevirdik" denildi.

Yapılan açıklamada, şu ifadeler yer aldı: "Ancak depremin ilk gününden bu yana yaptığımız izleme ve takip çalışmaları gösteriyor ki; çocukların yakınları ile bağlarının kopmasında, 'kayıp' haline gelmelerinde, 'kimliği belirlenemeyen' şekilde hastanelerde refakatsiz kalmalarında Sağlık Bakanlığı'nın sorumluluğu büyük. Yakından takip ettiğimiz olgulardan birini paylaşıyor ve Sağlık Bakanlığı'na soruyoruz.

Baba bebek A.'yı 4 şehirdeki hastanelerde aradıktan sonra, İstanbul'da bir hastanenin yoğun bakım servisinde buldu. Bebeğin sevk edilmesi gerektiği söylendi ancak nereye sevk edileceğine dair bilgi verilmedi. Bebek A, enkazdan çıkarılıp babası ile birlikte hastaneye kaldırıldı. Bebeğin ilk müdahalesi babasının yanında yapıldı.

Sağlık Bakanlığı'na soruyoruz bebek A, kimlik bilgilerini babadan almak mümkün olduğu halde, nasıl ve neden 'kimliği belirlenemeyen' olarak sevk edildi? Bir bebek bin 248 km uzaktaki bir hastaneye kayıt tutulmadan nasıl sevk edilebildi? Adıyaman'a yakın şehirlerdeki hastaneler afet durumlarında hizmet verecek niteliğe ve kapasiteye sahip değil mi? Çocukların takipçisiyiz."