28 Eylül 2024 Cumartesi

'Tecrit karşıtı eyleme katılmak insanlık görevidir'

Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sona erdirilmesi talebiyle 12 Haziran günü gerçekleştirilmek istenen Gemlik yürüyüşünde gözaltına alınanların ilk duruşması görüldü. Anadolu Adliyesindeki duruşmaya katılanlar eylemi savundu, polis işkencesini teşhir etti. Bir sonraki duruşma 24 Şubat 2023 günü görülecek.

İmralı Hapishanesinde tutsak edilen PKK lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sona erdirilmesi için 12 Haziran günü yapılmak istenen Gemlik yürüyüşüne polis saldırısında gözaltına alınanların duruşması görüldü.

İstanbul Anadolu 9. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada savunma yapanlar, eylemi savundu, tecride karşı mücadeleyi sürdüreceklerini vurguladı.

UÇAR: NEFES ALMAMIZA BİLE İZİN VERMEYEN POLİS SUÇLUDUR
Kimlik tespitinin ardından söz alan Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar, anayasal haklarını kullanmak istedikleri için yargılandıklarını söyledi. 12 Haziran günü devletin bütün polis gücüyle Kadıköy'ü işgal ettiğini belirten Uçar, "Nefes almamıza bile izin vermeyen kolluk güçleri suçludur. Yürüyüş yapmak isteyenler, milletvekillerimiz polis şiddetiyle karşı karşıya kalmıştır. Gözaltına alındık. Ters kelepçe takıldı" sözleriyle polis şiddetini teşhir etti.

ENCU: ASIL SUÇU POLİS İŞLEDİ, ONLAR YARGILANSIN
HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Ferhat Encu de, hapishanelerde yaşanan sorunları dile getirmek amacıyla basın açıklaması yapmak istediklerini, ifade özgürlüğünü kullanmak isterken gözaltına alındıklarını söyledi. Polisin yasal dokunulmazlığı olan vekillere dahi işkence yaptığını aktaran Encu, "Polis marifetiyle HDP'nin siyasal faaliyetlerini engelleme sorunuyla karşı karşıyayız. Bu süreç tam bir mizansendir. Siyasal iktidarın telkinleriyle hareket eden yargıyla karşı karşıyayız. İfade özgürlüğümüzün terörize edilmesini kabul etmiyoruz. Biz faşizme karşı mücadele ediyoruz. Bundan kaynaklı hakkımızda onlarca dava vardır. Siyasal iktidar yargı mekanizmasıyla bizi susturmaya yeltenecekse, bunu başaramayacaklarını bilsinler" dedi. 12 Haziran günü Kadıköy'de yaptıkları eylemin suç teşkil etmediğini söyleyen Encu, asıl suçu polisin işlediğini, onların yargılanması gerektiğini vurguladı.

KÜÇÜK: TECRİDİN SON BULMASINI İSTEMEK İNSANLIK GÖREVİ
Birleşik Mücadele Güçleri Sözcüsü Mürüvet Küçük de tecridin en ağır insanlık olduğunu söyledi. Kendisinin de uzun yıllar hapishanede tecrit altında kaldığını ve bunun karşısında ölüm orucu eylemi yaptığını hatırlatan Küçük, "Şu an bütün cezaevlerinde aynı politika yineleniyor. Ahlaki ve siyasi bir sorumlulukla yapılan çağrıya yanıt verme gereği hissettim. Bu demokratik bir haktır. Bu türden tecrit uygulamalarının son bulmasını istemenin insanlık görevi olduğunu düşünüyorum" dedi. Polisin işkencesine maruz kaldıklarını aktaran Küçük, kendilerinin değil polisin yargılanması gerektiğini söyledi.

GÜMÜŞTAŞ: ÖZGÜRLÜĞÜN POLİS ZORUYLA BASTIRILMASINA KARŞI DURUYORUZ
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Özlem Gümüştaş da, Kadıköy'de yapılan tecrit karşıtı eylemde gözaltına alınmalarına ve haklarında dava açılmasına tepki gösterdi. Memleketin değişik gündemleriyle ilgili basın açıklaması yapma, söz söyleme hakları olduğunu hatırlatan Gümüştaş, siyasi iktidarın kendine karşı gördüğü her duruma polis zoruyla müdahale ettiğini söyledi. Gümüştaş, özgürlüğün polis zoruyla bastırılmasına karşı durduklarını vurguladı.

GÖREN: SUÇU YARATAN POLİSTİR
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) İstanbul İl Eşbaşkanı Roni Ditın Gören, tecridi protesto etmek için Kadıköy'deki ilçe binalarında toplandıklarını, eylemden yarım saat önce binadan çıktıklarında çevik kuvvet polisleri tarafından etrafları sarılarak gözaltına alındıklarını anlattı. Gözaltında yaşadığı işkenceyi anlatan Gören, çenesinden yaralandığını hatırlattı. Gören, "Basın açıklaması yapmak en temel hakkımızdır. Suçu yaratan kolluğun kendisidir" dedi.

ŞENOĞLU: TECRİT MİLYONLARCA İNSANI ETKİLİYOR
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Yürütme Kurulu üyesi Sedat Şenoğlu, hapishanelerdeki tecridin milyonlarca insanı etkileyen bir sorun olduğunun altını çizdi. "Çözüme kavuşturulması gerekiyor. Biz de bunun takipçisiyiz" diyen Şenoğlu, onurlu, insanca bir yaşamı savundukları, hapishanelerde tecrit politikalarına son verilmesi için 12 Haziran günü Kadıköy'de olduklarını söyledi.

Polisin eyleme katılanları düşman olarak gördüğünü, bunun için gözaltına alarak işkence yaptığını aktaran Şenoğlu, gözaltına alınırken başlayan işkencenin, gözaltı aracında da devam ettiğini belirtti. Şenoğlu, "Asıl suçlu olanlar bu uygulamayı yapanlardır. Orada bulunmak anayasal hakkımızdır" diye konuştu. 

AVUKAT YAMAR: 2911 DAVALARI BERAATLA SONUÇLANIR
Tecrit eylemine katıldıkları için 2911 Sayılı Gösteri ve Yürüyüş Kanununa muhalefetten haklarında dava açılanların avukatları da yaptıkları savunmalarda, beraat talebinde bulundu.

Avukat Ferdi Yamar, gözaltı sırasında başlayan hukuksuzlukların, gözaltı süresince de devam ettiğini hatırlattı. Müvekkilleriyle gözaltı süresince görüşmelerinin engellendiğini söyleyen Yamar, 2911 sayılı yasadan dava açıldığını ve mahkemelerin bu davalarda beraat kararları verdiğini hatırlattı. Yamar, "İddianamelerin çoğunun elle tutulur bir yanı yoktur. Bu davaların açılmasının sebebi siyasetçileri burada uğraştırmak, insanların siyaset yapmasını engellemektir" dedi. HDP'lilerin eylem yapmak istedikleri her durumda eylemin yapılacağı ilçe kaymakamlığının yasaklama kararı verdiğini belirten Yamar, yasakların siyasi olduğuna dikkat çekti.

Duruşmada söz alan avukatlar müvekkilleri hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğini vurguladı.

DURUŞMA 24 ŞUBAT'A ERTELENDİ
İstanbul Anadolu 9. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, tensip zaptında yer alan CD'nin incelenmek üzere bilirkişiye gönderilmesine, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü tarafından müşteki olarak bildirilen polislerin duruşmaya zorla getirilmesine, hakkında ev hapsi kararı bulunan Koray Türkay'ın duruşma günü izinli sayılması için denetimli serbestlik bürosuna bildirilmesine kararı alındı.

Mahkeme hakimi aynı zamanda, başka bir dosyadan tutsak edildiği Silivri Hapishanesinden SEGBİS ile duruşmaya katılan ESP İstanbul İl Başkanı Deniz Aktaş'ın bir sonraki duruşmaya getirilmesine karar verdi.

Duruşma 24 Şubat 2023 günü saat 10.00'a ertelendi.