28 Eylül 2024 Cumartesi

Sistematik işkence gören iki çocuk helikopterden atılarak katledildi

16 yaşındaki Zeki ve 12 yaşındaki İlyas Diril'in '94 yılında gözaltına alındığı, sistematik işkence sonrası helikopterden atılarak katledildiği kaydedilen İzmir'deki kayıp eyleminde, çocukları katledenlerin korunduğunun da altı çizildi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, Konak'taki eski Sümerbank önünde gözaltında kaybedilen çocuklar için bir araya geldi. "Kayıplar vicdanındır sahip çık" ve "Kayıplar belli failler nerede" yazılı pankartların açıldığı eylemde, İHD'nin verilerine göre 27 çocuğun gözaltında kaybedildiği belirtildi.

Bu çocuklardan İlyas ve Zeki Diril için yapılan açıklamada, "Şırnak'ın Keldani Köyü olan Mehri (Kovankaya) de yaşayan Diril Ailesi köyleri askerler tarafından yakılınca 1990'lı yıllarda İstanbul'a göç ettiler. İstanbul'da büyük zorluklar yaşayan aile, 1993 yılında köylerine geri döndü ve yakılan evlerini yeniden yaptı" denildi.

'KARAKOL NOKTASINDA GÖZALTINA ALINDILAR'
Bir kuyumcu imalathanesinde çalışan 16 yaşındaki Zeki Diril ve 12 yaşındaki kuzeni İlyas Diril'in İstanbul'da kaldığı belirtilen açıklamada, bir süre çalışarak para biriktirdikleri de ifade edildi. Açıklama şöyle devam etti: "Biriktirdikleri paraları yanlarına alarak evlerine gitmek için Şırnak'a doğru yola çıktılar. 2 Mayıs 1994 tarihinde henüz evlerine ulaşamadan askeri kontrol noktasında gözaltına alınarak Uzungeçit Jandarma Karakolu'na götürüldüler. Karakolda Nezaret ve Emniyet odası defterine 11 Mayıs 1994 tarih ve 18-19 sıra numarası ile kaydedildiler.

14 Mayıs 1994 tarihinde Uludere Jandarma Karakolu'na sevk edilen iki çocuk, bir tutanakla Uludere İlçe Jandarma Komutanı Bülent Serdengeçti'ye teslim edildiler. Çocuklarının gözaltına alındığını öğrenen aileleri Uludere Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurdular. Uludere Jandarma Komutanı Bülent Serdengeçti, İlyas'ın yaşı küçük olduğu için hemen serbest bırakıldığını, 193 sıra numarası ile gözaltı kaydı yapılan 16 yaşındaki Zeki'nin de ifadesi alındıktan sonra aynı gün akşama doğru serbest bırakıldığını iddia etti.

'HELİKOPTERDEN ATILDILAR'
Soruşturma takipsizlik kararı ile kapatıldı 1995 yılında, Zeki ve İlyas'ı gözaltında gördüğünü söyleyen ve Uludere Cezaevi'nde tutuklu bulunan K.Y. isimli kişi, Zeki'nin babasına 'Çocuklarınızı bir sabah erkenden karakoldan çıkardılar. Çok ağır işkence görmüşlerdi. Sonra bir askerden onların helikoptere bindirilip, bir yerde atıldığını duyduk' dedi.

Soruşturma başlatan Uludere Cumhuriyet Başsavcılığı görevsizlik kararı vererek dosyayı Şırnak'a gönderdi. Şırnak Cumhuriyet Başsavcısı Ayhan Aygün girişimlerinden sonuç alamayınca 28 Temmuz 1998 tarihinde, Adalet Bakanlığı'ndan Uludere Jandarma Komutanı hakkında cezai soruşturma başlatma izni istedi. Adalet Bakanlığı soruşturma izni vermedi.

'KAYBEDENLER KORURUNUYOR'
Cumhuriyet Savcısı'nın talep etmesine rağmen İlyas ve Zeki Diril'in kaybedilmesinden sorumlu olanların tespit edilebilmesi amacıyla hiçbir cezai dava başlatılmadı. Soruşturma takipsizlik kararı ile kapatıldı. İç hukuktan sonuç alınamayınca Zeki Diril'in babası Apro Diril AİHM'e başvurdu. AİHM, Türkiye'nin Zeki Diril'in gözaltına alınmasının ardından serbest bırakıldığını destekleyen hiçbir kanıt sunmadığı, Uludere'ye sevk edildikten sonra Zeki'nin başına neler geldiği ile ilgili olarak inandırıcı ve ayrıntılı hiçbir açıklamada bulunmadığı tespitini yaparak, Zeki Diril'in kaybolmasından devletin sorumlu olduğuna karar vererek Türkiye'yi oybirliği ile mahkum etti. Bu davada da cezasızlık, yurttaşa karşı suç işleyen güvenlik güçlerinin korunması için bir zırh olarak kullanıldı. Henüz çocuk yaştaki Zeki Diril ve İlyas Diril'in gözaltında kaybedilmesinden sorumlu olanlar da bu zırhın güvencesiyle korunmaya devam ediliyor."