28 Eylül 2024 Cumartesi

Sincar davası 12 Aralık'ta görülecek

12 Aralık'ta görülecek Mehmet Sincar davasına ilişkin basın toplantısı düzenleyen Beştaş, katledilen Kürt olduğu için hukukun işletilmediğini söyledi. Katliamın sorumlularının gizlendiğinin altını çizen Beştaş, 12 Aralık'ta davanın görüleceğini belirtti ve takipçisi olacaklarını ifade etti. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, 1993 yılında katledilen DEP Mardin Milletvekili Mehmet Sincar davasındaki gelişmelere ilişkin Meclis'te basın toplantısı düzenledi. Açıklamaya Sincar'ın eşi Cihan Sincar, oğulları Ferhat Sincar ve Felat Sincar da katıldı.

1993 yılında katledilen milletvekili Mehmet Sincar'ın davasında adaletin hala yerini bulmadığını söyleyen Beştaş, şu hatırlatmayı yaptı: "4 Eylül 1993 tarihinde Mehmet Batman'daydı. Niçin Batman'daydı? Meclis İnsan Hakları Komisyonu üyesiydi, faili meçhul cinayetleri araştırmak için Batman'a gitmişlerdi. Legal siyasetin temsilcileri HEP ve DEP olarak çalışıyordu. Partimizin de geldiği gelenekte 50'den fazla üyesinin öldürdüğünü biliyoruz. O dönem Tansu Çiller Başbakan, İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar idi. Arşivden çıkardık bunu (elindeki fotoğrafı göstererek) Mehmet Sincar'ın katledildiği dönemde yapılan açıklamaları içeriyor. Bu arşivde şöyle dikkat çeken bir yer, Adalet Bakanı Seyfi Oktay şunu demiş, Devlete düşen olayın üzerinde duyarlılık ile gidip karanlık nokta bırakmamalıdır. Necmettin Cevheri o zaman Devlet Bakanı ve Mehmet Gölhan katilin iki gün içinde yakalandığını açıkladılar. Aradan geçen süre zarfında Mehmet Gazioğlu hemen o dönem, içişleri bakanı sıklıkla değişiyordu, 24 Ekim 1993'te içişleri bakanı olmuştu. Kendisinin yaptığı ‘tetikçiler firarda, yakalanmadılar' açıklamasını da görüyoruz. Arşiv unutmuyor. Adaletsizlik ise yüzleşme olmadan, hakikatler ortaya çıkartılmadan unutulmuyor ve unutulamaz."

Katilin yaklanması bir yana aranmadığını ve olayın peşine düşülmediğini söyleyen Beştaş, davanın 12 Aralık'ta devam edeceğini söyledi. 2001 yılında Hizbullah'a yönelik operasyonda davanın Cihan Yıldız isimli bir Hizbullah tetikçisine yüklendiğini ve o davanın hala devam etiğini belirten Beştaş, "Cihan Yıldız, Mehmet Sincar'ın da katledilmesinden müebbet hapis cezası aldı ve sonra Hizbullahçıların tamamının tahliye edildiği bir anlaşma sonucunda, Cihan Yıldız da tahliye edildi. Müebbet hapis cezası olduğu halde Cihan Yıldız şu anda serbest. Sürecin ayrıntılarına girmeden söyleyeyim. AİHM DGM'de askeri yargıç olması sebebiyle, adil yargılama hakkı konusunda Hizbullah sanıklarının değil, bütün o dönem yargılananların hepsinin adil yargılanmadığına hükmetti ama tahliye olanlar sadece Hizbullah sanıkları oldu. Benim avukatlık yaptığım yıllarda AİHM'e giden birçok dosyam var ihlal kararı verilen müvekkillerim tahliye olmadı. Birçok Kürt muhalif tutuklu tahliye olmadı ama bütün Hizbullah sanıkları tahliye oldu" ifadelerini kullandı. 

Davayı takip edeceklerini kaydeden Beştaş, asıl önemsedikleri konunun katillerin korunduğunu belirtti ve devam etti: "Kim bunlar? Bir kere ‘Susurluk Raporu'nu ve o dönem ortaya çıkan belgeler, bilgiler ve ifşaatları sadece bir referansla hatırlatmak istiyorum. Mehmet Ağar, JİTEM elemanı Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım, Alaattin Kanat, İsmet Yeşilmen, Adem Yakın, Mesut Mehmetoğlu hakkında hala dava açılmadı. Susurluk Raporu'nda bilgiler belgeler ortaya çıktığı halde, Mehmet Sincar'ın katledilmesinin arkasındaki bu isimler soruşturulmadı, yargılanmadı ve korunuyor. Mehmet Sincar'ın ailesi ve avukatları defalarca devam eden davada bağımsız olarak JİTEM elemanlarının dosyaya dahil edilmesi için taleplerde bulundular. Bütün bu talepler mahkeme heyetleri tarafından reddedildi. Bu kişilerin dosyaya dahil edilmemesi üzerine yeniden yeniden suç duyuruları yapıldı ve hala dahil edilmediler."

Meclisin katliama ilişkin hiçbir şey yapmadığının da altını çizen Beştaş, katledilen Kürt ise hukukun işlemediğini de ekledi. Beştaş, "Asıl failler Susurluk Raporu'nda da netleşen Mehmet Ağar, Alaattin Kanat, İsmail Yeşilmen, Mahmut Yıldırım, Adem Yakın Mesut Mehmetoğlu ve isimlerini sayamadığım bu cinayette, bu organizasyonda dahili olan herkesin yargı önüne çıkarılması lazım. Neden bunu önemsiyoruz, çünkü bir zaman aşımı süresi var. 30 yıl dolarsa, bunlar yargı önüne çıkarılamayacak. Bunların hesabı da 30 yıllık zaman aşımı 4 Eylül 2023'te dolacak" dedi. 

Beştaş, şu ifadeleri kullandı: "12 Aralık'ta duruşma görülecek. Demirel yaşamıyor ama Tansu Çiller hala yaşıyor, Ünal Erkan yaşıyor ve daha niceleri. Konuşsunlar. İktidara da sesleniyoruz. Çiller'i mitinglerinize çıkarıp boy gösterteceğinize o dönem işlenen cinayetlerin hesabını sorun. Biz bunun peşini bırakmayacağız."