28 Eylül 2024 Cumartesi

SES: 'Zorla besleme' işkencedir, açlık grevciler derhal evlerine gönderilmeli

Grup Yorum üyelerine yönelik "zorla besleme" müdahalesinin kabul edilemez olduğunu açıklayan SES, sağlık emekçilerini mesleki değerlere ve etik ilkelere bağlı kalma çağrısı yaptı. "Zorla besleme"nin bir işkence olduğunu ve uzun vadeli geri dönüşssüz sorunlara yol açacağını vurgulayan SES, açlık grevi direnişçilerinin hastaneden evlerine gönderilmesini istedi. 

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Merkezi Yönetim Kurulu, açlık grevindeki Grup Yorum üyeleri Helin Bölek ve İbrahim Gökçek'in derhal serbest bırakılmasını istedi.

Evlerine yapılan baskının ardından Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaçırılan Bölek ve Gökçek'e yönelik "zorla beslenme" gelişmelerini kaygıyla takip ettiklerini ve "zorla beslenme"nin insan hakkı ihlali olduğu vurgulanan açıklamada, "Her tür açlık grevinin sağlık ile ilgili kısa ve uzun vadede geriye dönüşü olan ya da olmayan sorunlara yol açacağını biliyoruz. Mesleğimiz gereği insan sağlığının iyilik halini en üst düzeyde tutmak temel ilkemizdir. Ancak biz sağlık emekçileri biliyoruz ki açlık grevi yapan kişinin isteği dışında, zorla yapılan müdahaleler ve ilk beslenme sırasında yanlış tıbbi bakım da ölüm ve sakatlık riskini arttırmaktadır" denildi.

'ZORLA BESLEME ETİK AÇIDAN HİÇBİR ZAMAN KABUL EDİLEMEZ'
Bilinçli olraak ve gönüllülük temelindeki bir redde karşı zorla besleme uygulamasının ya da bu yönde bir talimat verilmesinin kabul edilemeyeceğinin altı çizilen açıklamada, "Malta Bildirgesi'ne göre karar verme yeterliliği olan bir açlık grevcisinin kendi isteğine aykırı olarak enteral ya da paraenteral beslenmesine yönelik her türlü müdahale 'zorla besleme' sayılır. Zorla besleme etik açıdan hiçbir zaman kabul edilemez" ifadeleri kullanıldı.

SES'in açıklaması şöyle devam etti: "Bilinci kapalı veya iradesini ifade edebilme durumunda değilse, aydınlatılmış onamı mümkün olan her durumda yasal temsilcisinden alınmalıdır. Yasal bir temsilcinin olmadığı ve acil tıbbi müdahalenin gerektiği durumlarda daha önceden hastanın bu müdahaleye onam vermeyi reddettiğini gösteren bir ifadesi yoksa hastanın onamı verdiği varsayılarak tıbbi müdahale yapılabilir."

'SAĞLIKÇILAR MESLEKİ VE ETİK DEĞERLER DIŞINDA DAVRANMAYA ZORLANMAMALIDIR'
Açıklamada, "Açlık grevcileriyle ilgilenen sağlıkçılar otoriteye karşı sorumlulukları ile hastalarına karşı sorumlulukları arasında da ikilem yaşayabilirler. Ancak bilinmelidir ki öncelikle hastalarına karşı sorumludurlar. Sağlıkçılar değerlendirmelerinde tarafsız olmalı, üçüncü kişilerin kararlarını etkilemesine, gereksiz girişimler gibi etik dışı uygulamalar için baskı yapmasına izin vermemelidir. Sağlıkçılar tüm bilgi ve becerilerini tedavisini üstlendikleri kişilerin yararına kullanmalıdır. Buradaki yararlılık; 'zarar vermeme' veya 'önce zarar vermeme' ile uyumlu bir yararlılıktır. Bu iki kavramın dengede olması gerekir. Yararlı olmak, bireylerin iyiliğini istemenin yanı sıra isteklerine saygı göstermeyi de içerir. Zarar vermemek ise sadece kişinin zarar görmemesini ya da en az zarar ile kurtulmasını sağlamak değil, aynı zamanda zihinsel açıdan yetkin insanları zorla tedavi etmemek, açlık grevini sonlandırmaya zorlamamak anlamına gelir. Sağlıkçılar, mesleki değerler ve etik ilkeler dışında davranmaya zorlanmamalıdır. Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri sendikası olarak etik ve mesleki değerlerimizi ve ilkeleri her koşulda savunacak ve bunları savunan sağlık emekçilerinin yanında olacağımızı bir kez daha ifade ediyoruz" denildi.

'AÇLIK GREVCİLERİ HASTANEDEN EVLERİNE GİTMELİDİR'
SES açıklamasında, "Açlık grevcilerinin sağlığından sorumlu olan hekimleri açlık grevcilerin izlenmesinde ilgili hekimlere rehber niteliğindeki Malta Bildirgesi'ne uygun davranmaya çağırıyoruz. Hastanelerde zorla tutma, hele hele zorla besleme gibi bir müdahalenin işkence olduğunu tekrar belirtiyoruz. Uluslararası sözleşmeler ve bildirgeler çerçevesinde tedaviyi reddeden açlık grevcilerinin hastaneden evlerine gitmesine olanak verilmesi gerekmektedir. Açlık grevcilerinin sağlık durumunun ve olası hak ihlallerinin yakından takipçisi olmaya devam edeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz" ifadelerine yer verildi.