'Rojava devrimi ve İran'daki isyan devrimin güncelliğine işaret ediyor'

BMG, İstanbul'da düzenlediği panelde, devrimin güncel ve mümkün olduğuna işaret etti. İran'daki halk ayaklanmasına ve Rojava devrimine dikkat çekilen panelde, kapitalizmin varoluş krizine işaret edildi, devrimin örgütlenebilmesi için birleşik mücadelenin büyütülmesi gerektiği belirtildi.

Birleşik Mücadele Güçleri (BMG), "Açlığa, faşizme ve işgale karşı tek yol devrim" kampanyası kapsamında düzenlediği panellerine devam ediyor. İstanbul'da düzenlenen "Devrim mümkün ve günceldir" başlıklı panelde, aralık ayında devlet tarafından gerçekleştirilen katliamlarda yaşamını yitirenler de anıldı.

ESP: DEVRİM GÜNCELDİR ANCAK NASIL ÖRGÜTLENECEĞİ ÖNEMLİ
Panelde ilk olarak Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) PM üyesi Uğur Ok söz aldı. Bu coğrafyada baskı ve devlet şiddetinin her geçen gün arttığına işaret eden Ok, devrimcilerin mücadelede olumsuzu değil olumluyu tartışan ve oradan devrimi şekillendiren özneler olduklarına dikkat çekti.

Dünya çapında ve Türkiye'de devrimci durumun koşullarına bakılması gerektiğini belirten Ok, emek-sermaye çelişkinin derinleştiğini ve sömürü ağının büyüdüğünün altını çizdi, kapitalizmin varoluş krizi içinde olduğuna işaret etti. Kapitalizmin bu krizden çıkamadığını, bu nedenle de kimi gerici politikalar uyguladığını belirten Ok, sistemin siyasi ve ideolojik krizine değindi. Bir yandan doğa talanı, savaş ve derinleşen rekabet biçimleri olduğunu, göçmen ve mülteci krizinin bunların sonucu olduğunu söyleyen Ok, "Bunlara karşı dünyanın dört bir yanında isyanlar açığa çıkmaktadır" dedi.

Las Tesis isyanı, İran'da kadınların öncülüğünde başlayan halk ayaklanması, Fransa'daki Sarı Yeleklilerin isyanı ve Türkiye'de Gezi ayaklanmasını örnek olarak gösteren Ok, devrimin bu isyanlarda ve halk ayaklanmalarında kendini gösterdiğini vurguladı. Ok, "Türkiye'nin bu noktada kendine has çelişkisi var. Burada devrimin güncelliğini tartışırken bunu göz önüne almamız lazım" dedi.

Türkiye'de tüm baskılara rağmen Kürt özgürlük hareketi ve devrimcilerin ciddi bir direniş sergilediğini vurgulayan ESP'li Uğur Ok, "Devrimi tartışırken, mevcut ağır baskılara karşı açığa çıkan isyan ve biriken öfkeyi düşünmemiz gerekir. Devrim günceldir ancak nasıl örgütlenecek bu önemli" değerlendirmesinde bulundu. Ok, BMG'nin yürüttüğü mücadeleye dikkat çekerek, bu birleşik mücadelenin daha fazla büyütülmesi gerektiğini vurguladı.

SMF: ARAÇLARIMIZ AMAÇLARIMIZA UYGUN OLMALI
Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) adına söz alan Mahir Gürz, devrimin güncelliğinin her tarihsel süreçte kendini geliştirdiğini söyledi, "Sınıf mücadelesi, biz marksistlerin keşfettiği bir şey değil kendi var oluşu vardır. Marks ve Engels'in Komünist Manifestosu ile ortaya konulmuş, ilan edilmiş ve bilimsel rotası oturtulmuş bir ufuktur" dedi.

Gürz, "Devrimcilerin ideolojik, siyasi perspektifi bunlara dayanmaktadır. Bugün de üzerinde yürümemiz gereken ideolojik ve teorik arka planımız burasıdır. Bu anlamda devrim bugün günceldir. Kapitalizm var olduğu sürece, sınıflar var olduğu sürece, proletarya ile burjuva arasında uzlaşmazlık devam ettiği sürece devrim günceldir" diye konuştu.

"Araçlarımız amaçlarımıza uygun olmalıdır. Devrim için araç-amaç ilişkisi önemli bir parçadır" diye ekleyen Gürz, gelinen aşamada, kapitalizmin bulunduğu noktada insanlığa vereceği hiçbir şey kalmadığına dikkat çekti, gelişen isyanlara işaret etti. Gürz, BMG'de bütün bu zeminde hedefi çerçevesinde en ilerici ve birikimi en ileri noktadır" dedi.

DBP: DEVRİM MÜCADELE İLE MÜMKÜN
Panelde son sözü Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) adına Çiçek Arıç aldı. Dışarıdaki polis ablukasına değinen, buna baktıklarında bile devrimin mümkün ve güncel olduğunu vurgulayan Arıç, "İran'daki isyana baktığımızda devrim mümkündür. Tüm baskılara karşı birleşerek devrime yürüyebiliriz. Devletin yoğun baskılarına karşı kadınlar 25 Kasım'da ortaya koydukları güç birliğiyle sokağa çıktı ve sözünü söyledi. Bu da devrimin güncelliğini göstermektedir. Diğer taraftan Rojava 21. yüzyılın devrimini gerçekleştirdi. Bu da çok net olarak devrimin mümkün olduğunu göstermektedir" diye konuştu.

Kadınların ortaya koyduğu mücadelenin devrimin güncelliğini gösterdiğini belirten Arıç, "Krizin ve yoksulluğun derinleştiği bir toplumda, kadınların yoksulluğu, gördüğü şiddete rağmen ortaya koyduğu mücadele yolu devrimi gösteriyor" diyerek, bu mücadelenin toplumsallaşması sorununa dikkat çekti. Arıç, "Faşist zihniyet kendini Kürdistan'daki baskı ve tutuklamada, hapishanelerdeki uygulamalarda, tecritte, sokakta da göstermektedir. Buna karşı bir alt üst oluşa ihtiyaç vardır. Bugün tüm baskılara karşı daha güçlü ses çıkarılmak isteniyor. Bunun için bir arada mücadele etmek gerekiyor. Geleceğe yürümek için örgütlenmek gerekiyor. Mücadele geleneği olan bir toplumuz, mücadele geleneği olan bir örgütüz. Devrim mücadele ile mümkündür, bir araya gelerek mümkündür" sözleri ile konuşmasını sonlandırdı.

Panel soru cevap bölümü ile devam etti.