27 Eylül 2024 Cuma

MGK, 'Hayata dönüş operasyonu'na ilişkin kararı olmadığını savundu

19-22 Aralık hapishaneler katliamında Bayrampaşa Hapishanesi'ne ilişkin açılan davada MGK, mahkemenin operasyona ilişkin bir karar alınıp alınmadığını sorusunu yanıtsız bıraktı.

F tipi hapishanelere ve tecride karşı birçok hapishanede açlık grevi ve ölüm orucuna giren devrimci tutsaklara dönük 19 Aralık "Hayata Dönüş Operasyonu" sonucu 28 tutsak katledildi. Operasyonun hedefi olan hapishanelerden Bayrampaşa Hapishanesi ile ilgili davada, 37 er ve 2 astsubayın yanı sıra birleşen dosyalarla 194 kişi yargılanıyor.

Bakırköy 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde 15 Eylül'de görülen dava duruşmasında müdafii avukatlar, Milli Güvenlik Kurulu'na (MGK) tarih belirtmeksizin Bayrampaşa'ya ilişkin bir kararın alınıp alınmadığının sorulmasını istedi.

MGK Genel Sekreterliğinin talebe 10 Ocak'ta yanıt verdiği ortaya çıktı. Verdiği cevapta MGK, kararlarının tavsiye niteliğinde olduğunu iddia etti ve "İlgili yazı kapsamında tarih aralığına bakılmaksızın yapılan inceleme neticesinde 'cezaevleri' hususunun Milli Güvenlik Kurulu toplantılarını müteakip yayımlanan (1994 yılında bir, 1996 yılında ise üç) basın bildirilerinde geçtiği tespit edilmiştir" dedi.

MGK'nın 28 Aralık 1994 tarihli iki maddeden oluşan metninde, "Cezaevlerinin bugün içinde bulunduğu durum ve alınması gereken tedbirler hakkında Kurul'a bilgi verilmiştir" ifadeleri yer aldı.

22 Mart 1996'da yapılan toplantıya ilişkin metinde ise Adalet Bakanı Mehmet Ağar'ın ismi dikkat çekti. Metinde Kuzey Irak'ta konuşlandırılan çok uluslu gücün görev süresi ve ilk kararda olduğu gibi cezaevlerine ilişkin ifadeler yer aldı. 

25 Temmuz 1999'da yapılan toplantıya ilişkin paylaşılan basın metninde ise, Adalet Bakanı Şevket Kazan'ın süren açlık grevlerine ilişkin bilgi verdiği ve bu konuda "gerekli tedbirlerin bir an önce alınmasına dair" aktarımda bulunduğu ortaya çıktı. Metinde, "tedbir alma" konusunda "görüş birliğine varıldığı" ifadelerine yer verildi.

Mezopotamya Ajansı'na konuşan dava avukatlarından Güçlü Sevimli, MGK'nın mahkeme kararında yer alan sorunun cevabını vermediğine dikkat çekti. Tarih sınırlaması olmadan "operasyon" ile ilgili bir kararın olup olmadığının sorulduğunun altını çizen Sevimli, "MGK, bu yönlü bir kararın kayıtlarında bulunmadığını ileri sürdü. Bu nedenle sadece cezaevleri ile ilgili kararlara baktıklarını iddia ediyorlar. Bunlar bir de karar değil. Üç tane basın metni paylaşmış. Böyle büyük bir operasyon yapılacak ve onların haberi olmayacak, inandırıcı mı" diyerek tepki gösterdi.

Davada tanık olarak dinlenen dönemin Cezaevi Tevkif Evleri Genel Müdürü Ali Suat Ertosun'un kararın MGK'da alındığını itiraf ettiğini hatırlatan Sevimli, bunu başka birçok sanığın da dile getirdiğine dikkat çekti. Sevimli, "MGK verdiği yanıtla, çok bir şekilde gerçeklerin ortaya çıkmasını engellemeye çalışıyor. 22 yıl geçmesine rağmen sorumluluğu bulunan üst rütbelilerin ve siyasilerin ortaya çıkmasını istemiyor. Hala bir koruma güdüsü var" dedi.