28 Eylül 2024 Cumartesi

Kaybedilen Toğcu'nun işkencede çığlıkları abisine dinletildi

Kaybedilen Ender Toğcu için Diyarbakır'da düzenlenen eylemde, Toğcu'nun gözaltına alınan abisine işkence sırasında Toğcu'nun çığlıklarının dinletildiği aktarıldı. Oğlunun kaybedilmesinin ardından DGM'yi mesken edinen ailenin tüm başvurularının sonuçsuz bırakıldığı da eklendi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi ve kayıp yakınları, "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" sloganıyla gerçekleştirdikleri eylemin 721'inci haftasında Koşuyolu Parkı'nda bulunan Yaşam Hakkı Anıtı önünde  bir araya geldi. Eylemde bu hafta 29 Kasım 1994 yılında Diyarbakır'da gözaltında kaybedile Ender Toğcu'nun akıbeti soruldu.

Ender Toğcu'nun hikayesini paylaşan İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Komisyonu üyesi Fırat Akdeniz, şunları dile getirdi: "Hastanede o gün refakatçi olarak Ender Toğcu'nun annesi bulunmaktaydı. Annesinin beyanına göre oğlu Ender Toğcu, o gün hastaneye hiç uğramaz. Aynı gün gece saat 22.30 civarında Ender'in babasının ikametine 7-8 kişilik sivil polisler gelerek evde bulunan baba Hüseyin Toğcu ve küçük oğlunu dövmeye başlarlar. Babaya sürekli olarak oğlunun nerede olduğunu sorarak dövmeye devam ederler. Baba Hüseyin Toğcu, sivil polislere korktuğundan dolayı oğlu Ender Toğcu'nun üç gün önce Kayseri'ye dayısının yanına gittiğini söyler. Bunun üzerine polisler babaya 'Oğlun bizim elimizde, üç gün içinde sana ölüsünü teslim ederiz' diyerek ikametinden ayrılır.

Evden ayrılan sivil polisler daha sonra Ender'in abisi olan Ali Toğcu'nun evine gider. Ali'ye de aynı şekilde Ender Toğcu'nun nerede olduğunu sorarlar. Ali Toğcu, sivil polislere Ender'in saat 15.00 civarında yanından ayrıldığını ve kendisini bir daha görmediğini ifade eder. Bunun üzerine polisler Ali Toğcu'yu da yanına alarak babasının evine tekrar gelirler ve babaya 'Evinizde silah var, o silahı bize teslim edeceksiniz' deyip odunluğa girip silahı çıkartırlar. Polisler babasına silahın yerini Ender Toğcu'nun söylediğini belirtip oradan ayrılır. Gece saat 24.00 gibi oradan ayrılan polisler bir süre sonra tekrar eve geri gelip babasına tutanak imzalatırlar. Polisler oradan ayrılmadan önce karşı komşuya Ender'in nerede olduğunu da sorar. Komşuları ise Ender'i tanımadığını ve nerede olduğunu bilmediğini belirtince polisler askerliğini daha önce yapmış olan Ender hakkında 'Ender asker kaçağıdır ve onu arıyoruz' deyip oradan ayrılır.

Abisine de Ender'in nerede olduğu sorulur, abisi nerede olduğunu bilmediğini söyleyince polisler abisine dönük olarak 'yalan söyleme, biz onu yakaladık, üzerinde bir liste de çıktı. O listede telsiz ve pil gibi eşyaların fiyatı da yazılıyordu' der. Ender Toğcu'nun babası Hüseyin Toğcu'nun beyanına göre, Ender'in abisi gözaltında kaldığı sürede Ender'in çığlıklarını ve sesini duyar. Abisi olan Ali Toğcu üçüncü gün Ergani yolu üzerinde serbest bırakılır. Baba Hüseyin Toğcu, oğlunun kaybedilmesinden sonra her ay Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulunur ama gözaltına alınmadığına ve gözaltı kaydının olmadığına ilişkin cevaplar verilir. Yine abi sözlü olarak Çarşı Karakolu'na başvuruda bulunur. Ancak yapılan tüm başvurulara rağmen herhangi bir sonuç alınmaz. Ender Toğcu'dan 28 yıldır haber alınmamaktadır."

Eylem, kaybedilenlerin anısına yapılan 1 dakikalık oturma eyleminin ardından sona erdi.