29 Eylül 2024 Pazar

İzmir'de gençlik örgütlerine polis saldırısı

İzmir'de tutsak edilen Fincancı, Kürt basın emekçisi ve Bartın'da katledilen 41 basın emekçisi için fotoğraf sergisi düzenlemek isteyen gençlik örgütlerine polis saldırdı. En az 20 devrimci genç işkenceyle gözaltına alınırken, işkence gözaltı aracında da sürdü. Polisin işkencesine gençlik örgütleri, "Direne direne kazanacağız" sloganını haykırdı.

İzmir'de bulunan gençlik örgütleri iktidarın son dönemde artırdığı saldırılara Alsancak'ta ses çıkarmak için bir araya geldi. "Sansür yasası"nın Meclis'ten geçmesiyle tutsak edilen 9 Kürt basın emekçisi ve kimyasal silah kullanımının araştırılmasını istediği için hedef gösterilmesi sonrası tutuklanan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı'yla dayanışmak, Bartın'da katledilen 41 maden emekçisini anmak için fotoğraf sergisi açmak isteyen gençlik örgütlerine polis saldırdı, çok sayıda devrimci genç işkenceyle gözaltına alındı.

'SANSÜR YASASI SESİMİZİ KISMAK İÇİN YAPILDI'
Katledilen 41 maden işçisi, Fincancı ve 9 gazetecinin fotoğraflarıyla Türkan Saylan Kültür Merkezi önüne gelen gençlerin önü polisler tarafından kesildi. Gençler ablukaya alındı. Halka yönelik konuşmalar yapan gençlik örgütleri, "Sansür yasası Meclis'ten geçti. Sansür yasası ne demek beraber konuşalım. Polis kalkanlarının arkasında üniversiteler sansür yasasına karşı ses yükseltmek için burada. Çünkü sansür yasası ancak yandaş medyanın haberlerini servis etmek için; katledilen kadınların, LGBTİ+'ların sesini kısmak, halkın haber almak hakkını gasp etmek için yapılmıştır" denildi.

'GÖZALTILAR, TUTUKLAMALAR KABUL EDİLEMEZ'
Sansür yasasında ilk önce Kürt gazetecilerin sesinin kısılmak istendiği ve 9 gazetecinin mesleğini yaptığı için gözaltına alınarak tutuklandığına dikkat çekilen konuşmalarda, kimyasal silah kullanımının araştırılmasını istediği için Fincancı'nın hedef gösterilerek tutuklandığını anımsatıldı. Gençlik örgütleri, "Düşüncesini dile getirdiği için hukuksuz şeklide gözaltına almalar tutuklamalar kabul edilemez" denildi.

'KATLEDİLEN EMEKÇİLERİN HESABI SORULACAK'
Ellerindeki fotoğrafları gösteren üniversiteliler, "Her bir fotoğrafın ayrı bir hikayesi var. Bartın'da katledilen işçilerin yandaşlar daha çok kazansın diye katledildiğini biliyoruz. Katledilen her bir işçinin geride bıraktığı, yaşayamadıkları var biliyoruz. Kader deyip geçenlere, bu bir katliam demek için, katledilen emekçilerin hesabı sorulacak demek için buradayız" ifadelerini kulandı.

Gençlik örgütleri konuşmalar sırasında sık sık "Sansür sizindir, sokaklar bizimdir", "Baskılar, tutuklamalar bizi yıldıramaz" sloganlarını yükseltti.

İŞKENCEYE SLOGANLARLA KARŞILIK
Ablukanın açılmasını isteyen gençlik örgütleri, fotoğraf sergisinden ısrarcı oldu. Devrimci gençlere saldıran polis çok sayıda kişiyi yere yatırarak darp etti, ters kelepçe işkencesi uyguladı. Üniversiteliler işkenceye, "İnsanlık onuru işkenceyi yenecek", "Direne direne kazanacağız" sloganlarıyla karşılık verdi.

HALKTAN TEPKİ
Öte yandan etrafta bulunanlar da gençlere yönelik işkenceli gözaltıya tepki gösterdi. Bir kişi gözaltı otobüslerini işaret ederek, "Arkadaşlarımız ters kelepçeli halde bekletiliyor. Bu işkencedir bu gençlere zulümdür" diyerek tepki gösterdi.

Polisin biber gazı da sıkarak gerçekleştirdiği saldırıda 20'den fazla devrimci genç işkenceyle gözaltına alındı, işkence gözaltı aracında da sürdü.

Polis saldırısı sırasında işkenceye tepki gösteren ÇHD avukatlarından Özge Uslu da darp edildi.

GÖZALTILAR SERBEST
Gözaltına alınanlar ifade işlemleri sonrası serbest bırakıldı.