İşgalci saldırılara tepki: Savaşa hayır

Sendikalar, demokratik kitle örgütleri, kadın örgütleri ve ekoloji örgütleri iktidarın savaş politikalarının ülke halklarına, işçi ve emekçilere, kadınlara, doğaya bir faydasının olmadığının altını çizdi. İktidarın kendi bekası için savaş politikalarını sürdüğünün altı çizilen açıklamalarda, "Savaşa hayır" vurgusu yapıldı. 

İşgalci Türk devletinin Rojava ve Başur Kürdistan'a yönelik hava saldırıları sürüyor. Milli Savunma Bakanlığı başta olmak üzere devlet yetkileri saldırılarda sivillerin ve doğanın hedef alınmadığını iddia etse de saldırının başladığı 19 Kasım'dan bu yana çok sayıda sivil hayatını kaybetti. 

AKP-MHP iktidarının savaş politikalarına çok sayıda kesimden tepkiler büyüyor. İktidarın savaş politikalarını teşhir eden sendikalar, demokratik kitle örgütleri, meslek örgütleri, kadın örgüleri ve ekoloji örgütleri savaş politikalarından derhal vazgeçme çağrısı yaptı.

KESK: SAVAŞA HAYIR BARIŞ HEMEN ŞİMDİ DEMENİN ZAMANI
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), savaşın halklar, emekçiler, çocuklar ve kadınlar için daha fazla ölüm, daha fazla yoksulluk, daha fazla sömürü, daha fazla soyun ortamı olduğunu kaydetti. Türkiye işçi sınıfı ve emekçi halklarına gerekli olanın savaş değil barış olduğunun altını çizen KESK, "Böylesi dönemde emekçiler olarak; şoven ve milliyetçi dalgayı göğüslemek, barış ve özgürlük çağrılarını büyütmek için birlikte ve kararlı tutumda ısrar etmeliyiz. Savaşta, sermayeden ve güvenlikçi politikalardan yana olan bütçeye karşı insanca bir yaşam, emekçinin hakkını savunan, demokratik bir bütçeyi elde etmek için bir mücadele örgütlediğimiz böyle bir zamanda 'savaşa  hayır, barış hemen şimdi' demenin zamanıdır" dedi. 

BİH: TÜRK VE KÜRT İŞÇİLERİ BİRLEŞİN
Birleşik İşçi Hareketi de "Savaşa ve işgale hayır" dedi. BİH, "İstiklal'deki kontrgerilla saldırısıyla işçi, emekçiler savaşa yandaş yapılmaya çalışılıyor. Patronların düzeni sürsün diye, içte ve dışta savaş çığırtkanlığı yapanlara karşı, halkların barışı ve emeğin iktidarı için; Türk ve Kürt işçileri birleşin" ifadelerini kullandı.

İNŞAAT-İŞ: SAVAŞA VE İŞGALE HAYIR
"Savaşa ve işgale hayır! Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği", başlıklı bir açıklama yayımlayan İnşaat-İş de "Kardeş Kürt halkının yüzyıllardır süren özgürlük mücadelesini yok edemeyen faşizm, yeni katliamlarla bu mücadeleyi yok edeceğini sanıyor. Faşizm yenilecek, halkların kardeşliği kazanacak!" dedi.

TMMOB: ÜLKEMİZİN GELECEĞİNİ KARARTIYORLAR
TMMOB ise kanlı ve kirli savaş politikalarıyla ülkenin bu hale geldiğini söyledi. TMMOB, "Terör ve savaş yolu, masum insanların yaşamını, ülkemizin geleceğini karatmaktan başka bir anlama gelmez. Yaşamını yitirenlerin ailelerine ve yakınlarına baş sağlığı diliyoruz. Adres barıştır, çözüm barıştır" ifadelerini kullandı. 

UMUT-SEN: SALDIRILAR DERHAL DURDURULSUN
Umut-Sen yoksulluğun, işsizliğin giderek büyüdüğü ülkede işçi ve emekçilere sömürü, soygun ve talan dışında çözüm üretemeyenlerin, kendi siyasi bekaları için şovenizmi, milliyetçiliği, ırkçılığı körükleyerek seçim malzemesi yaptığını, Kürt halkına yönelik sınır ötesi saldırılarla halkı açlık ve savaşla tehdit edip susturmaya çalıştığını kaydetti ve şöyle devam etti: "Savaşa hayır! Bu saldırılar derhal durdurulmalı! Ülkemizde ve bölgede savaş politikalarıyla iktidarını sürdürmeye çalışan siyasi iktidar kaybedecek, halkların kardeşliği kazanacak!"

İHD: SAVAŞ POLİTİKALARINDAN VAZGEÇİN
İnsan Hakları Derneği (İHD), seçim öncesi dönemde Kürt sorununda çatışmada ısrarın insani ve ekonomik krizi derinleştireceğini ve siyasi kaos yaratacağını kaydetti. İHD, "Ekim 2021'de kabul edilen Irak ve Suriye tezkerelerinin iptal edilerek, Türkiye'nin Irak ve Suriye'deki askeri güçlerini Türkiye sınırları içerisine çekmesini ve gerek bu ülkelerde gerekse de Kürt siyasi hareketi ile Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yollardan çözümü noktasında askeri seçenekler dışı çözümler üreterek yeniden bir barış sürecini inşa etmesini gerektiğini belirtmek isteriz" dedi ve ekledi: "Savaşa hayır!"

KBG: İNSAN HAYATLARI SEÇİM VE İKTİDAR HESABI HALİNE GETİRİLEMEZ
Kadınlar Birlikte Güçlü, iktidarın İstiklal Caddesindeki bombalı saldırıyı kendisine bahane ürettiğini hatırlattı. KBG, şu ifadeleri kullandı: "Terör diye diye kadınların, çocukların yaşam alanlarında terör saçan; savaşı, işgali, ölümü her güç kaybettiğinde bir seçim stratejisi olarak ezberleyen iktidara karşı susmuyoruz. IŞİD'in Ezidi halkına yönelik soykırım girişimiyle hatırladığımız Şengal ve yenilgiye uğratıldığı Kobane başta olmak üzere bu tür yapılanmalara karşı verilen mücadeleyi sekteye uğratan, IŞİD zihniyetini destekleyen bu bombardıman hiçbir halkın değil, yalnızca kendi konumu için her oyunu oynamaya hazır olan iktidarın yararına. Yalanlarına rağmen biz kadınlar çok  iyi biliyoruz; Rojava'ya yapılan hava saldırısı Türkiye'deki bizlerin 'güvenliği' için değil, iktidarın geleceği için. Bugün dünden daha güvensiziz. Yüksek sesle söylemeye devam edeceğiz: İnsan hayatlarını bir seçim ve iktidar hesabı haline getiren savaşa hayır."

EKOLOJİ ÖRGÜTLERİ: CESARETLE BARIŞI SAVUNUN
Ekoloji örgütleri de doğanın ve yaşamın en temel ihtiyacının barış olduğunu kaydetti. Doğa savunucuları olarak iktidarı savaş politikalarından vazgeçmeye çağıran ekoloji örgüleri, "Barıştan yana söz söylenilmesinin önüne geçmeye çalışan iktidarın bu kirli politikalarına karşı, muhalefet partilerini, sendikaları, demokratik kitle örgütlerini, meslek odalarını ekoloji örgütlerini, ulusal ve uluslararası alandaki tüm doğa ve yaşam savunucularını cesaretle hakikati ve barışı savunmaya çağırıyoruz" vurgusu yaptı.