28 Eylül 2024 Cumartesi

İHD: Covid-19 nedeniyle hasta tutsakların durumu vahim bir noktaya gidiyor

İHD, hapishanelerde 591'i ağır hasta olmak üzere toplam 1564 hasta tutsağın bulunduğunu belirtti, hasta tutsakların tahliye edilmesi için gereken adımların atılmasını istedi.

İnsan Hakları Derneği (İHD), koronavirüs (Covid-19) salgını sürecinde hasta tutsaklarla ilgili taleplerinin kabul edilmemesi nedeniyle durumun vahim bir noktaya gittiğine dikkat çekti. 591'i ağır hasta olmak üzere toplam 1564 hasta tutsağın bulunduğu kaydedilen açıklamada, hasta tutsakların tahliye edilmesi için gereken adımların atılması ve Cumhurbaşkanı'nın ağır hasta tutsaklar ile ilgili yetkisini ayrım gözetmeksizin kullanması gerektiği ifade edildi.

20 Mart 2020 tarihinde Covid-19 salgını ve hapishanelerde acilen alınması gereken önlemleri kamuoyuna açıkladıklarını ama hala acil önlemlerin alınmadığını ve durumun giderek daha vahim bir noktaya gittiğini belirten İHD, hasta tutsakların tahliye edilmemesi sorununun kendini daha görünür kıldığı ifade edildi.

İHD Genel Merkezi Hapishane Komisyonu'nun çalışmaları sonucu "Ağır Hasta ve Hasta Mahpus Listesi"nin güncellendiği kaydedilen açıklamada, "Buna göre derneğimize ulaşabilen ve tespit edebildiğimiz kadarı ile Türkiye hapishanelerinde halen 591'i ağır hasta olmak üzere toplam 1564 hasta mahpus bulunmaktadır. Bu sayının çok daha yüksek olduğunu özellikle belirtmek isteriz. Ağır hasta mahpusların salgın hastalık durumunda ciddi risk grubunda bulunması nedeniyle serbest bırakılarak infazlarının ertelenmesini, tutuklu olanların derhal serbest bırakılmasını bir kez daha talep etmekteyiz" denildi.

Cumhurbaşkanlığı tarafından 29 Mart 2020 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan "Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmelik" ile mevcut infaz kanunun tutsak haklarına aykırı yanlarının korunduğu belirtilen açıklamada, bu konuda hukuki ve meşru hakların kullanılacağı bildirildi.

Siyasi iktidarın uzun zamandır gündeminde bulunan infaz kanunu değişikliğinin, Covid-19 salgını da göz önüne alınarak infazda koşullu salıverme sürelerinin eşitliği ilkesine uygun yapılması gerektiği belirtilen açıklamada, hasta tutsaklar başta olmak üzere dezavantajlı grupların kısa sürede tahliyesini sağlayacak düzeyde düzenlemeleri içermesi gerektiği ifade edildi.

'SAVCININ TAKDİRİ DEĞİL, HASTANE RAPORU ESAS ALINMALI'
Ayrıca halen hapishanelerde bulunan ağır hasta tutsakların tümünün tam teşekkülü herhangi bir hastane raporuna istinaden derhâl tahliye edilmesi istenilen açıklamada, şu talepler sıralandı:

Tedavileri ailelerinin yanında sürdürülmeli ve sağlık sigortası devlet tarafından karşılanmalıdır.
Adli Tıp Kurumu sağlık sebebiyle infazın ertelenmesi raporlarında son ve tek merci olmaktan çıkarılmalıdır.
Sağlık sebebiyle infazın ertelenmesi kararlarında cumhuriyet savcılarının takdir yetkisi kaldırılmalı, hastanelerin verdiği raporlar esas alınarak cezaların infazları ertelenmelidir.
Hasta mahpusların infaz ertelemesi önündeki ‘toplum güvenliği bakımından tehlike' kriteri kanundan çıkarılmalıdır.
Hasta mahpusların infaz ertelemesinin önündeki engel teşkil eden infaz kanununun 25. maddesindeki ‘infaza ara verilemeyeceği'ne dair düzenleme ile 107. maddenin 16 fıkrasındaki düzenleme kaldırılmalıdır.

Cumhurbaşkanının sağlık sebebi ile tutsakları af yetkisini düzenleyen genelgesinin değiştirilmesi ve Adli Tıp Kurumu tek belirleyici olmaktan çıkarılması gerektiği vurgulanan açıklamada "Cumhurbaşkanı ağır hasta mahpuslar ile ilgili yetkisini ayrım gözetmeksizin kullanmalıdır" denildi.