28 Eylül 2024 Cumartesi

HDP'den çağrı: İnfaz yasasına karşı suskun kalmayın

HDP Grubu, Genel Kurul'da görüşülecek olan infaz yasasına ilişkin Meclis önünde açıklama yaptı. HDP Grup Başkanvekili Oluç, düzenlemeyi kabul etmeyeceklerini belirtti ve çağrı yaptı: "İktidarın bu infaz yasasına karşısında suskun kalmayın."

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Meclis Genel Kurulu'nda görüşmelerine başlanacak olan infaz düzenlemesine ilişkin basın toplantısı düzenledi. 

Meclis bahçesinde yapılan basın toplantısına Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz de katıldı. 

HDP milletvekilleri "Eşit infaz yaşatır", "Korona mahpus ayırmıyor", " İnfazda eşitlik, herkes için adalet" yazılı dövizler taşıdı.

HDP Grubu adına açıklama yapan Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, infaz düzenlemesine dair birçok partiyle görüşmeler yaptıklarını ve önerilerini ilettiklerini hatırlattı. Muhalefetin hiçbir önerisinin ve sözünün ciddiye alınmadığını söyleyen Oluç, "İktidar günü kurtarma adımları atıyor ve yandaşlarına af getiriyor" dedi. Oluç, "Normalde baktığımızda aslında bu tür eşitsizlikleri barındırmaması gereken bir yasadır. Türk Ceza Kanunu (TCK) ve Terörle Mücadele Kanunu'na göre (TMK) göre, ceza almış olanların, bir de infaz yasası yüzünden ceza alması hukuka aykırıdır" şeklinde konuştu.

'TÜM TUTUKLU VE HÜKÜMLÜLER SALIVERİLMELİ'
Düzenlemenin koronavirüs salgını nedeniyle gündeme getirildiğine dikkati çeken ve tüm tutuklu ve hükümlülerin tehdit altında olduğunu söyleyen söyleyen Oluç, bu nedenle de tüm tutuklu ve hükümlülerin salıverilmesi gerektiğini kaydetti. Oluç, "İktidar ne yaptı koronavirüsü geri plana itti. Fırsat bu fırsat, infaz yasasında öyle bir değişiklik yapayım ki ben, sanki koronavirüs salgınıyla ilgili bir değişiklik yapıyormuşum havası yaratayım ama aslında infaz yasasını var olandan daha beter bir hale getireyim dedi. Çünkü bu iktidar fırsatçıdır. Attığı adımlar kesinlikle toplum sağlığı yararına değildir" diye konuştu.

'CEZAEVLERİNDE YAŞANACAK SORUNUN TEK SORUMLUSU İKTİDARDIR'
Hapishanelerdeki koşullara dikkat çeken Oluç, şunları söyledi: "Siz bir taraftan diyeceksiniz ki evde kalın sosyal mesafe uygulayın, öte taraftan cezaevlerinde koğuşlarda 30-40 kişi kalsın. Esas itibariyle sağlık ve yaşam hakkı devletin ve iktidarın güvencesi altında olmalıdır. Devlet her tutuklu ve hükümlünün yaşam hakkından sorumludur. Cezaevlerinde herhangi bir sorun yaşanırsa bunun tek sorumlu devlet ve iktidardır."

'MUHALİFSENİZ CEZA AĞIRLAŞTIRILARAK DEVAM EDİYOR'
İnfaz yasasında yapılmak istenen düzenlemenin Anayasa ve AİHM içtihatlarına aykırı olduğuna dikkat çeken Oluç, şöyle konuştu: "Düşünce ve ifade özgürlüğü hakkını kullanarak iktidara muhalif iseniz, akademisyen yazar, öğrenci, siyasetçi iseniz, HDP vekili siyasetçisi, belediye başkanı, Kürt iseniz size ceza devam ediyor, ağırlaştırılarak devam ediyor. Yani iktidar muhaliflerini cezaevinde tutmaya devam edecek, yeni muhalifleri de cezaevinde tutmaya devam edecek ama yandaşlarını da çıkaracak. Anlayış budur. Dolayısıyla biz bu eşitsizliği ve adaletsizliğe karşı tutumumuzu hem Genel Kurul'daki tartışmalarda ifade edeceğiz. Bunu kesinlikle kabul etmeyeceğiz."

'SUSKUN KALMAYIN'
AKP iktidarının anlayışının darbeci General Kenan Evren'in anlayışından farklı olmadığını kaydeden Oluç, şu çağrıyı yaptı: "Kenan Evren'in 12 Eylül'de bir lafı vardı; 'asmayalım da besleyelim mi?' Bu iktidarda diyor ki; cezaevinde ölüme terk edeceğim. Bu şekliyle bu yasa teklifi geçecek olursa, bu düzenlemeler yasalaşacak olursa, çok açık söyleyelim, muhalif duruşları ve ifadeleri nedeniyle cezaevinde olanlar ölüme terk edilecektir. Hukuk ve insan hakları örgütleri, kurumlar, muhalif partiler, sendikalar, meslek örgütleri, vicdan sahibi bütün herkese çağrı yapıyoruz: İktidarın bu infaz yasasına karşısında suskun kalmayın."

Oluç, "Peki biz ne istiyoruz?" dedi ve şöyle yanıtladı: "Biz istiyoruz ki; mücbir sebep nedeniyle, yani koronavirüs salgını nedeniyle ayrımsız tahliye yapılsın, İnfaz Yasası'nda eşitlik ve adalet uygulansın. Bunu istiyoruz.

Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi CPT'nin ve Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin yaptığı açıklamalar ve tavsiyeler doğrultusunda adım atılmasını istiyoruz. Yani son derece ağır koşullarda bulunan tutuklu ve hükümlülerin bir an evvel mücbir sebep nedeniyle cezaevlerinden çıkarılmasını talep ediyoruz.

Bu konudaki taleplerimizi tartışmalar boyunca Genel Kurul'da da dile getireceğiz. Topluma da öneri ve taleplerimizi, eleştirilerimizi net biçimde anlatmaya devam edeceğiz."