28 Eylül 2024 Cumartesi

Bakırköy Hapishanesi yönetimi avukatların görüşme talebini reddetti

Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesinde siyasi tutsakların koğuşlarını basarak kıyafetleri, kitapları, savunma notları ve iddianame gibi çok sayıda belgeye el koyan hapishane yönetimi iki gün önce de MKP dava tutsağı Esra Soyaktaş'ı sürgün sevk etti. Saldırılara ilişkin ÖHD'li avukatlar HDP'li kadın vekillerle birlikte hapishane önünde açıklama yaptı.

Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesine üye kadın avukatlar ve Hakların Demokratik Partisi (HDP) kadın milletvekilleri, kadın siyasi tutsaklara yönelik saldıların arttığı Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesini bir heyetle ziyaret etti.

Hapishane idaresiyle görüşme talebinde bulunan HDP İstanbul milletvekilleri Züleyha Gülüm ve Dilşat Canbaz ile ÖHD üyesi avukatlar Berivan Bekçi, Eda Önal ve Şeyma Önal'ın talebi "Müdür burada değil, toplantısı var" bahanesiyle reddedildi.

'İDARENİN DERDİ ÇÖZÜM DEĞİL, ÜSTÜNÜ ÖRTMEK'
Polis ablukası altındaki hapishane önünde açıklama yapan heyet adına ilk olarak HDP'li Dilşat Canbaz söz aldı. Günlerdir hapishanesi idaresini arayarak görüşme talebini ilettiklerini aktaran Canbaz, "Ancak 3 gündür hiçbir aramamıza yanıt verilmedi. Müdürün burada olmadığı söylendi bize. Bakırköy Cezaevi'nde sürgünler, hasta tutsaklar ve ihlaller var. Bir sürü hukuksuzluk dönüyor burada, görüşme yapmak istiyoruz ama buradan anlıyoruz ki yönetimin bu sorunları çözmek değil, üstünü örtmek gibi dertleri var" dedi.

AİLELERE 3 AY GÖRÜŞ CEZASI VERİLDİ
Üç ay önce Bakırköy Hapishanesindeki siyasi tutsakların koğuşlarına saldırı ve baskın olduğunu anımsatan Canbaz, "Kırtasiye malzemelerine dahi el konuluyor. Saçma sapan hukuksuz uygulamalar yapılıyor idare tarafından. Tutsaklar yaşadıklarını ailelere açıkladığı için de üç ay görüş yasağı veriliyor. Meclis'te de anlatacağız bunları" diye konuştu.

ÖHD Yönetim Kurulu üyesi avukat Eda Önal da, Bakırköy Hapishanesinde idarenin 2021 yılının sonunda değişmesinin ardından tutsaklara yönelik sayısız hak ihlali yaşandığını söyledi. İhlallerin en başında gelenlerin ise sağlık ve tedaviye erişim hakkı olduğunu belirten Önal, "Hapishanede birçok hasta mahpus bulunmaktadır. Tenzile Acar isimli mahpus kronik hepatit B hastası olup hapishanede gerekli tedavi işlemleri uygulanmadı. Fatma Tokmak isimli hasta mahpus, kronik kalp hastası pandemi ve benzeri gerekçelerle tedavisi aksatılmış, hastane sevkleri yapılmamıştır. Yine belden aşağısı platinli olan Jiyan Erdinç isimli mahpus, yaşamsal birçok faaliyetini gerçekleştirememekte, yürümekte, eğilip kalkmakta zorluk çekmektedir. Mahpusun alafranga tuvalet talebi dahi karşılanmamış, bu talep nedeniyle Reyhan Coşmuşlu isimli mahpusa alaturka tuvaleti alafrangaya çevirdiği için mala zarar vermekten idari soruşturma başlatılmış ve netice olarak mahpusa hücre cezası verilmiş olup 11 gün hücrede kalmıştır. Mahpus hakkında açılan adli soruşturma ise takipsizlik kararı ile sonuçlanmıştır" şeklinde bilgi verdi.

İDARE TUTSAKLARIN GÖRÜŞME TALEBİNİ REDDETTİ
Tutsakların idare ile görüşme taleplerinin ve diyalog kurma taleplerinin reddedildiğini ve taleplerinin de yanıtsız bırakıldığını aktaran Önal, "Hapishanede hijyen ve havalandırma koşulları sağlanmadığı, yaz aylarında odalarda olağanın dışında böceklenme görüldüğü, hapishanede gerekli hijyen koşullarının sağlanmamasının yanı sıra, mahpusların kendi imkanları ile hapishane kantininden temin ettikleri temizlik malzemelerine de çeşitli gerekçelerle el konulduğu tarafımıza aktarılmıştır" dedi.

'JİN JİYAN AZADÎ' SLOGANINA CEZA
Eylül ayında ağır hasta tutsak Tenzile Acar'ın vücudunun tüm bölgelerinde aşırı kaşıntı, kanama ve yaralar olduğunu, benzer semptomların başka tutsaklarda da görüldüğünü aktaran Önül, "Bunun üzerine revir talep etmişlerse de revir talepleri karşılanmamıştır. Bu hususu araştırmak üzere Türk Tabipleri Birliği'nin yapmış olduğu başvurulara ilişkin de CTE ve Adalet Bakanlığı tarafından olumsuz yanıt verilmiştir" diye aktardı.

Eylül ayından bu yana koğuşlarda sık sık arama yapıldığını aktaran Önal, 25 Ekim günü B-4 ve B-6 koğuşlarında yapılan aramalar sırasında kitap, defter, kalem kağıt gibi tüm kırtasiye malzemelerine el konulduğunu, B-6 koğuşundaki tutsakların darp edildiğini, yerde sürüklenerek hücrelere kapatıldığını söyledi.

Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü'nün 26 Ekim günü yaptığı 'kademeli güç kullanıldığı' açıklamasının kadın tutsaklara şiddet uygulandığının itirafı olduğuna vurgu yapan Önül, "Jin, jiyan, azadî" sloganı atan tutsaklara 3 ay ziyaretten men cezası verildiğini, birçok tutsak hakkında disiplin soruşturması başlatıldığını aktardı.

ADALET BAKANLIĞI'NA ÇAĞRI
Önal, hak ihlallerine karşı şu çağrıda bulundu: "Bakırköy Kadın Hapishanesi'nde hem işkence yasağına yönelik hem de yaşam hakkına yönelik ağır hak ihlalleri iddiaları var. Ayrıca mahpusların temel ihtiyaç malzemelerine hukuka aykırı bir şekilde el konularak mevzuatta düzenlenen arama ve el koyma yetkisi kötüye kullanılmaktadır. Konuyla ilgili sürecin takipçisi olacağımızı belirtmekle beraber iddiaları aydınlatma yükümlülüğü Adalet Bakanlığı'ndadır. Dolayısıyla mahpusların can güvenlikleri ve yaşanan hak ihlallerine ilişkin Adalet Bakanlığı'nı acil açıklama yapmaya davet ediyoruz."

'SORUNLAR ÇÖZÜLENE KADAR ISRARCI OLACAĞIZ'
HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm de, hapishane yönetimiyle görüşme taleplerinin devam ettiğini belirterek, sorunların çözülmesi için taleplerine olumlu yanıt verilmesi gerektiğini söyledi, Gülüm, "Bu sorunlar çözülene kadar taleplerimizde ısrarcı olmaya devam edeceğiz" dedi.