EMEK
SES: 2019 bütçesinde çalışana kölelik, vatandaşa iktidara bağımlılık var
Meclis'te görüşülecek olan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Bütçesi'ne ilişkin düzenlenen basın toplantısında konuşan SES Eş Genel Başkanı İbrahim Kara, "Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Bütçesi'nde çalışana kölelik, vatandaşa iktidara bağımlılık var" dedi.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Meclis'te görüşülecek olan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Bütçesi'ne ilişkin genel merkez binasında basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısında konuşan SES Eş Genel Başkanı İbrahim Kara, "Bilindiği üzere iki Bakanlık birleşmiştir. Yeni Bakanlığın bütçe teklifi, iki bakanlığın bir önceki yılki bütçe toplamının biraz üzerindedir; dikkat çekici, bir artış söz konusu değildir" dedi.
Daha etkili kadın politikaları ve uygulamaları için ayrı bir Kadın Bakanlığı, daha etkili çocuk politikaları ve uygulamaları için ayrı bir Çocuk Bakanlığı kurulması, dolayısıyla bunların her birinin kendi alanı için özel detaylandırılmış ve ihtiyacı karşılayacak bütçesinin olması gerektiğini vurgulayan Kara, bunun kadın ve çocuk politikaları ve sosyal hizmetleri daha da görünmez ve etkisiz kılacağını ifade etti.
BAKANLIĞIN VAAT ETTİĞİ YENİ BİRŞEY YOK
Yıllar içerisinde bütçe miktarı rakamsal olarak artıyor görünse de bunun yanıltıcı olduğuna dikkat çeken Kara, "Çünkü bütçe içerisindeki oran azalmaktadır. 2017 yılı merkezi yönetim bütçesi içinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın payı yüzde 4'tü. 2018 yılında bu oran daha da azalarak yüzde 3,5 olmuş, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına 2018 yılı için 26 milyar 690 milyon 506 bin TL ayrılmıştır. Yeni bakanlık birleşmesi ile de belirleyici bir bütçe artışı olmadığına göre oranda da bir değişiklik yoktur" dedi.
SOSYAL YARDIMLAR YİNE EN BÜYÜK KALEM
Bakanlığın bütçesinde çok önemli bir kalemi yine sosyal yardımların oluşturduğunun altını çizen Kara, "Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü'nün bütçesi 2014 yılından itibaren yaklaşık yüzde 50 oranında artmıştır. 2019 yılı bütçe teklifinde de bu artma eğilimi devam etmektedir" diye kaydetti. Söz konusu artışın, AKP'nin sosyal yardım politikası ile doğrudan ilişkili olduğunu söyleyen Kara, "AKP yıllardır yoksulluğu sürdürme, yoksullaştırılan emekçileri ise iktidara bağımlı hale getirme politikasının bir aracı olarak 'sosyal yardımlar'ı kullanmaktadır ve buna kuşkusuz devam edecektir. Bu artış da buna işarettir" diye belirtti.
Yaşanan ekonomik kriz ve artan işsizlikle birlikte yardım ihtiyacı olan kesimlerin de artacağını ifade eden Kara, "Bu tablo karşısında ise AKP, sosyal yardımları artırarak ilerlemeyi hedeflememektedir" dedi.
KADINLARA BÜTÇE KADIN İÇİN DEĞİL AİLE İÇİN
Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü'nün uzun süredir etkisiz hale getirildiğini hatırlatan Kara, "Bütçe uygulamaları da bu etkisizleştirme politikaları ile uyumlu olmuştur. Bakanlığın son açıklanan 2016 faaliyet raporuna göre (sonraki yıllar açıklanmadı) bütçesinin yalnızca 9.501.000 TL'si Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü'ne harcanmış. Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü'nün bütçesi 2014'ten bu yana giderek azalıyor. Bu gidişi değiştirecek bir bütçe planı 2019 bütçesinde de yoktur" diye konuştu.
Kadınlara yönelik hizmetlere ayrılan bütçe kadınların sosyal, siyasal ve ekonomik alanda karşılaştıkları ayrımcılığı gidermekten uzak olduğunu, kadının aile içinde daha fazla konumlandırılmasının hedeflendiğine dikkat çeken Kara, "Aile ve Toplum Hizmetleri Genel Müdürlüğüne ayrılan bütçe 12.925.00TL'dir. ATHGM, Türkiye'de nüfus ve aile yapısının planlamasında rol oynamaktadır. Eğitim, danışmanlık hizmetleri ile sosyal yardımlardır: Evlilik öncesi eğitim programı, aile eğitim programı, aile ve boşanma süreci danışmanlığı, aile ve sosyal destek programı, sosyal hizmet merkezleri, aile destek merkezleri, çeyiz hesabı, konut hesabı vb. gibi faaliyetlerdir" dedi.
Genel Müdürlüğün 2019 yılı içinde boşanma nedenleri konulu bir araştırma yapmayı da hedeflediğini söyleyen Kara, "Kadınların yığınla can yakıcı sorunu hakkında herhangi bir araştırma planı yokken, kadınları güçlendirmenin değil yeniden aile içinde tutmak ve kadınların haklarını gasp etmeye zemin oluşturacak araştırmalar planlanmaktadır. Benzeri araştırmalardan hep kadınların haklarını budama planı çıkartılmıştır" diye konuştu.
BÜTÇEDE ÇOCUĞA YER YOK
Çocukların ihmale ve istismara uğramasının yanı sıra çok ciddi sorunlarla ve hak ihlalleriyle karşı karşıya kaldığını ifade eden Kara, "Bakanlığın temel sorumluluğunda olan Çocuk Koruma Politikalarının son derece yetersiz olduğu, çocukları korumaktan ve şiddete uğramalarını önlemekten uzak olduğu ortada. Bir yılda sadece bir hastaneye 1260 gebe çocuk geliyor. Bu çocukların korunamadığı ve gebe kaldıkları bir ortamda acil daha kapsamlı planlara ihtiyaç varken, hali hazırda bakanlığın genel politikasında önleyici bir politika bulunmamakta ve 2019 bütçesinde de bu konuda herhangi bir plandan bahsedilmemekte. Bütçede, çocukların her türlü ihmal ve istismardan korunması gerekliliğinin ifade edilmesinden öte bir şey yok" diye kaydetti.
Çocuk işçiliğinin de oldukça yaygın bir sorun olduğunun altını çizen Kara, "Türkiye'de çocuk işçi sayısı iki milyona yaklaşmış ve çalışan her 10 çocuktan 8'in kayıt dışı olarak çalışmakta olmasına rağmen ve bu konu Çalışma Bakanlığı ve Aile Bakanlığının ortak gündemi olmasına rağmen 2019 Bakanlık bütçesinde çocuk işçiliğine dair hiçbir vurgu olmaması oldukça vahimdir" dedi.
ENGELLİYE BÜTÇE ÇÖZÜM İÇİN DEĞİL
2019 yılı için bakıma ihtiyacı olan engellilerin evde bakımına destek amacıyla aylık ödenen sosyal yardımlar için yaklaşık 8 milyar 536 milyon TL ödenek öngörüldüğünü ifade eden Kara, "Evde bakımı sağlanamayan bakıma ihtiyacı olan engellilerin özel bakım merkezlerinde bakım hizmeti verilmesi karşılığında 2019 yılında söz konusu ödeme için 588 milyon TL ödenek ayrıldığı belirtilmektedir. Bütçede engellilere ayrılan bütçe ve yardım yapılan engelli sayısı artmasına rağmen, bu bütçe engelliği önlemek ve engelli bireylerin sorunlarını çözmek için değil, sosyal yardım olarak dağıtılmasına harcanmaktadır. Engelli bireylerin yüzde 80'inden fazlası işgücüne katılamamakta ve binlerce engelli birey istihdam edilmeyi beklerken 13 bin 441 boş memur engelli kadrosu bulunmaktadır" diye konuştu.
TALEPLER
Bütçenin halkın ve emekçilerin örgütlerinin katılımı ile yapılması gerektiğini vurgulayan Kara, taleplerini şöyle sıraladı:
-Ayrı bir Kadın Bakanlığı ve Çocuk Bakanlığı kurulmalı; ayrı ve ihtiyacı karşılayacak bütçeleri olmalıdır. Sosyal hizmet alanlarındaki politikalar sorunları önlemeye odaklı, iktidarın siyasi ihtiyaçlarından arındırılmış, kapsamlı politikalar olmalıdır. Bu alanda yapılacak planlarda ekonomik tasarruf ya da kesinti düşünülmemeli, ihtiyaç neyse gerekli bütçe ayrılmalıdır.
-Sosyal yardımlarda bir bağımlılık ilişkisi yaratma ve rant-siyasi çıkar hedefi kaldırılmalıdır. Yardım alanların yardım kesilme tehdidi ile düşük maliyetli çalıştırılmalarına neden olacak uygulamalardan vazgeçilmelidir.
-Bütçe görüşmelerini dikkatle takip etmeye ve sözümüzü söylemeye devam edeceğiz.