23 Kasım 2024 Cumartesi

Sağlık emekçileri: Hekimlik yapmak istiyoruz

İstanbul Tabip Odası ve SES, "Sağlık Şiddet Yasa Tasarısı"na ilişkin açıklama yaptı, tasarının hekimlere yönelik şiddeti engelleme değil, gözdağı verme ve hekimlik yapma haklarını elinden almak amacıyla hazırlandığını belirtti.
İstanbul Tabip Odası  ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), "Sağlık Şiddet Yasa Tasarısı"na ilişkin İl Sağlık Müdürlüğü önünde açıklama yaptı.
 
Sağlık emekçileri,  2 Ekim günü Uzman Dr. Fikret Hacıosman'ın çalıştığı hastanede öldürüldüğünü hatırlattı. Emekçiler, hükümetin hazırladığı yasanın da sağlık çalışanlarına yönelik şiddete son vermeyeceğini belirtti.
 
İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip; "Biliyorsunuz 2 Ekim'de değerli bir meslektaşımız katledilerek öldürüldü. Bunun üzerine biz, sağlıkta şiddet yasası çıksın diye alanlara çıktık. Daha sonra 'müjde' gibi verilen sağlıkta şiddet yasası çıkıyor haberiyle gündem tekrar değişti. Baktığımızda burada sağlıkta şiddet yasası ile ilgili hiçbir şey yoktu. Bundan ziyade sağlık çalışanlarına ciddi bir göz dağı vermeye çalıştılar" diye konuştu.
 
Prof.Dr. Saib, söz konusu düzenlemenin çalışma hakkını ortadan kaldıracağını belirtti ve ekledi: "Bu yasa, terör suçuyla iltisatlı olduğu düşünülen, yani nasıl olduğu belli olmayan bir güvenlik soruşturması sonrasında kendilerince suçlu buldukları kişilere hekimlik yaptırmama kararını esas alan bir yasa tasarısıdır. Tıpkı Nazi döneminde Yahudilere uygulanan yasa ile birebir aynıdır."
 
Hekimlerin ev hapsinin 600 günden 450 güne indirildiğini söyleyen Saib, "Yeniden çalışabilmeleri için bir haraç ödemeleri gerekiyormuş. Pratisyen hekimler için 75 bin, uzmanlar hekimler içinse125 bin lira değerinde bir haraç kesmiş durumdalar. Bu aklın alabileceği bir yasa tasarısı değildir. Sağlık bakanlığını uyarıyoruz, OHAL kalkmıştır. OHAL sürecinde gerçekleştirilen güvenlik soruşturmaları derhal kalkmalıdır"diye konuştu. 
 
SES Bakırköy Şube Eş Başkanı Nuran Güngör; söz konusu düzenlemeye ilişkin şunları söyledi: 
 
"Bütün hekimlerin yıllardır yasalaşmasını beklediği Sağlıkta Şiddeti Önleme Yasası ile hiçbir ilgisi olmayan, zaten olanın dışında herhangi bir yenilik içermeyen; ne hekim cinayetlerini ne de sağlıkta şiddeti bırakın önlemeyi, azaltmaya bile yaramayacak bir ''düzenleme'' bir kez daha, Kanun Teklifini hazırlayanların sağlıkta şiddetin ne kadar büyük ve ciddi bir sorun olduğunu anlamadıklarını gördük. Kanun teklifinin 5.maddesiyle; Kamudan grevinden ihraç edilen hekimlerin haklarında hiçbir yargı kararı olmadığı halde özel hastenelerde çalışma yasağı getirildiğini öğrendik. Altı yıllık tıp eğitim sonunda kazanılan diplomalar fiili olarak iptal edilmeye,hekimlik yasaklanmaya çalışmaktaydı. Güçsüzlerin gücü, çaresizlerin çaresi olmaya, ölümlerle ve hastalıklar mücadele etmeye, sağlık ve şifa dağıtmaya uğraşıyoruz.
 Bundan sonra da böyle devam edeceğiz."