1 Ekim 2024 Salı

Karataş Akyatan Lagunu tehdit altında

Gıda, Tarım ve Orman alanında bazı düzenlemeler yapılması hakkında kanun teklifi muhalefetin şerh koymasına karşı Meclis Genel Kurulu'na gönderildi. Tasarının ilk metnine acelece eklenen 8. madde Adana'nın Karataş ilçesinde koruma alanında bulunan Akyatan Lagununu tehdit ediyor. Kurulacak tesisleri canlıların yaşamını,ekosistemi ve denize zarar vereceğini kaydeden Adana HDP Ekoloji Komisyonu Üyesi Aysel Kılıç, özel sektörün yüzünü güldürecek tesislerle ekosistemin yerle bir olacağının altını çizdi.

Meclis Tarım Komisyonu'da, "Gıda, Tarım ve Orman alanında bazı düzenlemeler yapılması hakkında kanun teklifi", HDP ve CHP milletvekillerinin ayrı ayrı şerh koymasına rağmen, AKP/MHP milletvekillerinin oyları ile kabul edildi ve Meclis Genel Kurulu'na gönderildi.

Yasa tasarısının bir maddesinde, gıda maddeleri hakkında halkı bilgilendirmeyi suç kapsamına alırken, bir diğeri ise "bozuk orman alanı" adı altında ormanlarda yapılaşmanın ve endüstriyel üretimin önünü açıyor. Tasarının önerinin ilk metninde bulunmayan ve bir gece yarısı ilave edilen 8. madde ise Adana'nın Karataş ilçesinde, "Su Ürünleri Yetiştiriciliği Konulu Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi" kurulmasını öngörüyor.

KURULACAK ALANIN BİR KISMI HAZİNE, KALANI MERA KAPSAMINDA
Ceyhan Nehri'nin deniz ile buluştuğu sulak alanda kurulması planlanan tesisler, denizle bir ile iki kilometre mesafede olacak, 6 bin dönüm alanı kapsayacak, 215 adet havuz, soğuk hava deposu, paketleme ünitesi, yem ve malzeme deposu gibi yapılar bulunacak. Kurulacak alanın bir kısmı hazine malı, kalanı ise "mera" kapsamında. Özel sektörün bu yatırıma 1,6 milyar TL ayırdığı komisyondaki görüşmelerde iktidar milletvekilleri tarafından seslendirildi.

KILIÇ: ATIKLAR DOĞRUDAN DENİZE ATILACAK VE KİRLETECEK
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Adana Ekoloji Komisyonu'ndan Aysel Kılıç, torba yasaya acelece eklenen 8. maddeyi ETHA'ya değerlendirdi. Kılıç, "İlimizdeki Karataş ilçesinde Ceyhan nehrinin denizle buluştuğu bölgede 6 bin dönüm arazi üzerine balık üretme tesisleri kurulması için izin çıkmıştır. Denize en fazla iki kilometre uzakta kurulması planlanan bu tesisle bölgede yaşayan canlılara zarar verilecektir. Atıklar doğrudan denize atılacak, denizde bir o kadar kirlenecektir" dedi.

"Hemen yanı başında uluslararası Ramsar Sözleşmesiyle koruma altına alınmış Akyatan Lagununu da tahdit edecek olan bu tesislerin kurulması özel sektörün yüzünü güldürürken ekolojik sistemi altüst edecek bir felaket olacaktır" diyen Kılıç, bu nedenle bölgede böyle bir tesisin yapılmasına kesinlikle karşı çıkacaklarını kaydetti. Kılıç, Adana HDP Ekoloji Komisyonu olarak sürecin takipçisi olacaklarını ve mücadele edeceklerini vurguladı.

'DENİZ KİRLİLİĞİNİN BOYUTUN TAHMİN ETMEK ZOR DEĞİL'
Konuya ilişkin açıklama yapan Adana Çevre Platformu ise yasa tasarısına göre tesislerde arıtma sistemi bulunmayacak, kullanılacak balık yemi ve balık dışkılarından oluşan atıkların Akdeniz'e 1,5 ile 2 km uzunluğunda uzatılan borularla "derin deşarj" yapılacağını belirtti. Açıklamada, "1,5-2 km uzaklıkta denizin derinliği ise sadece 6-7 metre. Atıkların bu kadar sığ olan denize bırakılması işleminin yıllar boyunca devam etmesi durumunda yatacağı deniz kirliliğinin boyutunu tahmin etmek ise zor değil" denildi.

'SÜRECİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ'
Yasa tasarısının bu tesisin "imar planı kararıyla" hayata geçirileceğini belirten Adana Çevre Platformu, "Dolayısıyla Adana Büyükşehir Belediyesi'ni şimdi bir görevin beklediği açıktır. Geçmişte Yumurtalık ilçesinde kurulan kömür santralleri gibi zararlı ve tehlikeli yatırımları rahatlıkla imar planlarına işleyen belediye yönetimlerini üzüntüyle hatırlıyoruz. Tasarının önümüzdeki günlerde Meclis gündemine geleceği ve iktidarın çoğunluk oylarıyla yasa haline geleceği kesin gibidir. Bu durumda doğa talancılarına karşı durmak, bu tehlikesi tesisin yapılmasını önlemek için Adana Büyükşehir Belediyesi'ni ve meclisini göreve davet etmek istiyoruz. İsterlerse bu tesis imar planına almamak onların elindedir" ifadeleri yer aldı.

HDP'DEN SORU ÖNERGESİ
HDP Adana Milletvekilleri Tülay Hatimoğulları ve Kemal Peköz tarafından Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'ye cevaplanması istemi ile soru önergesi verdi. 

HDP Milletvekilleri şu soruları yöneltti:

-Adana Karataş'ta balık çiftliği kurulabilmesi için ilgili madde neden son anda teklife eklenmiştir?

-Komisyondaki görüşmelerde Karataş'ta yapılmak istenen bu projeye, özel sektörün 1,6 Milyar TL ayırdığı AKP Milletvekilleri tarafından dile getirilmiştir. Bu meblağ hangi firma/kimler tarafından ayrılmıştır?

-Henüz yasalaşmamış olan projeye özel sektör tarafından yatırımlar yapılması olağan mıdır?

-Tesislerin kurulması düşünülen 6 bin dönümlük alan, Uluslararası Ramsar Sözleşmesi ile koruma altına alınmış olan Akyatan sulak alanının hemen sınırında bulunmaktadır. Akyatan lagün gölü ve sulak alan projeden etkilenmeyecek midir?

-Sulak alan eko-sisteminin bütünsel bir yapı oluşturduğu ve yapılmak istenen proje nedeniyle tüm sulak alanlarda yaşanacak olan telafisiz yıkım hesaba katılmakta mıdır?

-Yaban Hayatı Koruma Sahası ilan edilmiş olan Akyatan Gölünün hemen yanında yapılmak istenen bu proje ile Orman Bakanlığının 1997 yılında vermiş olduğu bu karar yok sayılmaktadır. Bu nedenle henüz yasalaşmamış olan bu projenin tamamen rafa kaldırılması için adım atılacak mıdır?

-Uluslararası Ramsar Sözleşmesinin, bu proje ile ihlali söz konusudur. Sözleşmenin yükümlülüklerini yerine getirmek üzere henüz yasalaşmamış olan bu projenin geri çekilmesi için adım atılması gerekmez mi?

-Adana Karataş'ta kurulmak istenen balık çiftliği ile ilgili orda yaşayan halktan görüş alınmış mıdır?

-Projenin ÇED toplantısı yapılmış mıdır? Yapıldıysa ÇED raporu hangi aşamadadır?