19 Eylül 2024 Perşembe

HDP Kadın Meclisi: Saldırılar kadın kazanımlarına

1 Kasım Dünya Kobanê Günü nedeniyle açıklama yapan HDP Kadın Meclisi, "Nasıl ki IŞİD barbarlığına karşı tarihsel direniş ortaya konulmuşsa, IŞİD?leşmeye heveslenen bütün diktatörlere karşı da Arîn Mîrkan olmak tarihsel bir sorumluluktur" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, 1 Kasım Dünya Kobanê Günü nedeniyle yazılı açıklama yayınladı.
 
"Dünya Kobanî Günü’nde IŞİD’leşmeye hevesli olanlara karşı kadın devrimini korumak tarihsel ve insani sorumluluğumuzdur" denilen açıklamada, 8 yıldır devam eden savaşın Suriye'de etkisi uzun yıllar sürecek toplumsal ve bölgesel kıyıma sebep olduğu belirtildi. 
 
"Kendi halklarının celladı olan totaliter rejimler, emperyal hevesler peşinde koşan bölge ülkeleri ve küresel güçlerin büyük bölüşüm ve paylaşım savaşı verdiği coğrafyamız, aynı zamanda büyük direnişlerin, dillere destan kadın özgürlük mücadelesinin de coğrafyası oldu" denilen açıklamada, öz gücüyle yeni ve ortak bir yaşamı ören Kürt, Arap, Süryani, Asuri, Ermeni, Çerkez, Türkmen, Çeçen ve Keldani halklarının inşa ettiği ve bir kadın devrimi olan Rojava devriminin tüm halkalara umut olduğu belirtildi.
 
ROJAVA DEVRİMİ EZİLENLERİN ESERİ
 
2014 yılında insanlık düşmanı IŞİD ve arkasındaki bölge güçlerinin,  Rojava’yı boğmak amacıyla Kobanê’yi işgal etmeye çalıştığının vurgulandığı açıklamada, "Arîn Mîrkan şahsında ortaya konulan tarihsel direnişle bölgenin kaderi değişti; karanlık karşısında aydınlığın zaferi bütün coğrafyamızda ilan edildi. Bu yönüyle Kobanî; kadın iradesi olan Arîn Mîrkan’dır, enternasyonal dayanışma olan Rıfat (Horoz) amcadır, Nejat Suphi Ağırnaslı’dır, Kader Ortakaya’dır, Aziz Güler’dir ve nice enternasyonal direnişçinin ortak ruhunun mirasıdır" denildi.
 
AYNI KARANLIK YİNE UMUDA SALDIRIYOR
 
Devrimin 6. yılı geride bırakılırken IŞİD ve onu destekleyen AKP'nin iktidarını bir kez daha tahkim etmek için Rojava halklarına yeniden saldırdığı ifade edilen aşıklamanın devamı şöyle:
 
"Ortadoğu halklarının kendi öz gücüyle ortak bir yaşamı inşa ettiği Rojava devrimine karşı bu saldırganlığı; demokratik bir sistem olarak öz yönetim modelini ve ortaya konan halkların iradesini kendi totaliter rejimine tehdit olarak gördüğünü bir kez daha göstermiştir. Yine bu saldırgan tutumun 1 Kasım Dünya Kobanî ile Dayanışma Günü’nde tekrar uygulamaya konulması bir tesadüf değildir. IŞİD eliyle dün yapılmak istenen şey, bugün AKP zihniyeti tarafından tekrarlanmak istenmekte, kadın kazanımları ortadan kaldırılmaya çalışılmaktadır."
 
KAYBETTİLER YİNE KAYBEDECEKLER
 
Saldırıların Rojava halklarını Demokratik Özerk yönetimden, devrimden vazgeçiremeyeceğine dikkat çekilen açıklamada, "Suriye’de 8’inci yılına giren iç savaşta, siyasal bir çözümün konuşulduğu, anayasal mutabakatla yaraların sarılmaya çalışıldığı bir dönemde, savaşı süreklileştiren ve yayan yeni saldırıların, kadının ve halkların iradesine çarpacağına hiçbir kuşkumuz yoktur. Nasıl ki IŞİD barbarlığına karşı tarihsel direniş ortaya konulmuşsa, IŞİD’leşmeye heveslenen bütün diktatörlere karşı da Arîn Mîrkan olmak tarihsel bir sorumluluktur" denildi.