HDP halkların birleşik umududur

Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekili adayları 24 Haziran seçimlerini ETHA'ya değerlendirdi. Adaylar HDP'nin halkların birleşik umudu olduğunu ifade ederken 24 Haziran akşamı sandığa sahip çıkma çağrısı yaptı.

 

Adana Mv. adayı Tülay Hatimoğulları (SYKP Eş Genel Başkanı): HDP şuanki ittifak ve partilerin içinde solun ve sosyalist güçlerin ortaklaştığı bir cephedir. AKP'nin yaratmak istediği faşist rejimde özellikle kadınlar hedef alınıyor. Kadına yönelik şiddetin arttığı bir dönemden geçiyoruz, demokratik haklarımız gasp ediliyor ve özel olarak kadınlara yaşamı, sokağı dar eden ve kadını eve döndüren bir politika izleniyor. Benim adaylığım aynı zamanda gücümüzün, aklımızın ve bilincimizin meclise taşınması ve yaşanabilir bir Türkiye'ye katkı sunmak içindir. Faşizmin inşasına son çivinin çakılmasına izin vermeyeceğiz.

 

Aynı zamanda 24 Haziran seçimleri faşizme karşı mücadeledir ve bizler seçim kampanyamızı da bu çerçevede örgütleyeceğiz. 24 Haziran'ın başta kadınlar olmak üzere bütün ezilenlerin, yoksulların, işçilerin, emekçilerin ve gençlerin yani demokrasi güçlerinin zaferi ile sonuçlanacağına inanıyoruz.

 

Muhalefetle ortak koordinasyonlar oluşturulacak şekilde seçim güvenliğini oluşturmayı hedefliyoruz. Fakat her seçmenin sandığı tek tek sahiplenmesi; oy kullanma sorumluluğunu gösterdiği kadar sandığa sahip çıkma sorumluluğunu da göstermesi bizim için çok önemli. Bu nedenle 24 Haziran gecesi seçim sandıklarının başında ve seçim kurullarının önünde olmalıyız. Başarımızın garantisi buradadır.

 

"HDP'DEN BAŞKA SEÇENEK YOK"

 

İzmir Mv. adayı Serpil Kemalbay (SODAP): HDP 7 Haziran'dan bu yana Türkiye halklarını, ezilenlerini, işçi sınıfını, kadınları, doğa savunucularını yani bütün farklılıkları birleştiren bir parti olarak tek umut kaynağıdır. Tarihsel birikimlerimizden yola çıkarak bütün devrimci değerlerimizi ve mücadele geleneğimizi içinde barındıran mücadeleci bir örgüttür. Halkın içinden çıkmış halkın partisidir. Onun vekilleri de halkın vekilleridir. Dimdik ayakta duran, faşizme boyun eğmeyen vekillerimiz bugün zindanlarda. Bizde onların bıraktığı mücadele gelenek ve mücadele ile faşizmi durduracağız. Amacımız Türkiye'nin bütün farklılıklarını bir araya getirip el ele vererek gerçek bir demokrasinin inşa edilmesi.

 

HDP, 7 Haziran ve 1 Kasım'da yaptıklarının üzerine yeni şeyler katarak Türkiye'nin bütün dinamiklerini kapsayarak ve kendini genişleterek yoluna devam ediyor. Dolayısıyla HDP'den başka seçenek yok. Sadece 24 Haziran değil 23 ve 25 Haziran demokrasi mücadelesinin kıran kırana yürütüleceği günler olacak. Eğer 24 Haziran'da toplumsal muhalefet kazanırsa yani bizler kazanırsak 25 Haziran demokrasi mücadelesini daha da ileriye taşıyacağımız bir süreç olacak. Eğer sandıkta bu beklediğimiz sonuç çıkmazsa 25 Haziran yine bizim için demokrasi mücadelesini kıran kırana  yürüteceğimiz bir gün olacak.

 

"HDP AYNI ZAMANDA MÜCADELE ÖRGÜTÜ"

 

İzmir Mv. Adayı Murat Çepni (ESP MYK üyesi): Bu coğrafya yaralı ve kanayan bir coğrafyadır. İşçiler, ezilenler, ötekileştirilen ve yok sayılanların coğrafyasıdır. Ben de Rize'liyim. Karadeniz açısından da benzer bir durum var. EGemenler tarafından şovenizm ve ırkçılığın pençesine alınmış, savaşın arka bahçesi haline getirilmiş bir coğrafya Karadeniz. Tüm bunlara itirazım var. HDP ise ezilenlerin bölünüp parçalandığı koşullarda yeni yaşam umudu ile tüm bunlara bir yanıtı ifade ediyor.  Bende bu perspektifle HDP'de varım.

 

Ayrıca HDP seçimlerden ibaret bir parti değil aynı zamanda bir mücadele örgütü. Biz bugüne kadar hangi hattan mücadele yürüttüysek yine halkın içinde sokaklarda tüm mücadele bileşenleri ile birlikte mücadele edeceğiz. Kuşkusuz bugün bunun bir ayağı seçimler ve meclis. Ancak seçim çalışması sadece sandık merkezli değil mücadele merkezli de yürütülmeli. Ev ev sokak sokak bütün halkımızla beraber yapacağız bunu.

 

Diyarbakır Ezidi MV. Adayı Felaknas Uca: Seçimler sadece Cumhurbaşkanının değişeceği bir seçim değil faşizmi durdurmak, kadın haklarını savunmak, kadınların özgürlüğünü ve özgür toplumu birlikte kuracağımız bir seçim. Bunun içinde sorumluluğumuz büyük; cadde cadde, mahalle mahalle, ev ev, köy kıöy gezeceğiz herkese manifestomuzu duyuracağız, çalışmalarımıza katılmaya çağıracağız.

 

24 Haziran akşamı hep birlikte özgürlük halayları çekeceğiz. Halkımız bu zulümden kurtularak özgürleşecek, faşizm karşısında kazanacak. Bu toplumda yaşayan halkımız OHAL ve KHK madurları ve tutsak edilmiş arkadaşlarımızın, kapatılan kadın kurumlarının, tutsak edilen gazetecilerin, kapatılan gazetelerin sesi olan HDP, bütün halkların partisidir.    

 

"24 HAZİRAN SABAHINA AKŞAMINI DÜŞÜNEREK HAZIRLANALIM"

İstanbul Mv. Adayı Musa Piroğlu (Devrimci Parti Genel Başkanı): Seçim sürecinde HDP'nin tarihsel bir işlevi var. Eğer HDP bu süreçten güçlenerek çıkmazsa  Saray'ın ve sarayın açtığı yıkımdın tüm faturasını bütün halklar ödeyecek. Bunu durdurabilecek tek güç şuan HDP'dir. Çünkü oluşturduğu geniş çerçevede Kürt halkı ile Türkiye halklarının omuz omuza yürüdüğü bir zemine dönüşmüş durumda.

 

Türkiye'de sosyalistlere ikinci bir görev düşüyor. Derin bir şovenizm var ve bizler neden Kürt halkı ile omuz omuza yürümemiz gerektiğini anlatmamız gerekiyor. Bu nedenle seçim çalışmasından sonra asıl işimiz başlayacak. 24 Haziran'ı yakın tarihteki iki kırılma  noktası ile birlikte görmek lazım. İlki 7 haziran; AKP'yi sandıkta durdurmuştuk ve Saray'ın her çeşit provakosyonla ülkeyi cehenneme çevirerek galip çıkmayı başardığını gördük. 16 Nisan'da ise galip çıktığımız bir seçimin nasıl elimizden alındığını gördük. Ama her ikisinde de sandıkta kazandığımızı sokakta savunmadığımız durumda  elimizden alındığını gördük. Bu nedenle 24 Haziran sabahına, akşamını düşünerek hazırlanıyoruz ve bu defa elimizden alınmasına izin vermeyeceğiz.