Gençlik örgütleri: Gençliğin gücüyle 1 Mayıs'a

1 Mayıs Uluslararası Emek ve Dayanışma Günü'ne yaklaştı, hazırlıklar devam ediyor. 1 Mayıs'ta ezilenler, talepriyle alanlara çıkacak. Gençlik örgütleri de öyle. 

 

Anarşist Gençlik, Öğrenci Kollektifleri ve Sosyalist Devrimci Gençlik, hangi taleplerle alanlara çıkacaklarını ve çalışmalarını ETHA'ya değerlendirdi.

 

Öğrenci Kolektifleri Üyesi Melda Karaoğlu, AKP'nin 17 yıldır toplumun tüm kesimlerini tahribata uğrattığına dikkat çekti, bundan en çok gençlik örgütlerinin etkilendiğini söyledi. AKP'nin doğayı rant için talan ettiğini belirten Karaoğlu, "Kendi ideolojisini yaymak için üniversitelere saldırıyor, hocalarımızı ihraç ediyor. Üniversitelerimizde kültürel-siyasal tüm faaliyetleri engellemeye çalışıyor" dedi.

 

'AKP KİNDAR GENÇLİK İSTİYOR'

 

AKP'nin muhalifleri yok etmeye çalışarak iktidarını yükseltmeye çalıştığını kaydeden Karaoğlu, "Ancak iktidarını sürdürmeyi başaramadı" dedi. ODTÜ şenliklerinin yasaklandığını ve öğrencilerin mücadelesi sonucu kazanımla sonuçlandığını ifade eden Karaoğlu, "Üniversiteli sorgular, tarışır. Dolayısıyla kendi ideolojisine karşı olduğu için gençliğin birçok alanını kısıtlamaya çalışıyor. AKP kendisine 'dindar ve kindar' bir gençlik istiyor" diye konuştu.

 

Özellikle kadınların AKP'ye karşı diz çökmediğini söyleyen Karaoğlu, kadınların, Küçükçekmece'de yaşanan cinsel istismara karşı günlerdir sokaklarda olduğunu hatırlattı. Gençliğin, toplumun en dinamik kesmi olduğunu vurgulayan Karaoğlu, şunları da dile getirdi: "AKP 17 yıldır özellikle gençlerin hayatına müdahale etme sebebi gençliğin örgütlü mücadelesinin başarıya ulaşacağıni bilmesindendir. Gençliği kendisine tehlike olarak görüyor."

 

'1 MAYIS'TA GÜCÜMÜZÜ GÖSTERELİM'

 

Öğrenci Kolektifleri'nin "Gençliğin ritmi değiştir memleketi" şiarıyla 1 Mayıs'ta alanlarda olacağını aktaran Karaoğlu, sözlerine şöyle devam etti: "Gençliğin akademik-demokratik mücadelesi aynı zamanda devrim mücadelesidir. Gençliğin değiştirme gücünden esinlenerek bu şiarı belirledik. Üniversitelerimize, yaşamlarımıza, haklarımıza, doğamıza, haklarımıza sahip çıkarak 1 Mayıs'ta alanlarda olalım! Gücümüzü gösterelim, sesimize ses katalım!"

 

'GENÇLİĞİN TALEPLERİ İLE İŞÇİ SINIFININ TALEPLERİ ORTAKLAŞIYOR'

 

Sosyalist Devrimci Gençlik (SDG) Üyesi Anıl Bayraktar, 1 Mayıs'ın ezilen kesimlerin taleplerini dile getirdikleri bir gün olduğunu kaydetti. Gençliğin taleplerinin ve işçi sınıfının taleplerinin her geçen gün ortaklaştığını vurgulayanBayraktar, gençlerin temel sorunlarının geleceksizlik ve geçim sıkıntısı olduğunu belirtti. Gençliğin kurtuluşunun işçi sınıfının kurtuluşu ile gerçekleşeceğinin altını çizen Bayraktar, şunları kaydetti: "Saray rejiminin geri dönülemez bir krize girdiğini ve bu iktidarın karşısında konumlanan geniş kitlelerin üzerinde, değişim ve canlanma rüzgarlarının esmeye başadığını düşünüyoruz. Bu açıdan özellikle bu 1 Mayıs'ın işçilerin, gençlerin, kadınların başta olmak üzere Saray rejiminin tam karşısında konumlanan bütün kesimlerin bu zamana kadar biriken tepkilerinin 1 Mayıs'ta vücut bulması gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü 1 Mayıs, tarihsel karakteri itibariyle emekçilerin ve devrimcilerin günüdür. Saray rejimini devirecek ve yenilerinin kurulmasını engelleyecek güç, örgütlü bir işçi sınıfıdır. Gençlik ise bu sınıfın en dinamik unsurudur."

 

'GENÇLERİN ÖZGÜR BİR GELECEĞİ YOK'

 

Bayraktar, gençliğin sorun ve taleplerini şöyle sıraladı: "Geleceksizlik, özgürlüğün gaspı ve sürekli saldırı altında olan öğrenci hakları." Bayraktar, "Kişisel hayatlarımıza yapılan her türlü müdahale ve sistemin hayatlarımızı yönlendirme ve hayatlarımızı elimizden alma girişimi gençliği köşeye sıkıştırmaktadır. Akademinin niteliksizleştirilmesi ve tasfiyeler, öğrencilerin üzerindeki siyasi baskılarla bir arada devam etmektedir. Bugün Türkiye'de gençler özgür ve eşit bir gelecek görmüyor. Biz, bunun muhatabı olarak 1 Mayıs'ta iradeli ve bilinçli bir duruşla alanda olacağız" dedi.

 

Bayraktar, gençliğe şu çağrıyı yaptı: "Çağrımız yaşayamadığımız, işsizlikle, sömürüyle, bilim dışı müfredatlarla, zamlarla gasp edilen gençliğimizin hesabını hep birlikte sorma çağrısıdır. Bu sebeple tüm gençliği taleplerimizi en yüksek sesle haykıracağımız, 'Gençliğin yolu işçi sınıfının yoludur' diyeceğimiz 1 Mayıs alanlarına, gençlik kortejinde buluşmaya çağırıyoruz."

 

'1 MAYIS MÜCADELE GÜNÜ'

 

Anarşist Gençlik'ten Zeynel Çuhadar, 1 Mayıs'ın tarihçesini hatırlatarak, "1886 yılında Hay Market'teki anarşist işçilerin kavga mirası dünyanın dört bir yanında devam etmektedir. 1 Mayıs bir bayram günü değil, bir mücadele günü" dedi.

 

Devletin, gençliği hedef alan saldırılara dikkat çeken Çuhadar, "Gençlik daima dinamik olmuştur. Devlet kendi ideolojisine bu yüzden gençliği entegre etmek istiyor. Bunlar bile bizim özgürlüğümüzü kısıtlamaya yönelik. Bu sistemle mücadele etmek aynı zamanda kendi benliğimizi korumak anlamındadır" dedi.

 

'GENÇLİK BÜYÜK BİR SÖMÜRÜYE MARUZ KALIYOR'

 

1 Mayıs'ın kavga ile kazanılan bir gün olduğunu söyleyen Çuhadar, "Bu bir talep siyaseti değil bizim için kavga günü. Bizim için nihai amaç, devletli ve kapitalist sistemi yıkmak. Devletten bir beklentimiz yok kendi mücadelemizi sokakta veriyoruz. Belirlenmiş tek bir şiarımız yok farklı farklı şiarlarla ve taleplerle alanlarda olacağız" diye konuştu. 

 

Gençliğin bir varoluş mücadelesi verdiğini kaydeden Çuhadar, şunları söyledi: "Genç işçilik alanında da büyük bir sömürüye maruz kalıyoruz. Sadece üniversitelerde değil, mahallelerde de gençliğe ulaşmaya çalışıyoruz. Genç işçilerin sendikal alanında mücadelesi zayıf, biz bu kısmında canlandırılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu sebeple Genç İşçi Derneği ile 1 Mayıs'ı birlikte örgütleyeceğiz. Gençliğin tüm kesmi 1 Mayıs'ta alanlarda olması gerekiyor."