24 Eylül 2024 Salı

Çiftçi-Sen: Tütün yasası geri çekilmelidir

Çiftçi-Sen'den Ali Bülent Erdem ve Adnan Çobanoğlu tütünde 'yetki belgesi' şartına karşı "Yasa geri çekilerek tütün üreticilerinin mağduriyetleri giderilmelidir" dedi.

Çiftçiler Sendikası (Çiftçi-Sen) Genel Başkanı Ali Bülent Erdem ve Örgütlenme Sekreteri Adnan Çobanoğlu, 'yetki belgesi' şartına karşı eylem yaptığı için tutuklanan Adıyaman, Batman ve Bingöllü tütün yetiştiricileriyle ilgili açıklama yaptı.

Tüm sorumluluğun hükümette olduğunu belirtilen açıklamada, "Üretme haklarını savunan tütün üreticilerinin tutuklanması kabul edilemez" dedi.

Yetiştiricinin 2000'den sonra başlayan özelleştirmelerle mağdur edildiği belirtilen açıklamada, 2000'de 583 bin 474 olan üreticilerin sayısının bugün 50 bine düştüğünü ifade etti, "Şark tütünü, üretildiği son bölgeden de kovulacak" diye belirtti.

'IMF'YE VERİLEN SÖZ TUTULDU'
Açıklamada, "IMF'ye 18 Aralık 2000'de verilen niyet mektubunda TEKEL'in özelleştirileceği, Tütün Yasası'nın Ocak 2001'e kadar çıkarılacağı sözü verilmişti. Verilen söz tutuldu, 20 Haziran 2001'de Tütün Yasası Meclis'ten geçti. Cumhurbaşkanı'nın vetosuna rağmen 3 Ocak 2002'de Meclis'ten tekrar geçirildi. Yasayla beraber, daha sonra özelleştirilecek olan TEKEL piyasadan el çektirildi. Tütün ve tütüncülüğümüz çokuluslu sigara ve tütün kartellerine teslim edildi" diye kaydetti.

2002'den itibaren tütün üretiminde sözleşmeli üretim döneminin başladığı ifade edilen açıklamada, "Örgütsüz tütün üreticilerine tek tek sözleşmeler dayatıldı. Artık TEKEL'in destekleme alımları olmadığı için, sözleşmelerle verilen fiyatlar üreticinin maliyetlerini karşılayamaz noktadaydı. Bu nedenle binlerce tütün üreticisi aile çiftçiliğini bırakmak zorunda kaldı" denildi.

'583 BİNDEN 50 BİN ÜRETİCİYE'
2000'de 583 bin 474 olan üreticilerin sayısı bugün 50 bin civarlarına düştüğüne dikkat çekilen açıklamada, "Kıraç topraklarında bugün çaresizlikle üretime devam edenlerse toprağını, üretim araçlarını, ailesinin ve kendinin emek gücünü şirketlere kiralayan emekçilere dönüşmüş durumdadır. Tütün üretiminde olduğu gibi, uygulanan tarım politikalarıyla gıdanın ve tarımsal üretimin kontrolü hızla şirketlerin kontrolüne girmekte, girmeye devam etmektedir. Tütün Yasası kapsamı dışında kalan Adıyaman ve çevresinde, kendi küçük bahçelerinde kıymalık tütün üreten üreticilerin varlığına şirketlerin göz dikmemesi düşünülemezdi, öyle de oldu" ifadeleri kullanıldı.

1 Temmuz 2021'den itibaren, ürettiği tütünü kıyıp iç pazarda satmaya çalışan tütün üreticilerine dönük yasak ve cezalar yürürlüğe sokulduğu hatırlatılan açıklamada, "Üretmek ve satmak için 'yetki belgesi' almayan, alamayan binlerce tütün üreticisi aile olumsuz etkilenecek. Şark tütünü, üretildiği son bölgeden de kovulacak" denildi.

'KAMUYU SOYANLAR SERBEST'
Açıklamanın devamında şunlar kaydedildi: "Yürürlüğe giren 'yetki belgesi' uygulamasının kaldırılmasını isteyen binlerce tütün üreticisi, Anayasal haklarını kullanarak uygulamayı protesto ettiler. Kimsenin canına, malına zarar vermeden, yasaya karşı tepkilerini dile getirdiler. Ancak, şirketlerin kontrolündeki bir tarımsal üretim sistemini oturtmaya çalışan anlayış bundan rahatsız oldu. Çiftçilik yapma hakları için mücadele eden çiftçilerden bazıları gözaltına alındı, 10 kişi 'toplantı ve gösteri yasasına muhalefet etmek ve suç işlemeye azmettirmek' iddiasıyla tutuklandı.

"Sokak ortasında insanlara saldıranlar, kamu mallarını soyup soğana çevirenler ortalıkta serbestçe dolaşırken, hak mücadelesi verdiklerinden dolayı çiftçilerin tutuklanmaları vicdanları sızlatmaktadır. Bu yanlıştan dönülmeli, tutuklanan tütün üreticileri serbest bırakılmalı, yasa geri çekilerek tütün üreticilerinin mağduriyetleri giderilmelidir."