24 Eylül 2024 Salı

Akcanlar direnişi sona erdi: Dayanışma çağrılarımız karşılık bulmadı

Antep'te 36 gün boyunca tüm saldırılara ve işkenceli gözaltılara rağmen süren Akcanlar Tekstil direnişi sona erdi. BİRTEK-SEN, belli kesimler dışında dayanışma çağrılarının karşılık bulmadığını ve direnen Akcanlar işçilerinin yalnız bırakıldığını kaydetti. Başpınar'daki işçilerle dayanışma ve ortak mücadeleyi öremediklerini ve bunun sorumluluğunu aldıklarının altını çizen BİRTEK-SEN, "Akcanlar Tekstil'de fabrika önünde direniş sona ermiş olsa da, işçiler haklarını alana kadar mücadelemize devam edeceğiz" sözünü verdi. 

BİRTEK-SEN üyesi Akcanlar Tekstil işçilerinin direnişi 36. gününde sona erdi. 17 Ağustos'tan bu yana fabrika önünde gece gündüz kesintisiz sürdürülen direnişin bitmesinin ardından kamuoyu oluşturma çabaları ile hukuksal zeminde mücadelenin süreceği kaydedildi.

'ÖRNEK BİR DİRENİŞ OLARAK ÖNEMLİ BİR DENEYİM OLDU'
Direnişte olan işçilerin hakları için dava süreçlerinin başladığını belirten BİRTEK-SEN, sosyal medya hesabından direnişe ilişkin açıklamada şu ifadeleri kullandı: "36 gün boyunca bütün zorluklara rağmen direnişi sürdürmeye kararlı olan işçiler ve sendikamız BİRTEK-SEN için gelinen aşamada, dayanışmanın da çok yetersiz kalması sonucunda direnişin ve direnişteki işçilerin temel ihtiyaçlarını karşılamak, işçilerin yaşadığı ekonomik zorlukları gidermek daha da zorlaştı. Pazar tatilini ortadan kaldıran 7'li çalışma sistemine, ücretlerin açlık sınırı altına düşmesine sebep olan vergi dilimi kesintilerine ve fabrikadaki insanlık dışı çalışma koşullarına karşı çıktıkları için toplu halde tazminatsız işten atılan ve 26 gün boyunca bütün baskı ve engellere rağmen kararlı ve  cesurca direnen  Akcanlar Tekstil işçilerinin mücadelesi, taleplerini henüz elde edememiş olsa da işçi sınıfı adına son derece öğretici ve örnek bir direniş olarak önemli bir deneyim oldu. 

'SERMAYE SALDIRISININ NE KADAR PERVASIZLAŞTIĞINI GÖSTEREN DİRENİŞLERDEN OLDU'
"1- Tekstil de dahil pek çok iş kolunda işçi sınıfının elindeki son kazanımları da gasp etmeyi ve adeta 150 yıl önceki vahşi sömürü ve kölelik koşullarını dayatmayı hedefleyen sermaye saldırısının ne kadar pervasız bir boyut kazandığının bir kez daha görüldüğü direnişlerden biri oldu Akcanlar direnişi. İşçi ücretlerini en dibe çekmeyi, kazanılmış bütün hakları budamayı, emeklilerden öğrenim hayatındaki 10-11 yaşındaki çocuklara kadar, azınlık ve ayrıcalıklı bir kesim dışında halkın tamamını sermayenin, patronların kölesi yapmayı ve ekonomik darboğazı aşmanın bütün yükünü işçi ve emekçilere yıkmayı hedefleyen Mehmet Şimşek Programını sopayla hayata geçirme iradesinin bir kez daha görüldüğü direnişlerden biri olmuştur Akcanlar. Tıpkı Özak, Agrobay, Lezita, CarrefourSA depo, Fernas Maden ve daha pek çok grev ve direnişte görüldüğü gibi. 

"Sendikal örgütlenme ve hak arama özgürlüğünün yasalarda olduğu kadarıyla bile filen kullanılamaz hale geldiğinin; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olmak üzere, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve bağlı bütün yerel resmi kurumların, işçilere karşı şiddet ve ölümüne sebep olmak da dahil her türlü suçu işleyen, sendika hakkı dahil hiçbir yasal ve anayasal hak ve hukuk tanımayan patronlarla açıktan işbirliği yaparak; hak arayan, itiraz eden, başını kaldıran bütün işçilerin ve sendikaların karşısına 'patronların selamı' ve talimatıyla dikildiğinin bir kez daha net bir şekilde görüldüğü işçi mücadelelerinden biri oldu Akcanlar direnişi. 

'GERİ ADIM ATMADAN SÜRDÜ'
"2-Ancak, Akcanlar işçilerinin direnişi, aynı döneme denk gelen ve bir kısmı hala devam etmekte olan diğer işçi direnişleri ve grevleri gibi, Mehmet Şimşek adıyla simgeleşen bu sermaye ve iktidarın işçi ve emekçilere saldırı programının ciddi bir karşı koyuşla, işçi sınıfının güçlü bir itiraz ve direnişiyle karşılaşmadan, öyle kolay hayata geçirilemeyeceğinin de görüldüğü bir direniş oldu. Bütün olanaksızlıklara, patronun suçlarına ve işçi düşmanlığına ortak olarak işçilerin mücadelesini boğmaya çalışan yetkililerin ve emniyetin hukuksuz tutumuna, müdahalelerine, ters kelepçeyle ve darp ederek yapılan toplu gözaltılara rağmen, 36 gün boyunca geri adım atmadan, korkmadan süren bir direniş oldu Akcanlar işçilerinin direnişi. 

'DAYANIŞMA ÇAĞRILARIMIZ KARŞILIK BULMADI'
"Birkaç istisna ve sınırlı destek dışında Gaziantep'te KESK ve bağlı sendikalar dışındaki sendikaların, emek örgütlerinin; EMEP, DEM Parti, TİP ve TKP gibi sol-sosyalist partiler dışındaki siyasi partilerin; işçilerin ve sendikamızın bütün çağrılarına ve özel olarak destek talep eden görüşmelerine rağmen EMEP Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca dışında, CHP dahil kentin diğer milletvekillerinin ve yine bütün çağrılarımıza rağmen, yerel seçimlerden önce işçi direnişlerini ziyaret ederek 'her yerde hak arayan işçilerin yanında olma' sözü veren ve direnişin yaşandığı OSB'nin sınırları içinde olduğu Şehitkamil ilçesinin CHP'li belediye başkanı da dahil belediye başkanlarının seslerini duymadığı, yalnız bıraktığı Akcanlar Tekstil işçileri seslerini bütün ülkeye duyuran örnek bir direniş sergiledi. 

'BU DİRENİŞİ GÖRMEYENLER UTANARAK HATIRLAYACAK'
"Gaziantep'te şehir merkezinde ve 14 yıl sonra ilk defa Başpınar OSB'de aileleriyle birlikte kitlesel yürüyüş ve eylemler yaptılar. Yıllar sonra da bu direnişte yer alan işçilerin ve direniş boyunca işçilerle yan yana duran, dayanışma içinde olanların onurla ve gururla hatırlayacağı bir direniş oldu Akcanlar. Bu direnişi görmeyen, işçilerin bu haklı ve onurlu mücadelesine kör ve sağır kalan, işçilere kokmuş, çürümüş bayat yemeklerin gönderildiği Akcanlar patronuna ait lüks Grand Hotel ve Divan Otel önünde işçiler işkenceyle ve ters kelepçeyle gözaltına alınırken bile tek laf etmeyenlerin ise utanarak hatırlayacağı (kendilerine özel olarak hatırlatılacağı) bir direnişti Akcanlar direnişi. 

'BAŞPINAR'DA ORTAK MÜCADELE ÖRGÜTLEYEMEMEK BİZİM SORUMLULUĞUMUZ'
"3-Kuşkusuz, hepsinden önemlisi de direnişin başından beri dile getirdiğimiz gibi Akcanlar işçilerinin talepleri ve mücadelesi bütün Başpınar OSB işçilerinin mücadelesi ve mücadelenin sonucu bütün Başpınar OSB işçilerinin kaderine etki edecek bir mücadeleydi. Akcanlar işçilerinin karşısında bütün Başpınar patronları ve patronların hizmetinde olan iktidar güçleri dikildiği halde; Akcanlar işçilerinin isyan ettiği aynı kölelik ve sefalet koşullarının dayatıldığı Başpınar'daki diğer fabrikaların işçileri, sendikamız üyesi çok sınırlı sayıda işçi dışında, Akcanlar işçileri yalnız bırakılmıştır. Akcanlar işçilerinin direnişi etrafında Başpınar'daki diğer fabrikalarda çalışan işçilere yaptığımız dayanışma ve ortak mücadele çağrısı yanıtsız kalmıştır. Böyle bir dayanışma ve ortak mücadeleyi örgütlemede yetersiz kaldığımız için burada en önemli sorumluluğu da kendi üzerimize alıyor ve açık yüreklilikle özeleştiri veriyoruz. 

'İŞÇİ SINIFI KAZANACAK'
"Ve söz veriyoruz; Akcanlar Tekstil'de fabrika önünde direniş sona ermiş olsa da, işçiler haklarını alana kadar mücadelemize devam edeceğiz. Akcanlar patronunun işçi düşmanlığını hak, hukuk ve yasa tanımazlığı her platformda teşhir etmeye devam edeceğiz. Akcanlar işçisi hakkını mutlaka alacak. Akcanlar işçisi kazanacak. İşçi sınıfı kazanacak."