24 Eylül 2024 Salı

Aile hekimleri: Ceza yönetmeliğine karşı mücadelemiz sürecek

Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'ne karşı iş bırakan aile hekimleri Çemberlitaş'taki İl Sağlık Müdürlüğü önünde eylem yaptı, 'ceza' yönetmeliğinin geri çekilmesi istendi.

Pandeminin de getirdiği ağır iş yükü altında ezilen aile hekimleri, bir de Sağlık Bakanlığının yürürlüğe koyduğu Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'ne karşı tüm kentlerde iş bıraktı, iktidara "Ceza yönetmeliğini derhal geri çekin" çağrısı yaptı.

Çemberlitaş'taki İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde biraraya gelen İstanbul Aile Hekimliği Platformu üyeleri "Sağlıklı bir gelecek için yola çıktık haklarımızı savunacağız" yazılı pankart açtı.

Aile hekimleri adına basın açıklamasını okuyan Yasemin Çelik, aile hekimliği çalışanlarının özlük haklarının düzeltilmesini sabırsızlıkla beklediklerine söyledi. Çelik, "Mart 2020'de sağlık çalışanları için alkışlarla başladığımız bu pandemi döneminde biz aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları emeklerinin hiçe sayıldığı, iş güvencelerinin ellerinden alındığı, güya 'Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği' açıkça 'Ceza' yönetmeliği olmanın ötesine geçemeyen yönetmelikle 1 Temmuz 2021 günü karşı karşıya kaldık" dedi.

SAĞLIK EMEKÇİSİNE REVA GÖRÜLEN 'CEZA YÖNETMELİĞİ'
Bu kadar emeğe rağmen sağlık emekçilerine reva görülen ceza yönetmeliğinin bardağı taşıran son damla olduğunu söyleyen Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bir sistemin yazılarak kurulamayacağını ancak ve ancak sahadan kişilerle bir araya gelip, pratikten görüş alınarak kurulabileceğini defalarca dile getirmemize rağmen masa başında yazılan bu yönetmeliği kabul etmedik, etmeyeceğiz.

Neden mi? Yönetmelik bize ne demektedir?

Bizler; 'Doğru maskeyi takmalısınız, birbirinizden uzak durmalısınız' diye bilgilendirme ve bilinçlendirme için uğraşırken, yönetmelik:

Basında veya sosyal medyada izinsiz bilgi veya demeç verirseniz evrakta sahtecilik yapmak suçu ile eşit görürüm ve size en yüksekten 50 ceza puanı veririm, tekrar ederseniz 100 ceza puanını eklerim demektedir.

'KAZADA GEÇİRSENİZ DAHİ 5 KERE NÖBETE GELMEZSENİZ İŞİNİZE SON VERİRİM'
Yani aile hekimliği çalışanlarının susması ve toplum sağlığını düşünmemesi amaçlanmıştır. Bizler; yıllar içinde çok büyük maddi kayıplarımızın olduğunu, yaptığımız işin asla karşılığı olmayan ücretlere çalıştığımızı anlatırken, yönetmelik:

Sizlere uygulanması imkansız kronik hastalık takibi tanımlıyorum, imkansızı başaramadığınız için de bunca yıldır kaybettiğiniz yetmez ücretlerinizi kesmeye devam edeceğim demektedir. Yani aile hekimliği çalışanlarının yoksulluk içinde bu iş yükü ile çalışmaya devam etmesi istenmiştir.

Bizler; anayasal hakkımız olan ücretli yıllık izin, istirahat, gebelik izinlerimizin sözleşmelerimize tanımlanmasını beklerken, yönetmelik:

Hayır, izinli olduğunuz zaman ya meslektaşınız 2 kat çalışmaya ya da ücretiniz kesilmeye devam edecek. Hele bir de entegre hastanede çalışıyorsanız hastada olsanız, kazada geçirseniz dahi 5 kere nöbete gelmezseniz dilersem işinize son veririm demektedir. Yani çalışan olduğumuzu bırakın insan olduğumuz dahi unutulmuştur.

Bizler; kamu dışından sözleşme imzalamış meslektaşlarımızın özlük, tazminat ve yer değiştirme haklarının verilmesi için mücadele ederken, yönetmelik:

Sizi subjektif kriterlerle sorgular, aynı kurumda yargılar yine ben son kararı vererek 5 kere ceza puanı ya da 150 ceza puanı tanımlarım. İstersem sizi Komisyonla uğraştırırım istersem iş akdinize son veririm demektedir. Yani tüm aile hekimliği çalışanlarının iş güvencesi elinden alınmıştır.

BAKANLIK SAĞLIK EMEKÇİSİNE İSTEDİĞİ GİBİ SORUŞTURMA AÇACAK!
Bizler; sağlıkçıya yönelik şiddete artık tahammül edemiyoruz, korku olmadan çalışamıyoruz. Kanunla bizi koruyun derken, yönetmelik:

Bir vatandaş sizi dövse de öldürse de cevap dahi veremezsiniz yoksa ceza veririm demektedir. Yani bir vatandaşa cevap verilmesi bizlerin karşı karşıya kaldığı herhangi bir şiddetten daha önceliklidir.

Bizler; SABİM bir şikayet hattı değildir gülümsemediğim, kötü giyindiğim gibi afaki şikayetlere cevap vermek zorunda kalmak istemiyorum diye talep ederken, yönetmelik:

Soruşturmaları istediğim gibi açar ilde soruşturma yetmezse bakanlık müfettişi görevlendiririm dilersem de seni işten atarım. Bir de soruşturma sırasında seni 4 aya kadar açığa alabilirim. Bu sürede zarfında 1 lira dahi ödeme yapmam demektedir. Yani soruşma sonucunun ne olduğunun, masum olup olmamamızın önemi yoktur. Aile hekimliği çalışanları açlık tehdidi ile karşı karşıya bırakılmıştır."

"Bizler aile hekimleri, aile sağlığı hemşireleri, ebeleri, sağlık memurları, ATT'leri… Bizler tüm dünyada koruyucu sağlık, bağışıklama noktasında parmakla gösterilenler... Bizler bu ülkenin sağlık emekçileri..." diyen Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:

'TALEBİMİZ BUGÜN ÇOK NET! CEZA YÖNETMELİĞİ GERİ ÇEKİLSİN!'
"Bizler pandemiyi yok etmek için yüzbinlerce kişiyi aşıya ikna etmiş, milyonlarca doz aşı yapmış ama hakkını alamamış, aşı karşıtları kadar değerli görülmeyen, sizlere bugün mitingde seslenecekken binlerce kişi ile basın açıklaması yapan aile hekimliği çalışanları...

Ne kadar iyi çalıştığımızı biliyoruz... Her zaman doğrunun, haklarımızın, mesleğimizin savunucusu olacağız. O yüzden korkmuyoruz, susmuyoruz, geri adım atmıyoruz... Direne direne kazanacağız.

Sonuna dek toplum sağlığını korumak ve yükseltmek, özlük haklarımızı iyileştirmek, kayıplarımızı geri kazanmak için mücadele edeceğiz. Talebimiz bugün çok net! Ceza yönetmeliği geri çekilsin!"

VALİLİK MİTİNG İZNİ VERMEDİ
İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip ise İstanbul Valiliği'nin aşı karşıtlarına verilen miting izninin hekimlere verilmediğine dikkat çekerek "Pandemi başında yapılan alkışların sahte olduğunu biliyoruz. Bugüne kadar İstanbul'da beş aile hekimi Türkiye'de on yedi aile hekimi halkın sağlığını korumak için canlarını verdi" dedi.

ALANLARDA OLACAĞIZ
Yaşanan kayıpların karşılığının ceza yönetmeliği olmadığını vurgulayan Saip, "Biz artık her türlü hukuksal, dayanışmayı sağlayan alanlarda sözümüzü söyleyeceğiz" diye konuştu.

Birçok sağlık emekçisi ise haklarını geri alacaklarını, ceza yönetmeliğine karşı mücadele edeceklerini ve alanlarda olacaklarını vurgulayarak "Birleşe birleşe kazanacağız" slogani ile eylemi sonlandırdı.