Yücel Yıldırım yazdı | Diktatörün zehirli yemi: Anayasa
Erdoğan-Bahçeli çetesinin faşizmi hukuksal dayanakla uzun ömürlü kılma aracı müstakbel faşist anayasasını reddetmede kararlılık, şimdiden hak ve özgürlükler için işçi sınıfı ve ezilenlerin birleşik mücadelelerini yükseltmekle başlar.
Erdoğan ve Bahçeli, seçimden bu yana yeni anayasa önerisini sunuyorlar. Bunu kimi zaman bazı maddelerini değiştirme, ağırlıklı olarak da yeni anayasa olarak açıklıyorlar. Erdoğan-Bahçeli çetesi, seçimden kitle desteğini büyük oranda koruyarak çıkınca, faşist şeflik rejimini anayasal dayanakla geleceğe doğru "kalıcı" kılmak istiyor.
Tabii aynı zamanda belediye seçimine kadar ki süreç içinde bu tartışmayla geniş kitleleri oyalamayı da hedefliyor. Bu çete, anayasa tartışmasını bir nevi zehirli oyalama yemi olarak kullanmak istiyor. Oyalayıcı zehirli yem olarak kullanırsa, "dünyanın en demokratik anayasası" yalanını bile üfler. Nitekim Erdoğan, başkanlık rejimine geçiş yaptığında diktatörlüğünü "dünyanın örnek demokratik rejimi" yalanını savurmuştu.
Diktatör hangi hedefi öne çıkarır ya da bir taşla iki hedefi de tutturmak mı ister önümüzdeki günlerde netleşir. Anayasa esasen çatışan kuvvetlerin galibinin kazanımlarını hukukileştirerek uzun vadeli kılmasının ifadesidir.
Değindiğimiz gibi Erdoğan-Bahçeli çetesi de galibiyetinin zehirli meyvesi olarak faşist anayasayı rejimini "kalıcı" kılmak için yapmak istiyor. Diktatör "artık başkanlık rejimi yerleşmiştir" sözüyle amacını açığa vurdu. Diktatör, bu amacı güderken yine de tereddütlü. Bu nedenle, kamuoyunu ve destek kitlesini hazırlama aracı olarak müstakbel faşist anayasanın propagandasını yapmak zorunluluğunu duyuyor. Tereddüt isabetli. Çünkü seçim eğer diktatörün kitle desteğini az gerilemeyle sürdürdüğünü gösterdiyse, diktatöre karşı on milyonların varlığını da gösterdi.
Ayrıca, işçi sınıfı ve ezilenlerin bu süreçte mücadeleleri ile demokratik güçlerin faşizme karşı geliştireceği mücadeleler faşist anayasa yapımına karşı olan güçlerin kitle desteğini artırabilir. Seçim sonucunun hesabı sonrasındaki duruma uymayabilir. Diktatör, faşist anayasaya zehirli meyve olarak da oyalayıcı zehirli yem olarak da başvursa, bütün demokratik güçlerin tavrı net olmalı. Demokratik ve sosyalist güçler elbette faşist anayasayı kararlılıkla reddetmeli. Ama aynı zamanda acil olanın Erdoğan faşizminin dünden başlayarak bugün geliştirmeye devam ettiği saldırılara karşı fiili mücadeleler geliştirmek olduğu gerçeğine göre hareket etmek, antifaşist güçlerin mücadele tarzı olmalı.
Erdoğan faşizminin binlerce devrimci ve antifaşist insanı, ilerici hukukçuları ve aydınları, vekilleri ve belediye başkanlarını, gençleri ve kadınları, sosyalist partilerin yöneticilerini ve kadrolarını zindan silahıyla esir almasına karşı mücadele edilirse, faşist anayasa zehrine panzehir hazırlanmış olur.
İşçilerin, kadınların, gençliğin ve tüm ezilenlerin güncel yakıcı talepleriyle mücadeleler geliştirilirse, faşist anayasaya karşı olması gereken toplumsal sınıf ve kesimlerin siyasi duyarlılığı ve tavrı yükseltilebilir. Gözü dönük kapitalist talancılığa ve onun açık terörist diktatörlüğü olan Erdoğan faşizminin hukuksal dayanaklarıyla kendisini uzun vadeli kılmasına karşı, geniş kitleler ayağa kaldırılabilir. Antifaşist birikim, burjuva muhalefet tarafından parlamenter rejime yumuşak geçişin arkasına bağlanarak sönümlendirme manevrasından çıkarılarak mücadele canlılığıyla geliştirilebilir. Daha geniş kitleleri etkilemenin kaldıracı olarak değerlendirilebilir.
Erdoğan faşizminin kirli ve işgalci savaşlarına, sayısız kimyasal bombardıman suçuna karşı ses ve eylem geliştirilirse, faşist anayasa zehrine karşı panzehir hazırlanmış olur.
Faşizmin saldırganlıkla halkın elinden aldığı haklar, örneğin kadınlar için İstanbul Sözleşmesi, toplumsal kesimler için devlet terörü yasasıyla gasp edilen söz, eylem ve örgütlenme özgürlüğü ve diğer hakları geri almak için mücadele kararlılığı geliştirilirse faşizmi uzun vadeli kılma girişimine karşı barikat güçlendirilebilir.
Erdoğan-Bahçeli çetesinin faşizmi hukuksal dayanakla uzun ömürlü kılma aracı müstakbel faşist anayasasını reddetmede kararlılık, şimdiden hak ve özgürlükler için işçi sınıfı ve ezilenlerin birleşik mücadelelerini yükseltmekle başlar.