24 Eylül 2024 Salı

Yakılarak katledilen mültecilerin davası ertelendi

İzmir'de 2021'de Suriyeli mülteciler Mamoun al-Nabhan, Ahmed Al-Ali ve Muhammed el-Bish'i yakılarak katledilmesine ilişkin Kemal Korukmaz'ın yargılandığı dava 4 Ekim'e ertelendi.

İzmir'in Güzelbahçe ilçesinde 16 Kasım 2021'de yakılarak katledilen inşaat işçisi Suriyeli 23 yaşındaki Mamoun al-Nabhan, 21 yaşındaki Ahmed Al-Ali ve 17 yaşındaki Muhammed el-Bish'e ilişkin Kemal Korukmaz'ın "Tasarlayarak canavarca hisle yangın çıkarmak suretiyle öldürme" suçundan 3 kez ağırlaştırılmış müebbet, "taksirle mala zarar vermek" suçundan ise 6 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın 2'nci duruşması İzmir 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Duruşmada katledilenlerin yakınları, çok sayıda demokratik kitle örgütü, sanık Kemal Korukmaz, avukatları ve müşteki avukatları hazır bulundu.

Sanık avukatlarının Korukmaz'a ilişkin talep ettiği Adli Tıp Kurulu raporunda sanığın cezai ehliyetinin tam olduğu bildirildi.

Sanık Kemal Korukmaz savunmasını yazılı olarak mahkeme heyetine sundu. Korukmaz duruşmada okunan ifadesinde, olay günü yaşananları şu şekilde aktardı: "Birlik Beton'da yıllarca patronum Suat Matur ile çalıştım. İfade vermememin sebebi eski patronunum ailemi ve beni tehdit etmesidir. Bana ve aileme bir şey olursa sorumlusu bunlardır. Bana gönderdiği avukat da deli taklidi yapmamı söyledi."

'OLAYI ÜSTLENMEM İÇİN TEHDİT EDİLDİM'
Olay günü Urla'da olduğunu söyleyen Korukmaz, olay yerine yangın sırasında geldiğini belirtti. Yangın sonrası hastaneye gittiklerinde yangında ağır yaralanan Suriyelilerle görüşmesinin patronunun oğlu Malik Matur tarafından engellendiğini aktaran Korukmaz, olaydan sonra dükkana gittiğinde olayı üstlenmesi için tehdit edildiğini söyledi.

Ardından mahkeme heyeti başkanı, Kemal Korukmaz'a Ziraat Bankası hesabına 20 Eylül 2021'de 20 bin lira, 9 Kasım'da 6 bin 500, ardından da 15 bin liranın neden yattığını sordu. Korukmaz da taş döşeme işinden gelen para olduğunu söyledi.

Müşteki avukatlarından Eylem Soylu, Korukmaz'a "Malik Matur'un kendisini tehdit etmesiyle ilgili polis ve jandarmaya gittiğini söylüyor. Karakola ne zaman gittiniz ve şikayetinizi sözlü olarak kime anlattınız?" diye sordu. Kemal Korukmaz "Tarihleri hatırlamıyorum. Karakolda sivil bir memur vardı. Beni karakoldan içeri bile almadı. Memurun ismini de bilmiyorum" dedi.

Sanık avukatı ise müvekkilinin akli dengesinin yerinde olmadığını düşündüğünü dile getirdi.

SANIK AVUKATINI AZLETTİ
Avukatına itiraz eden Kemal Korukmaz ise akli dengesinin yerinde olduğunu belirtti. Avukatını azlettiğini ifade eden Korukmaz, "Avukatımın karşı tarafla irtibatta olduğunu düşünüyorum, cezaevine hiç gelmedi. Benim 80 yaşındaki babamı kandırdı, para aldı. Parayı geri vermesini ve duruşmadan gitmesini istiyorum. Bana 'mahkemede konuşmayacaksın rapor alıp seni kurtaracağız' dedi. Bu avukatı bana gönderen de benim düşmanımdır" diye belirtti.

DURUŞMANIN ERTELENMESİ TALEBİ 
Müşteki avukatlarından Eylem Soylu, sanığın avukatı bulunmadığı için bu durumun istinaf sürecinde sorun oluşturacağını, bunun için sanığa barodan bir avukat atanmasını ve işlemlere daha sonra devam edilmesini talep etti.

Savcı da sanığın üzerine atılı suçların vasıf ve mahiyeti açısından ifadesinin avukatları huzurunda alınması gerektiğini belirterek, duruşmanın ertelenmesini istedi. Savcı ayrıca sanığın İzmir 7'nci Ağır Ceza Mahkemesinde düzenlenen tehdit davasındaki müzekkerenin hapishane idaresinden sorulmasını talep etti. 

4 EYLÜL'E ERTELENDİ
Kararını açıklayan mahkeme heyeti ise, sanığın müdafisini duruşma anında azletmiş olması, sanığın üzerine atılı suçun müdafisi ile ifade vermesini gerektirdiği nedeniyle sanığa müdafi bulunmasına, müşteki avukatlarının taleplerini celse arasında yazılı olarak bildirmesine, hazır olan tanıkların yeni duruşma gününde dinlenilmelerine, ilk celsede verilen ara kararlara gelmeyen cevapların tekrar sorulmasına hükmetti. 

Duruşma tarihi olarak ise 4 Ekim saat 14.30 olarak belirlendi.

'NEFRET SÖYLEMİ YASASI ÇIKARILSIN' TALEBİ 
Duruşma öncesi İzmir Mülteci Dayanışma Platformu adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Platform adına konuşan Hacer Yeşilçay, sanığın ilk duruşmadaki ifadesini hatırlatarak, "Failin sözleriyle de açıktır ki, bu cinayetler ırkçı saikle işlemiştir" dedi.

Adaletin yerini bulmasının sadece failin hak ettiği cezayı alması ile mümkün olmadığını dile getiren Yeşilçay, "Bu bağlamda faili cinayete azmettiren nefret ortamının oluşmasına zemin hazırlayan nefret söylemi son bulmalı ve bu söylemi dile getirenlerin de yargılanmasını sağlayacak bir 'nefret söylemi yasası' acilen çıkarılmalıdır" diye konuştu.