Türkay: Son fail hesap verene kadar mücadele sürecek
Suruç katilamında ağır yaralanan ve yıllardır 33'ler için adalet mücadelesi veren Koray Türkay, "Ne kadar zulüm etseler de, ne kadar susturmaya çalışsalar da ölümü kendisine bir adım uzak yeğlemiş insanları susturamayacak, teslim alamayacaklar ve bu katliamın son faili hesap verene kadar mücadele sürecektir" dedi.
20 Temmuz 2015 yılında gerçekleşen Suruç katliamının 8. yılındayız. IŞİD-devlet ortaklığıyla gerçekleşen katliam davasında tüm sorumluluk Ankara katliamından tutuklu Yakup Şahin'e verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla katliamın ardındaki gerçek sorumlular korunmak istendi.
Yıllardır süren adalet mücadelesinde değişen her heyet, hızla dosyayı kapatmaya çalıştı. Ancak 33 düş yolcusunun yoldaşları, aileleri katliamın tanıkları ve katliamda yaralananların yürüttüğü ısrarlı adalet mücadelesi buna izin vermedi. Kararın çıktığı duruşma salonunda "bu dava biz bitti demeden bitmez" diyenlerin ısrarı ile adalet mücadelesi sürüyor.
8 yıldır hem mahkeme salonlarında hem de sokak sokak yürütülen adalet mücadelesinin önde gelen isimlerinden Koray Türkay. Koray, katliamda ağır yaralandı, tedavisi uzun süre sürdü. Katıldığı her eylemde aldığı darbe, gördüğü işkence sağlığını olumsuz etkiledi. Ancak Koray, bir kenara çekilmek yerine yasını adalet mücadelesine akıtarak hesap sorma kararlılığını tercih etti.
Suruç'un 8. yılını geride bırakmamıza günler kala Koray'la konuştuk. Amara Kültür Merkezinde yan yana olmanın, hayatta kalmanın ağırlığını bir kenara bırakarak 8 yılı hatırladık. "Suruç katliamı dosyası; kapağının kapanması mümkün olmayan bir sandıktır" diyen Koray'a nedenini sorduğumda şu yanıtı verdi: "Bu sandığın içi tıka basa kanıtlar ve bulgularla doludur. Öylesine birikmiştir ki bu katliamda kimlerin parmağı olduğuna dair kanıtlarla artık sandığın ağzı kapanamaz olmuştur. Ancak sandığın ağzı da tam olarak açılamamaktadır zira üzerine olanca gücüyle bastıran birileri vardır. Kan damlayan elleriyle bastırmakta, işlemedik suç bırakmamış kötülüğüyle abanmaktadır sandığın kapağına."
Sandığın kapağının açıldığı gün sarayın duvarlarının çatlayacağı konusunda hem fikiriz. Sandığın içerisine yeni bulguları ve kanıtları kim bulup koyuyorsa onları tutuklayarak sandığın kapağının daha fazla açılmamasına çaba gösterdiklerine dikkat çeken Koray, "Ama nafile, mızrak çuvalı deldi, kanıtlar sandığa sığmadı. Ne kadar zulüm etseler de ne kadar susturmaya çalışsalar da ölümü kendisine bir adım uzak eğlemiş insanları susturamayacak, teslim alamayacaklar ve bu katliamın son faili hesap verene kadar mücadele sürecektir" ifadelerini kullandı.
Tam da Koray'ın bıraktığı yerden tekrar pahasına tamamlamam gerekirse. Suruç katliamının hemen ertesi günü birleşik mücadeleyle başlayan adalet arayışımız sürüyor. Mahkeme salonlarından sokaklara, gerçek failin devlet olduğunu, yargı eliyle koruduğunu haykırıyoruz. Suruç katliamının 8. yılında bir kez daha 33'leri anma mekanımız Halitağa Caddesinde 20 Temmuz'da 18.00'de bir araya geleceğiz.
Katliamın son faili hesap verene kadar mücadelemiz de sürecek. Suruç için adalet herkes için adalet tesis edilene dek.