24 Eylül 2024 Salı

Suruç İçin Adalet Platformu avukatları: Ortaya çıkan yeni delilleri mahkeme değerlendirmiyor

4 Temmuz'da görülen firari sanıklar yönündeki Suruç katliamı davasını ETHA'ya değerlendiren Suruç İçin Adalet Platformu avukatları Ünüvar ve Özbingöl, yeni delillerin ortaya çıktığına mahkemeyi ikna edemediklerini söyledi. Firari sanıkların nerede olduğunun tespitiyle yargılanmalarını istediklerini belirten avukatlar mahkeme tarafından bu talebin de reddedildiğini kaydetti. Suruç için adalet isteyen avukatlara yönelik saldırılara dikkat çeken Av. Ünüvar ve Özbingöl, Avukat Gülhan Kaya'sız gerçekleşen bu duruşmada tüm baskılara rağmen Suruç için adalet istemekten vazgeçmeyeceklerini kaydetti.

Suruç katliamı davası, Ankara katliamından tutuklu tek sanık Yakup Şahin'e tüm sorumluluk yüklenerek ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesinin ardından firari sanıklar yönünden sürüyor. IŞİD'li Deniz Büyükçelebi ve İlhami Bali'nin yargılandığı davada Suruç İçin Adalet Platformu avukatları, firari sanıklarla bağlantısı olan herkesin "sanık" olarak dinlenmesini ve katliamın aydınlatılmasını ısrarla talep ediyor. Ancak 8 yıldır yürütülen dava sürecinde değişen her mahkeme heyeti bu talebi reddediyor, tutumunu IŞİD'lilerden yana alıyor.

Suruç katliamında sevdiklerini yitiren ailelerin gözleri önünde IŞİD'li sanıklara, "aleyhine olan sorulara yanıt vermek istemeyebilirsin", "ifade vermek ister misin", "ifadeni nerede vermek istersin" sorularıyla güven veren mahkeme heyetinden güç alan IŞİD'li sanıklar; ailelere gülüyor, dalga geçiyor, avukatları tahrik ediyor, "sorulara yanıt vermeyeceğim" diyor.

4 Temmuz'da Urfa 5. ACM'de görülen davamızda yine aynı şeyler yaşandı. Sanık Yakup Şahin, bir kere bile sanık sandalyesine oturmazken bağlandığı SEGBİS'te yukarıda sıralanan tutumu sergiledi, mahkeme başkanı da her defasında destekledi. Avukatların tüm ısrarına rağmen sanık değil tanık olarak dinlenen IŞİD'liler Ömer Yetek, Kasım Güler ve Süleyman El Aggal da ailelere gülerek yanıt verdi, daha önceki ifadeleriyle çelişerek "işkence altında konuştuklarını" öne sürdü, "mağdur edebiyatı" yaptı. Katliamı aydınlatmak isteyen avukatlar ise mahkeme başkanı tarafından engellendi.

DAVA AVUKATLARI DURUŞMAYI DEĞERLENDİRDİ
Suruç İçin Adalet Platformu avukatlarından Erkan Sabri Ünüvar ve Sevda Özbingöl, 4 Temmuz'da gerçekleşen duruşmayı ETHA'ya değerlendirdi.

AV. ÜNÜVAR: YENİ DELİLLERİN ORTAYA ÇIKTIĞINI MAHKEMEYİ İKNA EDEMİYORUZ
Avukat Ünüvar, firari sanıklarla ilgili yargılamada asıl amaçlarının yeni delillerin ortaya çıkmasını sağlamak olduğunu kaydetti. Davada iki yön olduğunu aktaran Ünüvar, "Biri yeni delillerin ortaya çıkması diğeri de firari sanıkların nerede olduğu tespit edilerek bir an önce yargılanmak için yakalanmalarını sağlamak. Yargılamanın devamı olarak taleplerimiz mahkeme tarafından reddediliyor. Yeni delillerin ortaya çıktığını söylüyoruz ama buna mahkemeyi ikna edemiyoruz" dedi.

'IŞİD'LİLER SINIRI RAHATLIKLA GEÇTİĞİNİ, İSTİHBARATIN KENDİLERİNİ ALDIĞINI SÖYLÜYOR
Dinlenen IŞİD'li tanıkların beyanlarına işaret eden Avukat Ünüvar, "Ortaya çıkan açık bir gerçek var IŞİD militanı tanıklar çok rahat sınırları geçebildiklerini, istihbarat görevlilerinin kendilerini aldığını söylüyor" ifadelerini kullandı.

Avukat Erkan Sabri Ünüvar, Suruç için adalet sağlanana kadar mücadeleyi sürdüreceklerini kaydetti.

AV. ÖZBİNGÖL: HER DURUŞMA KATLİAMIN BOYUTUN GÖZLER ÖNÜNE SERİYOR
Avukat Sevda Özbingöl de en başından bu yana ciddi yargı handikapları yaşandığını hatırlattı. Vahim bir hukuksuzluk sürecinin takipçisi ve ısrarcısı olduklarını dile getiren Özbingöl, "3 tanık dinlendi önümüzdeki duruşmada 2 tanık daha dinlenecek. Her dinlenen tanık ve geçirdiğimiz duruşma katliamın boyutunu, kapsamını ve vehametini her defasında gözler önüne sermekte" dedi.

'AV. GÜLHAN KAYA'NIN YOKLUĞUNDA BİR DURUŞMA GERÇEKLEŞTİRDİK'
Katliam günü olay yerindeki kamera ve mobese kayıtlarının hala dökümünün yapılmadığını ve mahkemenin ara kararlarından birinin bu olduğunu hatırlatan Avukat Özbingöl, Suruç davası dosyasıyla bağlantısı olan farklı illerdeki dosyalarla irtibat sağlanmadığı için bu dosyaların birleştirilmesi istendiğini belirtti. Özbingöl, "Dosyanın etkin soruşturulması ve kovuşturulmasıyla sorumlu olan kamu düzenini sağlamakla görevli İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, mülki ve idari amirliklerinin ihmal ve eksiklikleri, davada adaletin sağlanmaması yönünde tutumları yine karşımızda çıktı. En önemli hususlardan biri ilk günden itibaren hem dosyanın mağdurları hem de savunmanları olan bizlere ve meslektaşlarımıza karşı gerçekleştirilen haksız, hukuksuz yakalama ve gözaltılar. Meslektaşımız Gülhan Kaya'nın yokluğunda gerçekleştirdik duruşmamızı" ifadelerini kullandı.

'ADALET ARAYIŞIMIZI ISRARLA SÜRDÜRECEĞİZ'
İlk günden bu yana çeşitli baskılara maruz kaldıklarını ancak bu baskıların adalet talebindeki ısrarlarından vazgeçiremeyeceğinin altını çizen Avukat Sevda Özbingöl, şöyle devam etti: "Dosyaya dair bilgisi bulunan siyasetçilerin duruşmada tekrar dinlenmesi için çağrılmasını talep ettik. Dönemin hükümetinin temsiliyeti olan kişiler bunlar. Davutoğlu'nun dosyamızda yeniden tanık olarak dinlenmesini istedik, katliamı gerçekleştiren kişiyi tanıyan ve hiçbir şekilde dosyaya dahil edilmeyen kişilerin de dosyamızda tanık olarak dinlenmesi talebimizi yineledik ancak reddedildi. Buna rağmen ısrarla katliamın 8. yılında adalet arayışımıza yıllar geçse de devam edeceğiz. Suruç için adalet herkes için adalet."