KESK İstanbul Şubeler Platformu: Gayrettepe katliamının takipçisiyiz
1 Mayıs'a giderken Gayrettepe'de, 29 işçinin katledildiği Masquerade Club önünde eylem yapan KESK İstanbul Şubeler Platformu, katliamın takipçisi olacaklarını söyledi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu, 1 Mayıs Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü'ne giderken 29 işçinin katledildiği Gayrettepe'deki Masquerade Club önünde eylem yaptı.
Eyleme, 29 işçinin aileleri ve çok sayıda sendika temsilcisi katıldı. Eylem, katledilen 29 işçi şahsında Türkiye'de iş cinayetlerinde yaşamını yitiren işçiler için saygı duruşuyla başladı.
Basın metnini okuyan KESK İstanbul Şubeler Platformu dönem sözcüsü Hüseyin Tosu, hem apartman hem eğlence merkezi olarak kullanılan binada ve tadilat sırasında alınması gereken hiçbir tedbirin alınmadığını, hiçbir denetimin yapılmadığını söyledi.
Gece kulübünde ses yalıtımı ve dekor tadilatı çalışmalarında kaynak işlemi yapıldığı sırada yaşanan tüp patlamasıyla elyaf malzemelerin tutuştuğunu ifade eden Tosu, mekanın tek kapısı olduğunu ve içeride kalanların çoğunun dumandan zehirlenerek hayatını kaybettiğini söyledi.
'İZİN VERENLERİN İHMALLERİ GÖRMEMESİ MÜMKÜN MÜ'
Tosu, patronlara ve yetkililere şu soruları yöneltti: "Binanın yangına karşı korunmasında ilgili yönetmelik çerçevesinde önlemler alınmış mıdır? Özellikle eğlence merkezinin acil durum planı, söndürme sistemleri, acil kaçış yol ve merdivenleri, duman tahliyesi ne durumdadır? Mekanın tek kapısının olması ne demektir? Buraya izin verenlerin bunları görmemesi mümkün müdür? Zeminin 2 kat altında yeterli önlemleri almayıp, risk değerlendirmesi ve buna bağlı olarak acil durum planlarını yapmadan, buna uygun sorumlulukları belirlemeden faaliyet yapılabilmesi nasıl mümkün olmuştur? Bu cesaret nereden gelmekte, kimden alınmaktadır? Gözaltına alınanların mafyatik ilişkileri bu rahatlıkta ve denetimsizlikte etkili olmuş mudur?"
'KAPSAMLI BİR SORUŞTURMA ŞART'
Bu sorulara detaylı yanıtlar verilebilmesi için kapsamlı bir soruşturmanın şart olduğunu vurgulayan Tosu, "Sorumluların hızla belirlenmesi, yargılanması ve en ağır cezaların verilmesinin zorunludur. Sorumlu kamu kurumlarının denetimsizliğe son vermesi ve caydırıcı yaptırım uygulamaları için geç bile kalınmıştır" dedi.
'ARTIK BU SON OLSUN'
Tosu, şöyle devam etti: "Bizler burada 1 Mayıs işçi ve emekçi bayramına katılım çağrımızı yaparken, artık bu son olsun diyoruz. Bu son olsun çünkü; biliyoruz ki yaşadığımız bütün iş cinayetleri denetim yetersizliğinden ve yeterli önlemlerin alınmamasından kaynaklanıyor ve bunun bedelini o işyerindeki işçi ve emekçi arkadaşlarımız canlarıyla ödüyor. Bizler için 1 Mayıs soyut bir anma ve kutlama günü değildir, bütün denetim ve is güvenliği önlemlerinin alındığı, insani çalışma koşullarında hizmet üretme talebimizi istediğimiz gündür. Sadece patronların değil, sadece küçük bir azınlığın değil üretenlerin de refah içinde yaşaması gerektiğini söylediğimiz gündür."
OKUMUŞ: İTFAİYE RAPORU GİTMEDİĞİ HALDE ONAY VERMİŞLER
Ardından katliamda yaşamını yitiren işçilerden Mehmet Okumuş'un kardeşi Esra Okumuş söz aldı. Devlete ve belediyeye seslenen Okumuş, 2018 yılında Beşiktaş Belediyesi'nin verdiği ruhsatla buranın eğlence mekanı olarak yenilendiğini belirtti ve "İstanbul Büyükşehir Belediyesi gitmesi gereken itfaiye raporu hiç gitmediği halde buraya tekrar onay veriyor. İçeride herhangi bir yangın uyarı levhası yok. Çıkış kapıları yok. Çocuklarımız dumanın altında çok acı bir şekilde hayatlarını kaybettiler. Bir tane çatımızda kiremiti oynatamıyoruz, zabıta hemen gelip tepemize biniyor. Belediye bunu görmüyor mu" dedi.
Taziye istediklerini sosyal medyadan belirttiklerinde yorumlarının silindiğini aktaran Okumuş, "29 eve ateş düşmüştür. Taksirle değil, kasten adam öldürmekten dava açılmasını istiyoruz" dedi.