24 Eylül 2024 Salı

Kazma Bırak'tan Türkiye, Kıbrıs ve Yunanistan halklarına eylem çağrısı

Türkiye ve Yunanistan'da süren orman yangınlarına ilişkin açıklama yapan Kazma Bırak, hükümetlerin yangınlara ve iklim krizine karşı gerekli adımları atmadığının altını çizerek, halklar arasında koordineli eylem çağrısında bulundu.

Kazma Bırak hareketi, Yunanistan ve Türkiye'de süren orman yangınlarına ilişkin yazılı bir açıklama yayınladı.

Yunanistan ve Türkiye'de yangında yok olan bölgelerin boyutlarının inanılmaz bir büyüklüğe ulaştığı belirtilen açıklamada, Yunanistan'da temmuz ve ağustos aylarında toplam 1 milyon 100 bin dönümden fazla orman ve tarım arazisinin yandığı, 35 kişinin hayatını kaybettiği, sayısız hayvanın da aynı kaderi paylaştığı ifade edildi. "26 mülteci, Yunanistan'a geçmeye çalışırken Dadia ormanında canlı canlı yanarak öldü. On binlerce insan evlerini terk etmek zorunda kaldı, alevler Alexandroupoli hastanesinin çevresine ulaştı ve personeli tüm hastaları tahliye etmek zorunda kaldı" denilen açıklamada, sınırın hemen ötesinde Çanakkale'de devasa orman yangınlarının binlerce dönüm orman alanını yaktığına işaret edildi. Yangınların Türkiye'nin birçok yerinde başladığı ifade edilen açıklamada, 20'den fazla köyün tahliye edildiği dile getirildi.

Bu tür bir tahribatın normal kabul edilemeyeceği vurgulanan açıklamada, bu suçların başlıca üç faili olduğu belirtildi. Birinci failin iklim krizi olduğu söylenen açıklamada, iklim değişikliğinin ormanlarda daha sıcak ve kuru koşullar yaratarak yangınların daha kolay başlamasına, hızla yayılmasına ve sıklaşmasına sebep olduğu ifade edildi. Son yıllarda dünya genelinde rekor yangın sezonları gerçekleştiği belirtilen açıklamada, iklim krizine karşı mücadelenin önemi vurgulandı.

"Ancak hükümetlerimiz Ege ve Akdeniz denizlerinde fosil yakıt çıkarma çalışmalarını yoğunlaştırmayı ve hatta deniz aşırı gaz sahalarını güvence altına almak için ordularını birbirine karşı kullanmaya hazır. Dahası, emisyonları azaltmak veya üretimi çevre dostu bir şekilde düzenlemek için herhangi anlamlı önlem almıyorlar. Aksine, çevreyi sermaye çıkarlarına hizmet etmek için feda ediyorlar" denilen açıklamada, hükümetlerin yangınları ele almakta başarısızlıklarını haklı çıkarmak için iklim değişikliğini kullandığı belirtildi.

Hükümetlerin iklim değişikliğiyle birlikte yangınların yoğunlaşmasına karşı bir şey yapılamayacağını iddia etmesine tepki gösterilen açıklamada, yangınları önleme sorumluluğunun gizlendiği vurgulandı.

"Yunanistan ve Türkiye hükümetleri  bizi bu önemli hizmetlere ayıracak yeterli miktarda para olmadığına inandırmaya çalışıyor. Ancak gerçek şu ki, devlet parasını silah yarışına, polise, sermaye dostlarını desteklemeye harcamayı tercih ediyorlar. Yangın önleme ve mücadele hizmetlerine daha fazla devlet fonu talep etmeli, gerekli personelin kitleler halinde alımını yapmalıyız" denilen açıklamada, doğayı ve sosyal refahı önceliklendiren sürdürülebilir kentsel planlamanın acil gerekliliğine de vurgu yapıldı.

Her iki ülkede faşistlerin yalanlarla ve milliyetçi propagandalar üreterek yangının sorumluluğunu mültecilere attığına işaret edilen açıklamada, "Bu tür hamleler, hükümetlerin sorumluluklarını örtmek ve dikkati genellikle suçlananlara, en savunmasız olanlara yönlendirmek için kullanılıyor" ifadeleri kullandı.

Açıklama, şöyle devam etti: "Türkiye, Kıbrıs ve Yunanistan halkları arasında koordineli bir eylem çağrısı yapıyoruz. Her ülkede çevresel tahribata karşı, fosil yakıt çıkartılmasına karşı, altın madenciliğine karşı, enerji konusunda ve daha birçok konuda ayrı ayrı pek çok hareket ve direniş bulunmaktadır. Bu hareketler ortak eylemler düzenlerse genişleyecek, derinleşecek ve güçlenecektir. Bize göre, ileriye doğru yürümenin tek yolu budur. Kıbrıs ve Yunanistan'da devam eden Kazma Bırak olarak, iklim değişikliği ve fosil yakıt çıkarmaya karşı ortak bir mücadeleye devam edeceğiz."