İzmir'de barış nöbeti

İHD İzmir Şubesi barış nöbetinde iktidara demokrasiye ve adalete saygılı olma, insan haklarını koruma çağrısı yaptı.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, her ayın ilk cuma günü şube binasında düzenlediği barış nöbetini bu ay "Demokratik, adil, özgür ve eşitlikçi bir Türkiye için barışa ihtiyaç var" şiarıyla tuttu. Barış nöbetine Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl Eşbaşkanları Çınar Altan ve Berna Çelik, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve çok sayıda kişi katıldı.

Nöbetin ardından Konak eski Sümerbank önünde basın toplantısı yapıldı. İHD İzmir Şube Yöneticisi Ahmet Çiçek, seçimin en önemli çıkarımının halkın yarısının otoriter yönetimin baskılarına rağmen demokratik olarak itiraz etmesi olduğunu söyledi.

Bu denli bir demokratik itirazın ve demokratikleşme isteğinin iktidar tarafından kabul edilmesi gerektiğinin altını çizen Çiçek, "Bu itiraz gerçekliğinin göz önünde bulundurulması ile hak ve özgürlüklerden yana siyasi bir programın öncelemesi gerekmektedir. Evrensel haklar temelinde iç hukuka ve uluslararası hukuka uygun bir pratiğin sergilenmesi gerektiğini düşünüyoruz" dedi.

İfade özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılmasını ve politik tutsakların serbest bırakılmasını isteyen Çiçek, İstanbul sözleşmesinin de yeniden imzalanması gerektiğini savundu. "İktidarın muhaliflere yönelik kullandığı ayrımcı, ötekileştirici ve bazen de nefret dili olarak tanımlayabileceğimiz söylem mutlaka değişmelidir. Tüm kimliklerin özgür ve güven içinde yaşamaya ihtiyaçları vardır" diyen Çiçek, hasta tutsakların yaşam haklarının da korunmasını istedi.

LGBTİ+'lara yönelik nefret dilinin değişmesi çağrısında bulunan Çiçek, şöyle devam etti: "Bu seçimin sonuçlarından en önemlisi de Kürt halkının güvenlikçi ve şiddet politikalarına karşı ne kadar büyük bir tavır içinde olduğudur. Tercihten de bir defa görüldüğü üzere Kürt halkı demokratik yöntemlerle müzakere edilecek bir barış istemektedir. Artık savaşın tüm yorgunluğunu üzerinden atmak ve çocuklarını güvenli ve barışçıl ortamda yetiştirmek istemektedirler. İktidarın Kürt meselesi konusundaki tavrından bir an önce vazgeçmesi, demokratik adımlar atması gerektiğini belirtiyoruz."