21 Eylül 2024 Cumartesi

İHD: Elazığ Hapishanesi'ndeki baskılar sistematik

İHD Diyarbakır Şubesi?nin Elazığ Hapishanesi?ne ilişkin hazırladığı raporda, politik tutsaklara yönelik keyfi disiplin soruşturmaları, iletişim ve sağlık hakkının engellenmesinin sistematik olduğunu belirtti.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, Elazığ 1 ve 2 Nolu Hapishanesi'nde bulunan tutsakların ailelerinin başvurusu üzerine yaptığı incelemenin ardından hazırladığı "Elazığ Cezaevleri İnceleme ve Tespit Raporu"nu dernek binasında düzenlenen basın toplantısı ile açıkladı.
 
Toplantıda konuşan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Abdullah Zeytun, iktidarın güvenlikçi politikalarıyla yaşamın her alanında baskı kurduğunu ve politik tutsaklara yönelik özel bir yönelimin olduğunu ifade etti. Tutsakların yaşam koşullarına değinen Zeytun, "Sadece toplumdan izole edilmiyorlar. Aynı zamandan cezaevlerinde sistematik bir işkenceye de maruz kalıyorlar" dedi.
 
Hasta tutukluların sağlık hakkından yararlanamadıklarının belirten Zeytun, kelepçeli tedavi uygulamasının dayatılmasından dolayı birçok ağır hastanın sağlık hizmetinden yoksun kaldığını ifade etti.
 
HAK İHLALİ SİSTEMATİK
 
Yaptıkları incelemeler sonrası hazırladıkları raporu İHD Diyarbakır Şubesi Cezaevi Komisyonu Üyesi Av. Gurbet Yavuz paylaştı. Hak ihlallerinin 2017 ve 2018 yıllarında da değişik zamanlarda aynı içeriklerle yapılmış olmasından ve süreklilik arz etmesinden kaynaklı yaşananların sistematik ve yaygın olarak gerçekleştiği kanaatine vardıklarını söyleyen Yavuz, "Heyetimiz, hapishanelerdeki bulunan mahpusların, işkence ve kötü muamele, tehdit, tecrit ve izolâsyon, sağlığa erişim hakkının engellenmesi, ayakta sayım dayatması, sosyal-kültürel-sportif haklardan mahrum bırakma, iletişim ve haberleşme haklarının engellenmesi, keyfi disiplin soruşturmaları şeklinde ihlallere maruz kaldığı kanaatine ulaşmıştır. Heyetimiz, ihlallere maruz kalan mahpusların, politik görüşleri dikkate alınarak cezaevi personelinin önyargılı ve ayrımcı muamelesine maruz kaldığını, ihlallerin bu durumdan kaynaklı gerçekleştiği tespitine ulaşmıştır. Mahkemelerce yasaklama ve toplatılma kararı bulunmayan kitap ve yayınların cezaevi idaresinin keyfi tasarrufuyla yasaklandığını, mahpusların basın ve haber alma özgürlüklerinin ağır şekilde ihlal edildiğini tespit etmiştir" dedi.
 
İDARE CEZASIZLIK POLİTİKASI UYGULUYOR
 
Hapishane idaresinin, tutsakların kısıtlanan hakları hususundaki talepleri görmezden geldiği ve keyfi disiplin soruşturmaları açtığını aktaran Yavuz, Hapishane Savcılığı’nın ve hapishane idaresinin önleyici tedbirler almadığını kaydetti. İhlalleri gerçekleştiren fail konumundaki hapishane personelinin her hangi bir soruşturmaya tabi tutulmamasını bir ‘cezasızlık politikası’ olarak değerlendiren Yavuz, Adalet Bakanı ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonunu göreve davet ederek şu önerilerde bulundu:
 
- İnfaz rejimi mevzuatının ve politikasının uluslararası insan hakları hukukuna ve özel olarak da mahpus haklarına uygun hale getirilmesi
- Tutsaklara yaşatılan işkence ortamından derhal vazgeçilmesi ve uluslararası hukuka uygun insana yaraşır şekilde davranılması
- Tutsaklar üzerindeki tecrit ve izolâsyonun derhal kaldırılması ve insani yaşam şartlarının oluşturulması
- Sağlığa erişim haklarının sağlanması, koruyucu sağlık hizmetlerine önem verilmesi, hastalığı olanların tedavi olanaklarından yararlanmaları için gerekli önlemlerin alınması
- Yaşananlarda sorumluluğu bulunan hapishane personellerin cezalandırılması için yargının görevini yapması
- Fiziki koşullar ve uygulanan muameleler hakkında etkili bir idari ve yargısal denetim sağlanması
- 'İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı ya da Onur Kırıcı Muamele ya da Cezanın Önlenmesi Sözleşmesi Seçmeli Protokolü’ne uygun şekilde ‘bağımsız’ ulusal denetim mekanizmalarının oluşturulması
 
Yavuz son olarak Elazığ Hapishanesi'nde yaşanan hak ihlallerine sessiz kalan Adalet Bakanı’nı ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonunu göreve davet etti.