28 Eylül 2024 Cumartesi

Hasankeyf Koordinasyonu: Yıkım projesi durdurulmalı

Hasankeyf ve sular altında kalan köylerde incelemelerde bulunan Hasankeyf Koordinasyonu’nda yer alan Mücella Yapıcı "Sular yükseliyor ve baraj göleti önüne çıkan her şeyi yok ediyor. Bu hatadan dönme imkânı hâlâ var. Bu yıkım projesi bir an önce durdurulmalı" dedi.

İstanbul'dan Hasankeyf'e gelen Hasankeyf Koordinasyonu üyeleri, su altında kalan köyleri ve Hasankeyf'i ziyaret ederek incelemelerde bulundu. Aralarında Mimarlar Odası İstanbul Büyük Kent Şubesi ÇED Sekreteri Mücella Yapıcı, Arkeologlar Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Yiğit Ozar, Yazar Nevi Soyukaya da aralarında olduğu çok sayıda kişinin yaptığı incelemelere Batman Belediyesi Eş Başkanı Dr. Mehmet Demir ve Batman'da bulunan çok sayıda demokratik kitle örgütü temsilcisi de eşlik etti.

Heyet, Hasankeyf'in yanı sıra Batman Merkez'e bağlı su altında kalan Urganlı (Zohora), Su Çeken (Şikefta) köylerinde incelemelerde bulundu.

'KÖYLÜLER GİDECEK YERİMİZ YOK'
Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre Batman'da bir araya gelen heyet ilk olarak Urgan'lı köyüne gitti. Urganlı Köyü'nde suyun yükselme hızını ve yerleşim yerine ilişkin bilgi alan heyet, köylüler ile sohbet etti. Köy sakinlerinden Naif Yıldız, suyun günde bir metre yükseldiğini ve gidecek yerlerinin ise olmadığını belirtti. Diğer köylüler ile görüşmelerini sürdüren heyet sohbet sırasında Jandarma komutanı sivil kıyafetler ile köye gelerek köylülere "Aman çok fazla şey anlatmayın" demesi üzerine köylüler, "Bugün derdimizi anlatmayacaksak ne zaman anlatacağız" diyerek tepki gösterdi. Heyete sorunlarını anlatan köylüler, "Gidecek yerimiz yok yetkililer bir an önce köy yerimizi tespit etmelidir" diye konuştu.

Urganlı'nın ardından Su Çeken Köyü’ne giden heyet burada da incelemelerde bulundu. Köy ziyaretleri ardından Hasankeyf'e geçen heyet kent girişinde araçları durdurularak GBT kontrolünden geçirildi. Hasankeyf'te yapılan incelemelerin ardından heyet Batman'a basın toplantısı için geri döndü.

Petrol-İş Sendikası Konferans Salonu'nda basın toplantısında ilk olarak Batman Belediyesi Eş Başkanı Dr. Mehmet Demir konuştu. Uzun bir süreden bu yana Hasankeyf mücadelesi verildiğini dile getiren Demir, "UNESCO'dan Türkiye yönetimine kadar hepsinin ortak çabası ile Hasankeyf yok edildi" dedi. UNESCO'nun üç maymunu oynadığını dile getiren Demir, "Bu büyük bir utançtır. Bizim de görevimiz her fırsatta bu utancı onlara hatırlatmaktır. Bugün bunların dışında diğer bir görevimiz daha vardır. O da insan sağlığını korumaktır" dedi. Bölgedeki birçok kentin kanalizasyon sularının arıtmaya tabi tutulmadan baraj bölgesine aktığını anlatan Demir, "Burası artık büyük bir hastalık yayan bölgeye dönecek. İnsan bunları düşününce bölgeye bir kasıt mı var diye düşünmekten edemiyor" diye konuştu.

'ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL'
Hasankeyf Koordinasyonu adına konuşan Mücella Yapıcı da, 199 yerleşim yeri ve 289 höyüğün su altında bırakılmak istendiğini dile getirerek, yaşananın tufan olduğunu ve tufanın devam ettiğini söyledi. Mücadelenin 32 yıldır sürdüğünü hatırlatan Yapıcı, Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali’nin bir devlet projesi olduğu belirterek, yapımında ısrar edilmesinin anlamsız olduğunu ifade etti. Yapıcı, "Kalkınmacı politikalarla bile anlaşılamayacak bir yıkım projesi ile karşı karşıyayız" diyerek sözlerini sürdürdü. Vadi boyunca yoksunluğun yayılmaya başlandığını dile getiren Yapıcı, "Baraj göletinin geldiği her noktada zorunlu göç, göçe bağlı yoksullaşma hem Hasankeyf ilçesinde hem de Batman il merkezinde görünür olmaya başladı. Büyük toprak sahiplerinin gösterişli şovlarına aldanmamak gerekiyor. Ülke genelindeki zengin yoksul oranı burada da kendini göstermektedir. En az 10 bin kişi topraksız hiçbir tazminat alamadan en temel insani hak olan barınma hakkından yoksun bırakıldı, bırakılmaya devam ediliyor" ifadelerini kullandı.

'EKOLOJİK TAHRİBAT BİLİNMİYOR'
Ekolojik tahribata da dikkat çeken Yapıcı, şunları belirtti: "400 kilometrelik alanda ekolojik yıkımın boyutu, kapsamı hâlâ bilinemiyor. Kapakların kapatılmasıyla birlikte milyonlarca canlı, yaşam kaynağı olan Dicle’nin sularında boğduruldu. Baraj göletti Vadi boyunca Tufan’a dönüşmüş durumda. Tepkiler sonucunda, soyu tükenme riski altında olan canlılarla ilgili yeni yuvalanma alanları yapılacağı belirtilse de alan boyunca kuşlar için yapılmış iki üç kule dışında bir çalışma görülmüyor" diye konuştu. Daha sonra en az 40 köyün sular altında kaldığını dile getiren Yapıcı 60 köyün ise sular altında kalmaya devam ettiğine dikkat çekti. Yapıcı sözlerine hukukçulara çağrıda bulunarak şunları söyledi: "Hasankeyf ve Dicle Vadisi boyunca her gün suç işleniyor. Barolar ve avukatlara çağrımızdır, lütfen varoluşunuzun gereğini yerine getirmek için gerekli adımları atın."

Yapıcı, "Sular yükseliyor ve baraj göleti önüne çıkan her şeyi yok ediyor. Bu baraj, ömrü boyunca bölgedeki tüm canlılığı edecek bir baraj. Bu yüzden bütün yetkililere çağrıda bulunuyoruz. Bu hatadan dönme imkânı hâlâ var. Bu yıkım projesi bir an önce durdurulmalı, baraj kapakları kontrollü olarak açılmalı ve gölet ortadan kaldırılmalıdır. Dicle Nehri özgür akmalı, Antik Hasankeyf kenti yaşamaya devam etmelidir" diyerek çağrıda bulundu.

Yapıcı'nın konuşmasının ardından İstanbul Tabib Odası Yönetim Kurulu Üyesi Nazmi Algan söz alarak baraj kapaklarının açılması için hazırladıkları basın metnine imza atan sanatçı ve yazarların isimlerini okudu.

Metni imzalayan yazar ve sanatçılar ise şöyle:

A. Mücella Yapıcı, Ahmet Ümit, Ali Bilge, Ali Uçansu, Altan Erkekli, Aydın Engin, Ayfer Düztaş, Ayşe Cemal, Ayşe Erzan, Ayşegül Devecioğlu, Barış Atay, Barış Bağcı, Betül Arım, Beyza Üstün, Birce Akalay, Binnaz Toprak, Can Atalay, Celal Yıldırım, Celil Nalçakan, Cemil Qoçgiri, Cengiz Bozkurt, Cezmi Baskın, Damla Kılıçoğlu, Deniz Çakır, Deniz Türkali, Diljen Roni, Doğan Bermek, Emine Uşaklıgil, Ercan Kesal, Erdoğan Aydın, Erdoğan Kahyaoğlu, Erhan Güleryüz, Erol Babaoğlu, Esra Koç, Fırat Tanış, Genco Erkal, Gençay Gürsoy, Gülseren Onanç, Güney Zeki Göker, Gürhan Ertür, Hacer Ansal, Haluk Levent, Hüsnü Arkan, Iraz Yöntem, İrfan Değirmenci, Jehan Barbur, Kıraç, Levent İnanır, Levent Üzümcü, Mebuse Tekay, Melek Ulagay Taylan, Mem Ararat, Metin Uca, Mikail Aslan, Mustafa Paçal, Mustafa Peköz, Nakiye Boran, Nazar Büyüm, Nazım Dikbaş, Neslihan Yargıcı, Nesrin Nas, Nesteren Davutoğlu, Neşe Erdilek, Nevin Soyukaya, Nilüfer Açıkalın, Nurcan Baysal, Nurhan Özenen, Nurten Ertuğrul, Onur Akın, Orhan Alkaya, Orhan Aydın, Orhan Silier, Oya Baydar, Özgür Mumcu, Rıza Akın, Saygın Ersin, Selim Temo, Sinan Tuzcu, Soner Olgun, Suavi, Şebnem Sönmez, Şevval Sam, Tarık Günersel, Tatyos Bebek, Ülkü Duru, Viki Çiprut, Yasemin Bektaş, Yavuz Ekinci, Yekta Kopan, Zeynep Tanbay, Zülfü Livaneli.