24 Eylül 2024 Salı

Can Atalay için Antakya'da 18 noktada eş zamanlı eylem

Antakya'da 18 mahallede düzenlenen eş zamanlı eylemlerde TİP milletvekili Can Atalay'ın tahliyesi istendi. Depremin üzerinden geçen 150 güne rağmen hala sokakta yaşamaya mahkum edildiklerini ve en temel haklardan mahrum bırakıldıklarını söyleyen halk, "Hayatlarımızdan vazgeçmiyoruz, milletvekilimizi istiyoruz" dedi.

Antakya halkının iradesi yok sayılarak seçilmiş milletvekili Can Atalay'ın tahliye edilmemesi Antakya'da 18 mahallede eş zamanlı eylemlerle protesto edildi. "Can Atalay'a özgürlük"pankartı ve dövizleriyle, Atalay'ın dövizlerinin taşındığı eylemlerde Türkiye İşçi Partisi (TİP) milletvekili Can Atalay serbest kalana dek mücadelenin süreceği belirtildi.

ATALAY: HATAY'IN YENİDEN İNŞASININ YORULMAYAN TAKİPÇİLERİ OLACAĞIZ
Atalay, açıklamalara bir mesaj yolladı. 6 Şubat depremlerinde halkların katledilmesine, açlık ve yoksullukla sokağa mahkum edilmesine neden olan iktidarın halk düşmanı, rant odaklı politikalarını hatırlatan Atalay, mesajında şu ifadelere yer verdi: "Bu kadim kentin planlarını İstanbul'da bürolara sipariş edip halktan kaçırmaya çalışanlara yine bu halk izin vermeyecek. Her yerde ama Hatay'da mutlaka yurttaşın hakkını tanıyan kentin tarihine, kültürüne, çoğulculuğuna yaraşır, halkın katılımı ve denetimiyle bir yeniden inşanın yorulmayan takipçileri olacağız.

'BİRBİRİMİZE SÖV VERELİM HEPİMİZ BİRİMİZ, BİRİMİZ HEPİMİZ İÇİN'
"Sadece en alttaki sorumluların değil, sistematik şekilde insanın canını değil rantı önceleyen tüm sorumluların gerçek suçlarından, gerçek bir yargılamayla hak ettikleri adaletle yüzleşmeleri, yalnızca kaybettiklerimize değil gelecek kuşaklara da borcumuzdur. Alelacele döktükleri molozlar insana, toprağa, suya, havaya her geçen gün daha fazla zarar veriyor. Bu tahribatı derhal durdurun! Biz insan, su, toprak ve hava için adalet istiyoruz! Hem bugünümüz hem dünümüz hem de yarınımız için adalet! Sadece adalet değil, bu yıkımın yaralarını saracak olan biricik şey dayanışmamızdır. 5 aylık sürede gördük ki bizi yaşatan yine yurttaşların dayanışması oldu. En zor koşullarda birbirimize uzattığımız el, hepimize umut oldu. Bu dayanışma aynı zamanda yeni bir yurttaşlık bilincinin yolunu da açtı. Şimdi hep birlikte bunu büyütmeye ve önümüzdeki yıllar için o sözü birbirimize vermeye Hataylılar ne der? 'Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için!"

'SÖZÜMÜZE VE SORUNLARIMIZA KULAK TIKAMAYIN'
Ortak okunan açıklamada, depremin üzerinden 150 gün geçtiği ve Antakya halkının hala çadırlarda veya konteynerlerde yaşayamaya çalıştıklarını belirtti. Halkın en temel sağlık hizmetlerinden yararlanamadığını, birçok depremzedenin iş yeri yıkıldığı ve hala iş bulamadığı için geçim derdiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekilen açıklama şöyle devam etti: "Göstermelik eğitim faaliyetlerinin yetemediği ortada ve çocuklarımız eğitim haklarından bu şekilde mahrum bırakılıyor. Soluduğumuz hava; hem kısa hem uzun vadede ciddi sağlık sorunları doğuran asbestle dolu. Enkazlardan çıkan molozları izole edilmiş alanlara taşımak bir yana yaşam ve tarım alanlarının yanına dökülüyor. Ve hatta yıkım esnasında yıkım alanından toz yayılmasını engellemek için su tutmayı, kamyonlardan tozlar yayılmasın diye üstünü bile örtmeyi çok görüyorlar. Yaşadığımız alanlarda haşerelerden, yılanlardan, akreplerden, sineklerden korunmaya çalışıyoruz. Temiz suya erişim hala çok zor. Ve daha insanca yaşamdan uzak yaşam koşullarının dayatıldığı birçok mesele var. Hatay halkı olarak bizler yaşamaya çalışırken; seçilmiş milletvekilimiz Can Atalay bizlerin mecliste sesi olacak, hukuki süreçlerde savunucumuz olacak, şehrimizi beraber inşa edeceğiz. Bizlerin haklarının artık gasbedilmesini istemiyoruz, sözümüze ve sorunlarımıza kulak tıkanmasını istemiyoruz."

'MİLLETVEKİLİMİZİ İSTİYORUZ'
Atalay'ın 53 gündür hukuksuzca tutsak olduğu kaydedilen açıklamada, halkın irade gasbının sona ermesi istendi.  Açıklamada, "Hatay halkının iradesi gasp edilemez! Halkımızın talepleri göz ardı edilemez! Birlikte mücadele ederek, daha adil bir Hatay inşa edeceğimize inancımız tamdır. Şehrimizi terk etmiyoruz, hayatlarımızdan vazgeçmiyoruz, milletvekilimizi istiyoruz"denildi.