28 Eylül 2024 Cumartesi

Büyük Alevi Kurultayı: Zalime boyun eğmeyeceğiz

Binlerin katılımıyla Yenikapı'da Büyük Alevi Kurultay'ı düzenlendi. Irkçılık, faşizm ve asimilasyona karşı mücadeleyi kesintisiz sürdüreceklerini kaydeden Aleviler, zalime boyun eğmeyeceklerini, zulme yandaş olmayacaklarını vurguladı. Devrim şehitlerinin, direnen kadınların anıldığı Kurultay'da, "Gelin canlar bir olalım" denilerek iktidarın tekçi politikalarına karşı birlikte mücadele çağrısı yapıldı.

Alevilik inancı ve ibadethanelerine yönelik saldırılar sürüyor. Son olarak Alevilerin ibadethanesi olan Cemevlerini kültür evi statüsüne alan, Cemevlerinin kimi masraflarının bakanlık tarafından karşılanmasını sağlayan, Turizm Bakanlığı bünyesinde Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı kuran AKP-MHP iktidarına binlerce kişi, "Aleviler vardır, Alevilik haktır" diyerek yanıt verdi. Kendilerine lütuf gibi sunulan yol, su, elektrik ve maaşlarla "eşit yurttaşlık" talebinin içinin boşaltılmak istendiğinin altını çizen Aleviler, tekçi ve Alevileri yok sayan anlayışa karşı mücadeleyi sürdüreceklerini vurguladı.

IRKÇILIK, FAŞİZM VE ASİMİLASYONLA MÜCADELE SÖZÜ
Kurultayda kadınların, LGBTİ+'ların, gençlerin, tüm inançların ve etnik kimliklerin bir arada özgürce yaşayabilmesi için AKP-MHP faşist iktidarıyla mücadelede geri adım atılmayacağının altı çizildi. Bedel ödeyen hiçbir Alevinin Hızır Paşa'nın sofrasına oturmadığı hatırlatılan kurultayda, ırkçı, faşist ve asimilasyoncu politikalarla yan yana gelinmeyeceği kaydedildi.

İRAN'DA DİRENEN KADINLAR SELAMLANDI
Kadına yönelik her türlü şiddetin karşısında durulacağı vurgulanan kurultayda, İran'da faşist molla rejimine karşı direnen kadınlar selamlandı.

DEVRİMCİ ÖNDERLER ANILDI
'68 kuşağı devrimci önderleri başta olmak üzere emperyalizme karşı mücadele eden devrim şehitlerinin anıldığı kurultayda, "Omuz omuza duran dostlara selam olsun" denildi.

ÇOK SAYIDA KENTTEN BİNLER BULUŞTU
Alevi örgütleri bu bilinçle "Eşit, özgür, demokratik ve laik bir Türkiye" şiarıyla Yenikapı Gösteri Merkezinde Alevi Kurultayı düzenledi.

Etkinliğin düzenlendiği salona, "Laik ve demokratik Türkiye için büyük Alevi kurultayı. Barış, çağdaş, bilimsel, laik, anadilinde eğitim, zorunlu din dersleri kaldırılsın, savaşa hayır, ekonomide adalet. Madımak Utanç Müzesi olsun. Doğa ve canlı kırımına hayır. Diyanet kapatılsın. Ocağıma, inancıma dokunma", "Laiklik, eşit yurttaşlık, yeni anayasa, cem ibadetimiz, cemevleri ibadethanemizdir. Aleviler vardır, Alevilik haktır. Dergahlarımızı istiyoruz", "Koçgiri, Dersim, Malatya, Maraş, Çorum, Sivas, Gazi, Gezi hakikat, yüzleşme, adalet" taleplerinin yazılı olduğu pankartlar asıldı.

Kurultaya Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü, Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü İbrahim Akın, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, HDP milletvekilleri Ali Kenanoğlu, Alican Önlü, Züleyha Gülüm, Musa Piroğlu, HDP İl Eşbaşkanı İlknur Birol, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Barış Atay, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekilleri Ali Şeker ve Sezgin Tanrıkulu, Emekçi Hareket Partisi (EHP) Sözcüsü Özge Akman, SODAP Eş Sözcüsü Kezban Konuk, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, Sol Parti, TÖP üyelerinin de aralarında olduğu çok sayıda demokratik kitle örgütü ve siyasi partisi temsilicisi katıldı.

Alevi Bektaşi Federasyonu, Alevi Dernekleri Federasyonu, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Alevi Kültür Dernekleri, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Demokratik Alevi Dernekleri, Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu'nun düzenlediği kurultayda, "Aleviler vardır Alevilik haktır" vurgusu öne çıktı.

ÇERAĞ UYANDIRILDI, HAKKA DURULDU
Katledilen Aleviler ve devrimciler için saygı duruşunun ardından Çorum katliamında katledilen Veli Solmaz'ın (Dede) kızı Nayime Nayman çerağ uyandırdı, hak önünde hakka durdu.

Katliamlara, saldırılara, ötekileştirmeye rağmen "eşit yurttaşlık", "anadilde eğitim", "Cemevlerinin ibadethane olması" talepleri başta olmak üzere Alevilerin yürüttüğü mücadeleye yer verilen sinevizyon gösterimi yapıldı.

Kurultay semahla ve deyişlerle devam etti.

ARSLAN: ALEVİLERİN TALEPLERİNİN İÇİNİ BOŞALTTILAR
Alevi Bektaşi Federasyonu Derneği Genel Başkanı Mustafa Arslan söz aldı. Alevilere yönelik saldırılara dikkat çeken Arslan, "Bizi inkar edenlere inat buradayız. Bizi görmezden gelenlere karşı buradayız; biriz birlikteyiz" dedi. İktidarın Alevilikle ilgili yoğun bir gündemi olduğuna dikkat çeken Arslan, Alevilerin taleplerinin içinin boşaltılmak istendiğine dikkat çekti. Kaymakam ve valilerin, Alevi köy muhtarlarını ayağına çağırdığını söyleyen Arslan, "Alevilerin sorunu sadece yol, su değil. Bu ülkede her yurttaşın sosyal devlet anlayışıyla hakkı olan hizmetler sanki Alevilere lütufmuş gibi '8 bin küsur talebini aldık 5 bin küsurunu hayata geçirdik' dediler. Eşit yurttaşlık talebinin altını boşaltmak için köy yollarının yapılmasını lütufmuş gibi algı yaptılar" dedi.

Devletin tüm dinlere aynı mesafede durması gerektiğini söylemelerine rağmen iktidarın "tekçi" anlayışla hareket ettiğine dikkat çeken Arslan, Meclis'ten geçen torba yasayı hatırlattı. Alevilerin inancının, ibadetinin, ibadethanesinin yok sayıldığının altını çizen Arslan, Alevilik inancının folklorik yapı, ibadethanesinin ise kültür evi gösterilerek Turizm Bakanlığı'na bağlanmasına tepki gösterdi. İktidarın bu ülkeyi tarikatlara, cemaatlere mahkum ettiğini ve ülkenin nasıl bir hale geldiğini bildiklerini dile getiren Arslan, "Bu anlayışın 6 yaşındaki çocuğa dahi neler yaptığını biliyoruz" dedi.

FIRAT: UNUTMAK İNKARDIR, HESAPLAŞACAĞIZ
Alevi Dernekler Federasyonu Genel Başkanı Celal Fırat, ekonomik, siyasal, sosyal, teknolojik gelişmelerin baş döndürücü bir noktaya geldiğini ancak bunların insanlığın bütün sorunlarını çözemediğini söyledi. Haksızlıkların, sömürünün, açlık ve çatışmaların, doğanın tahribatının hız kesmeden devam ettiğini söyleyen Fırat, tekçi, baskıcı, katliamcı, asimilasyoncu politikalara işaret etti, "ne yapmalıyız" sorusuna yanıt verdi.

Maraş katliamının yıldönümü olduğunu anımsatan Fırat, maruz kaldıkları katliamları, kullanılan nefret söylemlerini unutmayacaklarını söyledi ve "Unutmak inkar etmektir, ölüme razı olmaktır, ben bunları unutmak istemiyorum. Hesaplaşmamız, yüzleşmemiz lazım" diye ekledi.

"İslam içi, islam dışı" tartışmalarıyla Alevilerin birbirine düşürülmek istendiğini kaydeden Fırat, "Bu oyununuza gelmeyeceğiz. Aleviliği tanımlama hakkını siz kimden alıyorsunuz" sözleriyle tepkisini dile getirdi. Alevi toplumuna Sünni İslamın dayatıldığının altını çizen Fırat, kamusal alanlara Alevileri katledenlerin isimlerinin verilmesinin tehdit olduğunu vurguladı. Fırat, kamuda ayrımcılığın dayatıldığını, yargı kararlarının yok sayıldığını, Alevilerin varlığının reddedildiğini söyledi.

HDP: MUHATAP ALEVİLER VE KURUMLARIDIR
Fırat'ın konuşması sonrası Kurultay'a gönderilen mesajlar okundu. HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve Mithat Sancar'ın mesajında şu ifadeler yer aldı: "Demokratik ve laik bir Türkiye için topladığınız Büyük Alevi Kurultayını selamlıyoruz. Bu topraklarda yaşayan tüm halkların toplumsal ve tarihsel dokusuna aykırı olan tekçi, inkarcı, asimilasyoncu egemenlik sistemine karşı mücadele edenlere selam olsun. Tüm halkların, kimliklerin, dillerin, kültürlerin, inançların eşitliğini, özgürce yaşaması; laikliğin gerçek anlamda uygulandığı, devletin tüm inançlara eşit mesafede olduğu, herkesin kendi inancını kendi olanaklarıyla yaşadığı demokratik bir sistemin inşası için mücadele ettik, etmeye devam ediyoruz."

Buldan ve Sancar, Alevi sorununun asıl muhatabının Alevi toplumu ve toplumun demokratik kurumları olduğunun altını çizdi ve şöyle devam etti: "Biz HDP olarak eşit yurttaşlık temelli bir çözüm için sorumluluk alıyor ve toplumun kendi ifade ve istemleri doğrultusunda ortak yaşam ve eşit yurttaşlık için mücadele ile çözümü sağlayabilmek için buradan çağrıda bulunuyoruz. Ne kralların tacına ne de padişahların tahtına boyun eğmeyen, bu yolda ser verip sır vermeyen, gülü gül ile tartan, siz değeri canların bu görkemli kurultayını bir kez daha selamlıyoruz. Mücadeleniz mücadelemizdir. Hızır yar yardımcınız olsun."

KAMİLAĞAOĞLU: YOK SAYILMAYA KARŞI VARLIK SERGİLİYORUZ
Avrupa Alevi Birlikleri Federasyonu Eş Sözcüleri Hüseyin Mat ve Nevin Kamilağaoğlu binleri selamları. Söz alan Kamilağaoğlu, Türkiye'deki Alevilerin varlığının konuşulmadığını ve dikkate alınmadığını söyledi, "Biz görünmezliğe, yok saymaya karşı bir direnç bir varlık sergiliyoruz" dedi.

Hüseyin Mat ise Paris'te yaşanan katliamda katledilenleri andı, ayrıca Diusburg Cemevinin kapısına çarpı işareti atıldığı bilgisini paylaşarak, "Irkçılık, faşizm nereden gelirse gelsin bin defa lanetliyoruz" dedi. İktidarın tekçi ve asimilasyoncu politikalarını hatırlatan Mat, "Çocuk tecavüzcüleriyle asla yan yana gelmeyeceğiz" vurgusu yaptı.

Hüseyin Mat'ın konuşmasını salondakiler ayakta alkışladı.

GEÇMEZ: ALEVİ ÇOCUKLARA ZULMETMEYE DEVAM EDİYORLAR
Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez, "Biz Aleviler yıllardır mücadele veriyoruz. Yıllardır hükümetlere, parlamentoya Alevilerin sorunlarını dil getiriyoruz" hatırlatması yaptı. 2009 yılında hükümetin gerçekleştirdiği Alevi Kurultayı'na ilişkin bir çözüm önerisi sunduklarını belirten Geçmez, "Cemevleri 'cümbüşevi'dir dediler, 'alt kültürdür' dediler. Aleviler 'zorunlu din dersi psikolojik işkencedir, vazgeçin' dedi. Dört tane daha zorunlu din dersinden seçmeli din dersi uyguladılar, Alevi çocuklarına zulmetmeye devam ettiler, zorla namaz kıldırdılar, oruç tutturdular. Onu yok etmek için buradayız. 'Madımak utanç müzesi olsun, toplumsal yüzleşme istiyoruz, yaşanan tüm katliamlar için parlamentoda yasa çıkarın' dedik, bunlar Madımak'ı müze yapmak yerine anıevi yaptılar. Her yıl Madımak'a gideceğiz ta ki utanç müzesi olana kadar. Aleviler 'ayrımcılığa son verin' dediler, katbekat Alevilere ayrımcılık uygulandı" dedi.

Geçmez, iktidara seslendi, "Sizin kirli siyasetinize alet olmayacağız" vurgusu yaptı.

KURT: ALEVİLER BU ÜLKENİN YÜKÜNÜ ALDI
Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı İsmet Kurt, halkların katliamlardan bıktığını, cumhuriyetin yüzyılında Alevilerin katliamlara uğradığını belirtti. Torba yasaya karşı Meclis önünde yapılan eyleme polis saldırısını hatırlatan Kurt, "Kürler bu coğrafyanın özü, Aleviler bu coğrafyanın özü, Türkler bu coğrafyanın özü kimse fay hattı değil. Kimse bu coğrafyayı kendi kurmadı" hatırlatması yaptı.

"Tek din, tek mezhep" anlayışının dayatıldığını belirten Kurt, sadece Alevilere değil, Sünni Müslüman olmayan tüm inanç ve halklara asimilasyon dayatıldığını söyledi. "Bize Alisiz Aleviler diyenler, makam geldiğinde Cemevinde İmam Ali'nin Hasan Hüseyin'in resmini indirenlerdir" diyen Kurt, Alevilerin Türkiye'ye yük olmadığını, aksine yükünü aldığının altını çizdi.

ERÇE: DENİZ GEZMİŞ, İBRAHİM KAYPAKKAYA, BERKİN ELVAN OLACAĞIZ
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Cuma Erçe de Maraş katliamını gerçekleştirenlerin bugünkü faşizmin, ırkçılığın taşlarını döşediğini belirtti. "Tarihle yüzleşirlerse bugünkü ceberut yapı gün yüzüne çıkacaklar" diyen Erçe, devrimci tutsakları selamladı. Erçe, tüm zorluklara rağmen Alevilerin boyun eğmediğini, biat etmediğini vurguladı, "Size diz çökmeyeceğiz" dedi.

'GELİN CANLAR BİR OLALIM CEBERUT YAPIYI DEĞİŞTİRELİM'
Asla zalimin yanından olmayacaklarını olanları da Hızır Paşa, düşkün ilan edeceklerini, Cemlere almayacaklarını kaydeden Erçe, ırkçılığa, faşizme karşı, devrimci önderler Deniz Gezmiş, İbrahim Kaypakkaya ve sokakta direnen Berkin Elvan olacaklarını vurguladı. "Bu ülkenin tüm ötekileriyle, ezilenleriyle, sömürülenleriyle, grev hakkı için mücadele eden işçilerle, sokak hayvanları için mücadele eden hayvanseverlerle, doğa için mücadele eden çevrecilerle kol kola girerek bu ceberut iktidarı değiştireceğiz. Laiklik ve demokratik cumhuriyeti birlikte inşa edeceğiz. Çocuk tecavüzcülerine karşı mücadele edeceğiz Aleviler bir kez daha sorumluluk aldı. Hep birlikte diyoruz ki gelin canlar bir olalım, bu ceberut yapıyı değiştirelim" çağrısında bulundu.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen cezayı da, HDP'nin kapatılmak istenmesini de, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na atılan yumruğu da kendilerine saydıklarını söyleyen Erçe, ayrım gözetmeden mücadele edeceklerini söyledi.

Erçe'nin konuşması "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganıyla yanıtlandı.

DOĞAN: KİMSE BİZE İSTEDİĞİ ALEVİLİĞİ DAYATAMAZ
Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) Eşbaşkanları Kadriye Doğan ve Musa Kulu söz aldı. Malı, mülkü değil eşitliği, birlikte üretmeyi ve paylaşmayı nasihat aldıklarını dile getiren Doğan, "Biz bu Aleviliği yaşamak istiyoruz" dedi. Aleviliği başkalarının tanımladığı şekilde değil, kendilerinin araştırıp öğrendikleri, çerçevesini çizdikleri şekilde yaşamak istediklerini söyleyen Doğan, "Kimse bize istediği Aleviliği dayatamaz" dedi.

'SAVAŞ BÜTÇESİ İSTEMİYORUZ'
Yaşı büyütülerek idam edilen Erdal Eren'i anan Doğan, aralık ayında yaşanan katliamları hatırlattı, "Seçim sürecindeyiz diyoruz ki yeni bir anayasa ve tüm vatandaşları eşit, özgür, kurucu anayasal eşit yurttaşlıkla tanımlayalım. Sadece Alevilerin değil tüm toplumun, Kürtlerin, kadınların, ezilenlerin, emekçilerin dertleri bitsin. Parlamento savaş değil halkın bütçesini yapsın. Bu bütçede bütün kaynaklar savaşa ve Diyanet'e ayrıldı. Biz savaş istemiyoruz, barış olmadan demokrasi, özgürlük olmaz" dedi.

KULU: GERİDE KALAN YÜZYIL BİZE KATLİAM YAŞATTI
DAD Eşbaşkanı Musa Kulu da yüzyıllık cumhuriyetin kendilerine katliamları yaşattığını söyledi. "Ya topraklarımızdan sürüldük, ya göç ettirildik ya da yok sayıldık" diyen Kulu, binlerce yıldır kendi hakikatini, inancını yaşayan bir toplumsallığı yok etmek için torba yasanın çıkarıldığını belirtti. Hakikati söylemenin cesaret ve bilgi istediğini dile getiren Kulu, Suruç, Ankara, Roboskî, Maraş, Sivas, Gazi'de katledilenleri andı. Kulu konuşmasında, Mahir Çayan, Deniz Geçmiş, İbrahim Kaypakkaya gibi direneceklerini söyledi, Paris katliamını lanetledi.

Alevi kurum temsilcilerinin konuşmalarının ardından dergah ve ocak temsilcileri ile Alevi dedeleri söz aldı.