28 Eylül 2024 Cumartesi

Avukatlardan mahkemeye: Yetkisizsiniz

6-8 Ekim protesto eylemlerini "finanse etmek" iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması çok sayıda hukuksuzlukla başladı. İlk duruşma olmasına rağmen iddianameyi okumayan mahkeme yargılananlardan savunma istedi. Duruma itiraz eden avukatlar ise davanın reddini ve yetki itirazına istinaden ara karar verilmesini istedi.

DAİŞ'in Kobanê'ye yönelik saldırıları karşısında 6-8 Ekim 2014'te gerçekleşen protesto eylemlerini "finanse etmek" iddiasıyla 19'u tutuklu 89 kişi hakkında açılan davanın ilk duruşması, Sincan Hapishane Kampüsü duruşma salonunda başladı. Ankara 18. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından "örgüt propagandası", "örgüt kurma" ve "örgüt yönetme" iddiasıyla açılan davanın duruşmasına, 60 avukat müdahil oldu. Duruşmayı, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Züleyha Gülüm, Kemal Peköz, Oya Ersoy, Mehmet Rüştü Tiryaki, Mahmut Celadet Gaydalı, Hasan Özgüneş ve Hüseyin Kaçmaz ile çok sayıda siyasetçi izledi.

Duruşma salonunda jandarma ve polis yoğunluğuna tepki gösteren dava avukatlarından avukat Kenan Maçoğlu, salonun savunma için uygun olmadığını belirterek, davanın Kobanê davasının görüldüğü salonda görülmesi gerektiğini söyledi.

İDDİANAMEYİ OKUMAYAN MAHKEME SAVUNMA İSTEDİ
Davanın ilk duruşması olmasına rağmen iddianameyi okumayan mahkeme heyeti, yargılanan siyasetçilerin savunma yapmasını istedi. Mahkemenin bu tutumuna itiraz eden avukat Vedat Güleç, önce iddianamenin okunması gerektiğini söyledi. İddianamenin okunmasını talep eden avukat Güleç, "Müvekkilim Mersin'de yakalanıp Ankara'ya getirildi. Dosyadaki sanıkların tümü başka şehirde gözaltına alınıp Ankara'ya getirildi. Mahkemenin yetkisi açısından itirazda bulunduk ama dikkate alınmadı. Diğer sanıkların ve müdafilerinin yetkiye itirazı var. Yetki itirazına istinaden ara karar verilmesini talep ediyoruz" dedi.

'YETKİNİZ YOK'
Suçlama konusunun "örgüt üyeliği" olması nedeniyle müvekkillerinin gözaltına alındığı kentlerde bulunan mahkemelerin yetkili olduğuna dikkat çeken avukatlar, Ankara 18'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin yetkisiz olduğunu söyledi. Avukatlar, iddianame okunmadan ve savunmalara geçmeden itirazları hakkında ara karar kurulmasını talep etti.

'BAŞSAVCILIK DİLEDİĞİNİ ANKARA'YA GETİRİYOR'
Tutuksuz yargılanan Osman Kaya'nın avukatı, müvekkili hakkında Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde derdest dosyasının olduğunu aktardı. Aynı suç isnadıyla Ankara'da açılan söz konusu davaya itiraz eden Kaya'nın avukatı, yetkisizlik konusunda ise şunları belirtti: "Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın bir yetki sınırı olmalı ama görüyoruz ki yetkinin bir sınırı yok. 89 sanıktan hiç Ankara'yı görmemiş olanlar var. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı dilediğini Ankara'ya getiriyor" diye belirtti.

'AYNI SUÇLARDAN YARGILANDILAR, BERAAT ETTİLER'
Tutuklu yargılanan Ayşe Kaçar'ın avukatı, müvekkilinin Diyarbakır'da aynı iddialardan yargılandığını ve beraat ettiğini belirterek, davanın reddini talep etti. Tutuklu yargılanan Hüseyin Daş'ın avukatı Sipan Cizreli de müvekkilinin daha önce Diyarbakır 9 ve 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığını ve beraat ettiğini kaydederek, "Bu dosyayı incelediğimizde isnat edilen suçların tarihleri dahi aynı. Bu nedenle burada açılan davanın reddini talep ediyoruz" ifadelerini kullandı. Tutuklu yargılanan Zana Döner'in avukatı İlyas Tekin, Döner'in Diyarbakır 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde aynı delillerle açılan davada ceza verilmesine yer olmadığına karar verildiğini söyledi. Tekin de yetki konusunda itirazda bulundu.

DAVANIN REDDİ TALEP EDİLDİ
Avukatlar, hakkında yakalama kararı bulunan Kıyasettin Kurt'un daha önce aynı iddialarla yargılandığı davadan beraat ettiğini, tutuklu yargılanan Mustafa Demir'in aynı suçlarla açılan soruşturmada takipsizlik kararı verildiğini, tutuklu yargılanan Nizamettin Onar'ın aynı iddialarla Diyarbakır'da yargılandığı davadan beraat ettiğini, tutuksuz yargılanan Mehmet Fazıl Türk'ün aynı suçlamalarla yargılandığını ve beraat ettiğini, tutuksuz yargılanan Metin Kılavuz hakkında aynı suçlamalarla açılan 2 ayrı dosyada kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini, hakkında yakalama kararı bulunan Selçuk Tezgel'in Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığını ve beraat ettiğini, tutuksuz yargılanan Hüseyin Yılmaz'ın aynı iddialarla açılan ve kesinleşmiş davasının bulunduğunu belirterek mükerrer dosyalar olduğundan davanın reddini talep etti.

'DAVANIN HANGİ TEMELLER ALTINDA KURULDUĞU SİYASİ ATMOSFERLE ALAKALI'
Avukatlar, savcılığın yetkisini aşarak iddianame hazırladığını belirterek, "Bir yıldır soruşturma hazırlığı yapılıyor. Sabah 9.30'dan beri burada bekliyoruz, hala sorguya geçemiyoruz. Bu davanın hangi temeller altında kurulduğunu, neden Ankara'da hazırlandığı siyasi atmosfer ile alakalıdır" şeklinde konuştu.

'SORUŞTURMA OBJEKTİF DEĞİL'
Tutuklu yargılanan Erdal Avcı'nın avukatı Arzu Kurt, yetki konusunda itirazda bulundu. Kurt, "Soruşturmanın Ankara'da açılmış olması objektif olmadığını gösteriyor. Avcı, İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'örgüt üyeliği' suçlamasıyla derdest olarak yargılanmaktadır. Aynı iddia ve delillerle burada yargılanıyor, buna itirazımız var" diye konuştu. Tutuksuz yargılanan Burhanettin Büdüş'ün avukatı Rojin Büdüş de, yetki itirazında bulunarak, müvekkilinin Ankara'da herhangi bir eyleminin bulunmadığını, İstanbul'da gözaltına alındığını ifade ederek, İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde aynı delil ve suç isnadı yapılan eylemlerle açılan bir davasının olduğunu kaydetti. Büdüş, derdestlik ve yetki itirazında bulundu. Avukatlar, tutuksuz yargılanan Şefik Özbey'in Adana'da, aynı suçlamalarla açılan derdest dosyasının olduğunu dile getirdi.

Hakkında yakalama kararı bulunan Halis Bilen'in avukatı söz alarak, "Soruşturma aşamasında defalarca dilekçe yazdık. Zaten aynı iddialarla Diyarbakır 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanıyor. Diyarbakır'daki yargılamayı beğenmediniz de mi Ankara'da yargılıyorsunuz. Derdestlik ve yetkisizlik itirazımız var. Yakalama kararının kaldırılarak adli kontrole çevrilmesini talep ediyoruz" dedi.

'MÜVEKKİLİM HASTA TUTUKSUZ YARGILANMALI'
Tutuklu yargılanan Mehmet Salih Zümrüt'ün avukatı, müvekkilinin açık kalp ameliyatı geçirdiğini aktararak, şöyle devam etti: "Raporları dosyada mevcut. Ameliyat sonrası kovid oldu. Bürokratik işlemlerden dolayı tutuklandı. Şu an zor koşullarda. Tutuklulukta geçen sürenin ve kaçma şüphesinin olmadığının göz önünde bulundurularak, tutuksuz yargılanmasını talep ediyorum."

Mahkeme heyeti, avukatların itirazlarını değerlendirmek üzere duruşmaya ara verdi.

Aranın ardından mahkeme heyeti kimlik tespiti yaptı. Kimlik tespitinin ardından söz alan tutuklular avukatlarının mükerrer dosya ve mahkemenin yetkisizlik konusundaki itirazlarını yinelediler.

Duruşmaya yarına kadar ara veren mahkeme başkanı ise taleplere ilişkin ara kararını yarın görülecek duruşmada gerekçeli olarak açıklayacağını, duruşmaya tutuklular dışında diğer yargılananların gelmesine gerek olmadığını ve öncelikle onların savunmalarını alacağını belirtti.

Duruşma yarın saat 13.00'da devam edecek.