24 Eylül 2024 Salı

Avukatlardan açlık grevi açıklaması: Hukuku uygulamayanlar suç işliyor

Milletvekillerinin ve hukukçuların açlık grevlerine sessiz kalmasına tepki gösteren ÖHD ve ÇHD'li avukatlar, "Yaşanacak her can kaybı yasaya ve hukuka aykırı bir şekilde görevini yerine getirmeyen, yasayı ve hukuku uygulamamakta direnen devlet görevlileri için kasten öldürme suçundan sorumlu tutulmalarına sebebiyet verecektir" dedi.
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatlar, Leyla Güven'in Kürt halk önderi Abdullah Öcalan'a uygulanan tecridin son erdirilmesi talebiyle başlattığı ve hapishanelerde tutsakların da sürdürdüğü açlık grevlerine ilişkin İzmir Barosu önünde basın açıklaması yaptı.
 
"Leyla Güven yalnız değildir yaşama ses ver" yazılı pankartın açıldığı eylemde "Tecrit kalksın Leylalar yaşasın" ve "Leyla Güven yalnız değildir" sloganları atıldı. Basın açıklamasını ÖHD üyesi Şükran Öztürk okudu. İktidarın hukuku ve yasaları ayaklar altına alarak hapishanelerde hiçbir yasal ya da hukuki dayanağı olmayan şekilde tecrit uyguladığını ifade eden Öztürk, ülke tarihinde ilk kez kanuna aykırı olarak var edilen idari kararla yıllardır süren bir tecride tanıklık edildiğini söyledi.
 
Öztürk, hükümetin tutsakları "siyasi hasmı" olarak gördüğü için tecridi basit bir güvenlik önlemi olarak değil tutsakları bedenen ve ruhen yok etmeye yönelik ağırlaştırılmış bir savaş politikası olarak uyguladığını kaydetti. Açlık grevlerinin binlerce tutsağın yaşamının riske girdiği bir aşamada olduğunu vurgulayan Öztürk, "Mahpuslar yasa dışı hukuk dışı bir talepte ya da gerçekleştirilmesi imkansız veya kabul edilemez isteklerde bulunmuyorlar. Mahpusların tek istediği sadece ve sadece İnfaz Kanununun kendileri içinde uygulanmasıdır.  Çünkü kanun önünde herkes eşittir ve adalet de eşitlik demektir" dedi.
 
'ÇÖZÜM YOLUNDA ADIMLAR ATILMALI'
 
Öztürk konuşmasının devamında şunları söyledi: "Sürecin uzaması ile daha fazla can kaybı yaşanacağı ortadadır, bu nedenle iktidar derhal infaz kanununun sürekli ve eşit bir şekilde uygulanacağını garanti edecek açıklama yaparak çözüm yolunda adımlar atmalıdır. Yasaların eşit bir şekilde uygulanmasını sağlamak devletin sorumluğu ve görevidir. Yaşanacak her can kaybı yasaya ve hukuka aykırı bir şekilde görevini yerine getirmeyen, yasayı ve hukuku uygulamamakta direnen devlet görevlileri için kasten öldürme suçundan sorumlu tutulmalarına sebebiyet verecektir."
 
Tecridin hukukun ve söz konusu kanunun askıya alınması anlamına geldiğini vurgulayan Öztürk, "Hukukun askıya alınması hukukçuları ve hukuk örgütlerini ilgilendirmiyor mu? Çıkardıkları kanunun amacına uygun olarak uygulanmaması TBMM ve vekilleri ilgilendirmiyor mu? Onlarca insanın ölümün eşiğine gelmiş olması ülkeyi yalanların, yanlışların, yanıltmaların içinde yöneten iktidarın politikasından bezmiş olan milyonlarca insanı ilgilendirmiyor mu? İlgilendiriyorsa niçin susuyorsunuz?" diye sordu.
 
Milletvekilleri, bürokratlar ve hukukçuların sessizliğine tepki gösteren Öztürk, hükümeti tecridi ve cezaevlerinde uygulanan hukuksuzluklara son vermeye çağırdı.