GÜNCEL
Amed İhraç Platformu: KHK'liler işlerine hemen iade edilsin
Amed İhraç Platformu, Eğitim Sen Diyarbakır 1 No'lu Şube binasında basın toplantısında yasal düzenleme yapılarak KHK'lilerin işlerine hemen iade edilmesini istedi.
Amed İhraçlar Platformu, barış bildirisini imzalayan akademisyenlerin ihraçlarının yıldönümü dolayısıyla Eğitim Sen Diyarbakır 1 No'lu Şube binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıya KESK Diyarbakır Şubeler Platformu ve TMMOB Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu yöneticileri ile ihraç edilen kamu emekçileri katıldı.
Platform adına açıklamayı Prof. Dr. Alaattin Selçuk Ertekin yaptı. Bölgede uygulanan sokağa çıkma yasaklarında; ev, hastane ve okullar başta olmak üzere yaşam alanlarının tahrip edildiğini hatırlatan Ertekin, bireylerin temel ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma geldiğini söyledi. Yaşanan dramların etkisinin kolay geçmeyeceğini dile getiren Ertekin, insanların davranış ve ruh sağlığının da olumsuz etkilendiğini söyledi.
BARIŞ BİLDİRİSİ
11 Ocak 2016 tarihli "Bu Suça Ortak Olmayacağız" barış bildirisinin 2 bini aşkın akademisyen tarafından imzalandığını hatırlatan Ertekin, "Akademisyenlerin devletin bölgede uyguladığı şiddet politikalarından derhal vazgeçmesi çağrısı yaparken, 'Müzakere koşullarının hazırlanması ve kalıcı bir barış için çözüm yollarının kurulması' istendi" şeklinde hatırlattı.
LİNÇ KAMPANYASI
AKP'li Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan'ın, bildiriyi imzalayanları "kendine akademisyen diyen bir güruh", "sözde akademisyenler", "aydın müsveddeleri", "zalim", "alçak", "elinde silah olan da onu destekleyen de bu ihanetin bedelini ödeyecektir" şeklindeki açıklamalarını hatırlatan Ertekin, Barış İçin Akademisyenleri susturmak, sindirmek, itibarsızlaştırmak ve üniversitelerden atmak üzere aylar süren bir linç kampanyası yaşandığını belirtti.
'HERKES VİCDAN ÖZGÜRLÜĞÜNE SAHİPTİR'
15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan darbe girişimin ardından ilan edilen OHAL ile birlikte diğer kamu kurumları yanında üniversitelere yönelik cadı avının başladığını belirten Ertekin, "Yaşanan şey tam anlamıyla bir 'akademik kıyımdı'. Darbe girişimi ile bağlantısı olmadığı halde, OHAL KHK'lerle binlerce çalışanın yanı sıra 500'e yakın barış imzacısı haksız bir şekilde akademiden uzaklaştırıldı. Anayasamızın 24, 25 ve 26'ncı maddelerine göre, herkes din, vicdan ve kanaat özgürlüğüne sahiptir. Türkiye'nin taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 9 ve 10'uncu maddeleriyle Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin 18 ve 19'uncu maddelerine göre herkesin din, vicdan, düşünce ve bunları ifade etme özgürlüğü vardır" diye ifade etti.
'BARIŞI SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ'
Kaostan çıkmanın tek yolunun parlamenter demokrasinin yeniden inşasıyla eşitlik, özgürlük, barış ve adalet taleplerinin karşılanması gerektiğinin altını çizen Ertekin, barış akademisyenlerinin barışı her platformda savunmaya ve anlatmaya devam edeceklerini söyledi.
Ertekin, barış akademisyenlerin taleplerini şu şekilde sıraladı:
-OHAL komisyonunun verdiği kararlarla, Komisyon kriterlerinin hukuki değil, keyfi olduğu algısı oluştuğundan komisyonun yapısı ve işlevi sorgulanmalıdır.
-OHAL Komisyonu tamamen ortadan kaldırılmalı ve bir yasal düzenleme ile KHK'lılar işlerine hemen iade edilmelidir.
*İ ade edilenlerin, tüm özlük, sosyal ve ekonomik haklarının iadesine, memuriyetten ihraç edildiği süreye ilişkin olarak emekli sandığı keseneklerinin Sosyal Güvenlik Kurumu'na ödenmelidir.
-KHK'lılara ve yakınlarına pasaport yasağı devam etmektedir. Binlerce bilim insanı yurt dışındaki üniversitelerden çağrıldığı halde tahdit sebebiyle gidememektedir.
-KHK'lı öğrenciler pasaportları iptal edildiği için yurt dışındaki eğitimlerine devam edememektedirler. Eğitim hakkının önündeki engeller derhal kaldırılmalıdır.
-Birçok akademisyenin makaleleri bilimsel dergilerden ya da kitaplardan çıkartılmaktadır. Bu uygulamanın kaldırılması gerekmektedir.
-Yeni bir cezalandırma yöntemi olarak (suçun şahsiliği ilkesi ihlal edilerek) KHK'lı yakınlarının Güvenlik soruşturmaları nedeniyle işe alınmama durumuna son verilmelidir.