24 Eylül 2024 Salı

Aileler Sağlık Müdürlüğü önünde: Sorumluluğunuzu yerine getirin

Barış Anneleri ve tutsak yakınları, açlık grevi eylemini zaferle sonuçlandıran tutsakların tedavilerinin doğru ve zamanında yapılmamasını İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü protesto etti, "Sorumluluğunuzu yerine getirin" çağrısı yaptı.
Barış Anneleri İstanbul Meclisi üyeleri ve tutsak yakınları, zaferle sonuçlanan açlık grevi direnişinin bitmesinin ardından tutsakların hastanelere sevk edilmemesi ya da tedavilerinin engellenmesine karış İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde protesto etti.
 
Eyleme Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği  (ÖHD) üyesi avukatlar da destek verdi.
 
'ÇOCUKLARIMIZ TEDAVİ EDİLMEDİ'
 
Açlık grevi direnişçisi Hatice Calıhan'ın annesi Zeynep Calıhan, yaptıığ konuşmada, "Benim kızım Şakran Cezaevi'nde kalıyor. Bizim çocuklarımız tedavi edilmedi. Pazartesi günü kızımı görmeye gittiğimde durumları çok kötüydü. Pazar günü doktora götürmüşler ama sabaha kadar onları ayakta tutmuşlar. Kızımın aktardığına göre tedavileri düzgün yapılmıyor. Mercimek çorbası ve patates yemeği verilmiş ve çok kötü olmuşlar. Yemeklerden kaynaklı tepkilerini vermişler onları tekrar cezaevine göndermişler" dedi.
 
'TEDAVİLER STANDARTLARA GÖRE YAPILMIYOR'
 
HDP Milletvekilli Züleyha Gülüm ise, siyasi tutsakların tedavilerinin yapılması için Adalet ve Sağlık bakanlarını sorumluluğa davet etti.
 
İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri ile de görüşme talebinde bulunduklarını aktaran Gülüm, açlık grevi ve ölüm orucunu bırakan tutsakların Türk Tabipler Birliği (TTB) ve bağımsız sağlıkçıların işaret ettiği şekilde uluslararası standartlara uygun tedavi edilmesi gerektiğini vurguladı. 
 
'TEDAVİLER STANDARTLARA GÖRE YAPILMIYOR'
 
Gülüm, 2000 yıllında yapılan ölüm orucu direnişi hatırlattı ve ekledi: "Burada revirde gerçekleştirilebilecek herhangi bir tedaviden söz etmiyoruz. Tedavilerin çok dikkatli ve özenli bir biçimde  yerine getirilmesi gerekiyor. Biz 2000 yıllarındaki açlık grevleri sürecini biliyoruz. O dönemde tedavileri yanlış, anında ve yerinde yapılmadığı için insanların Wernicke–Korsakoff  sendromuna yakalandılar ve tek başlarına yaşamlarını idame ettiremeyecek duruma geldiklerini biliyoruz. Bu deneyimden doğru cezaevlerinde tedavi adı altında yapılan müdahalelerin kendisi aslında tedavi değil. Tutukların çoğu hastaneye sevk edilmeksizin cezaevlerinde revirlere çıkartılarak tedavi edilmeye çalışılıyor. Bu kesinlikle kabul edilebilir değil. Hastaneye sevk edildiklerinde ise kelepçeli muayene dayatması gibi işkenceye varan yöntemler uygulandığı için tutuklular tedavileri kabul edemez hale geldiler. Hastanedeki koşullar oldukça kötü. Diyet programının uygulanması, serum verilmesi ve vitamin alımının sağlanması gerekiyor. Herkesin durumuna göre bir tedavi programı uygulanması gerekiyorken, bunu da göremiyoruz. Tedaviler standartlara göre yapılmıyor. Gereken besinler ise kantinlerde bulunmuyor."
 
'SORUMLULUĞUNUZU YERİNE GETİRİN'
 
Hapishane savcılarıyla görüşmelerin sürdüğünü kaydeden Gülüm, ancak sağlıklı bir çözüm üretilmediğini ifade etti. Açlık grevi ve ölüm orucundaki siyasi tutsakların sağlıklarında oluşacak herhangi bir olumsuzluktan Adalet ve Sağlık bakanlarının sorumlu olacağını belirten Gülüm, “Sorumluluğunuzu yerine getirin. Tedavileri gerçek anlamda yapın" diye çağrı yaptı. 
 
İL SAĞLIK MÜDÜ: GEREKENİ YAPIYORUZ
 
Gülüm, konuşmasının ardından İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri ile görüşmek üzere kurum binasına girdi. Çıkışta da açıklama yapan HDP Milletveklii Gülüm, İl Sağlık Müdürü'nün kendisine eylemlerini sonlandıran tutuklularla ilgili gerekenin yapıldığını söylediğini aktardı.