Adalet arayışında 450 gün: Göstermelik değil gerçek adalet istiyoruz
Şenyaşar ailesinin Urfa'daki adalet mücadelesi 450 gündür sürüyor. Kamuoyunda oluşan baskı nedeniyle göstermelik tutuklamalar yapıldı. Böylece ailenin mücadelesini ve geliştirilecek dayanışma boşa düşürülmeye çalışıldı. Şenyaşar ailesinin avukatlarından Bülent Duran, sorumluların tutuklanarak yargılanması ve haksız yere tutuklanan Fadıl Şenyaşar'ın tahliye edilmesi taleplerinin yerine getirilmediğini, saldırganlara yönelik yapılan tutuklamaların göstermelik olduğunu ve bir süre sonra tahliye edilebileceklerini belirtti. Ferit Şenyaşar ise "Göstermelik değil gerçek adalet sağlanana kadar nöbetimiz sürecek" dedi.
Gözleri önünde eşi ve iki oğlu linç edilerek katledilen, bir oğlu ise AKP'lileri aklamak için tutsak edilen Emine Şenyaşar ile katliamdan yaralı kurtulan Ferit Şenyaşar'ın Urfa Adliyesi önünde başlattığı Adalet Nöbeti bugün 450. gününe ulaştı.
9 Mart 2021 tarihinden bu yana Urfa Adliyesi önünde "Şenyaşar ailesi olarak" adlandırılan köşede adalet arayan aile, her türlü zulmü, hukuksuzluğu yaşadı. "Ölmeden oğlumu göreyim" diyen anne Emine Şenyaşar hakkında nöbette yaktığı ağıtlar nedeniyle 15 soruşturma başlatıldı. Dördü davaya dönüştürüldü.
14 Haziran 2018 tarihinde Urfa'nın Suruç ilçesinde AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız'ın koruma ve yakınları oy toplamak için esnafı dolaştı. Şenyaşar ailesinin dükkanında ise bekledikleri "hürmetle" karşılaşmadılar. Şenyaşarların AKP'ye oy vermeyi reddetmesi üzerine, AKP'liler Şenyaşarlara saldırdı. Celal, Adil, Mehmet, Fadıl ve Ferit Şenyaşar saldırıda ağır yaralandı.
EMİNE ŞENYAŞAR KATLİAMA TANIKLIK ETTİ
Yaralananlar Suruç Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. AKP'lilerin saldırısı burada da devam etti. Saldırıda ağır yaralanan Celal ve Adil Şenyaşar katledildi. Hastaneye çocuklarını görmeye giden baba Hacı Esvet Şenyaşar ise Emine Şenyaşar'ın gözleri önünde AKP'lilerin linciyle katledildi. Fadıl ve Ferit Şenyaşar ise katliamdan yaralı kurtuldu.
FADIL ŞENYAŞAR'A 37 YIL HAPİS CEZASI VERİLDİ
Katliamın tüm sorumluluğu AKP'lilerin saldırısından yaralı kurtulan Fadıl Şenyaşar'a yıkıldı. Kardeşleri ve babası katledilen, kendisi de meşru müdafaa hakkını kullanan Fadıl Şenyaşar'a 37 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Davanın diğer tutuklu sanığı Enver Yıldız'a ise 18 yıl hapis cezası yeterli görüldü.
VALİ, KAYMAKAM GÖZETİMİNDE DELİLLER KARARTILDI
Katliamın yaşandığı sırada Urfa Valisi Abdullah Erin, Suruç Kaymakamı Tarık Açıkgöz ve dönemin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba hastane bahçesinde bulunuyordu. Hastanenin kamera kayıtları tahrip edildi, sarı alanda linç edilen Esvet Şenyaşar'a ait kan boyanarak temizlendi, deliller yok edildi.
Katliam sırasında Yıldız ailesinin "Buradan kimse sağ çıkmayacak" diye bağırdığını da görgü tanığı Mert Y. anlattı.
GÖSTERMELİK TUTUKLAMALAR
Mevsimler geçti, adalet sağlanmadığı gibi Şenyaşar ailesine yönelik saldırı ve baskılar arttı. Ferit ve Emine Şenyaşar sıcak, soğuk demeden Urfa Adliyesi önünde 450 gündür nöbette. Dört yılın sonunda dosya kapsamında göstermelik tutuklamalar yaşandı. AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız'ın babası Osman Yıldız, ağabeyi Celal Yıldız, yeğenleri Osman Şah, Hüseyin Yıldız ve danışmanı Mustafa Amaç'ın da aralarında olduğu on kişi gözaltına alındı. Celal Yıldız, İbrahim Şimşek, Mikail Şimşek ve Müslüm Yıldız, "kasten öldürme", "kasten yaralama", "delil karartma" suçlarından tutuklandı.
AMAÇ DAYANIŞMAYI KIRMAK
Tutuklamalar kamuoyunda büyük bir sevinç yarattı. Ancak gerek Şenyaşar ailesi gerekse dava avukatları bunun kamuoyunda oluşan dayanışmayı sönümlendirmek amaçlı olduğunu belirtti. Dava avukatlarından Bülent Duran ile aileyle birlikte yürüttükleri adalet mücadelesini konuştuk. ETHA'ya süreci hatırlatan Av. Duran, aileyle dayanışma çağrısı yaptı.
'AKP VE YILDIZ AİLESİ MAĞDUR GÖSTERİLDİ'
AKP iktidarının mağdur edebiyatı ve propagandayla katliamı farklı noktalara getirdiğinin altını çizen Duran, "Bu vahşet çok farklı yansıtıldı. AKP mağdur edildi, Yıldız ailesi mağdur edildi ve Şenyaşar ailesini katletmekle birlikte yargılama ve soruşturma makamları nezdinde bir daha katletmeye yönelik bir yargılama ve soruşturma süreci başladı" dedi.
'SİYASET MALZEMESİ İÇİN PROPAGANDA YARATMAYA ÇALIŞTILAR'
Katliam onlarca kişinin gözü önünde yaşanmasına rağmen soruşturma Şenyaşar ailesinin örgütle bağını kurma çabası olduğunu anımsatan Duran, "İkinci gün olay mahalline gidildiğinde komşu dükkanlarda onlarca kamera görüntüsü, yüzlerce tanık varken kolluk ve savcılık hiçbir kamera kaydının olmadığını hiçbir tanığın olmadığını tutanak altına aldı. Sonrasında Şenyaşarların cenazesinin gömüldüğü mezarlığı, örgüt üyeleriyle yakın bir yere mi gömüldüklerine dair araştırdılar. Kolluk ve savcı bu işi örgütsel niteliğe kavuşturmak için, siyaset malzemesi yapmak için birebir çalıştığı" ifadelerini kullandı.
'YILDIZ AİLESİNİN AKLANDIĞINA TANIKLIK ETTİK'
Ceza Hukukuna aykırı şekilde hastane ve dükkandaki katliamın ayrıldığını ve soruşturmanın gizli yürütüldüğünü belirten Duran, "Adil yargılama hakkı elimizden alındı ve hak ihlaline neden olan soruşturma ve kovuşturmadan kaynaklı tutuklandı Fadıl Şenyaşar. Nihayetinde İbrahim Yıldız'ın firari, katliama ortaklık eden, öldürmeye teşebbüste bulunan faillere 'yaralamadan' kaynaklı çok az cezalar verildi. Avukatlar olarak Yıldız ailesinin aklandığına birebir tanıklık yaptık" dedi.
'GERÇEK FAİLLERE ERİŞİLMEDİ'
Dört yıl sonra yürütülen soruşturmadan çıkan tutuklamalara dikkat çeken Duran, şöyle devam etti: "Kamuoyu ve birçok insan şöyle biliyor; adalet mücadelesi nihayete erdi. Etkin bir soruşturma yürütüldü ve gerçek faillere ulaşıldı. Kamuoyuna böyle lanse ettiler çünkü. Dosya kısıtlı olduğu için erişemediğimizden, sadece sorgu zabıtlarında şüpheli kılınan, tutuklanan ve gözaltına alınanların ifadelerine baktığımızda gerçek faillere erişilmediğini görüyoruz. 'Hastaneye gittiniz mi', 'herhangi bir ilişkiniz var mı', 'bilginiz var mı' gibi somuta indirgenmeyen, faili eylemle ilişkilendirmeyen soru yöntemi biz hukukçulara ve avukatlara göre çok tehlikelidir.
'FAİLİ MEÇHUL GÖSTERMEK İSTİYORLAR'
"Ailenin Adalet Nöbeti'ni, kamuoyu baskısını kırmaya yönelik gözaltı ve tutuklamalar olduğunu, işlenen insanlık suçunun faillerine bu şekilde erişilemeyeceğini söylüyoruz. Emine, Ferit ve Mehmet Şenyaşar teşhise gittiler, isimler de verdiler. Buna rağmen hala orada tutulan tutanaklar faili meçhul olarak nitelendirildi. Yüze yakın failin olduğu bir yerde fail meçhul kılınmak isteniyor. Yapılan son gözaltı ve tutuklamalarda yöneltilen sorulardan gerçek amaca gitmediğini, kamuoyu baskısını kırmaya dönük, göstermelik olduğunu nihayetinde bir süre sonra tahliye edilecekleri kaygımızı dile getiriyoruz. Kamuoyunu bu konuda duyarlı olmaya davet ediyoruz.
'İKİ TALEBİMİZ DE YERİNE GETİRİLMEDİ'
"Adalet Nöbeti tutan Şenyaşar ailesinin avukatları olarak iki talebimiz vardı, bu insanlık suçunu işleyen ve onlara yardım eden yüzlerce fail, bu failleri engellemesi gerekirken görevi kötüye kullanan kolluk, idari anlamdaki kamu gücünü kullananların sorumluluklarından kaynaklı etkin bir soruşturma ve bütün faillerin kendi sorumluluğu içerisinde etkin bir soruşturma yürütülerek adil bir yargılama ile faillerin gerekli cezayı alabilmeleri. Bu talebimiz yerine getirilmedi.
"Bir diğer talebimiz de meşru müdafaa hakkını kullanan Fadıl Şenyaşar'ın, önüne geleni öldürmediği sadece kardeşlerine saldıranlara yönelik TCK'daki meşru müdafaa hakkı sınırları kapsamındaki eyleminin hukuka uygun olmasına rağmen, hukuka aykırı tutukluluğunun sona ermesi, kolluk tedbirinin ortadan kaldırılması talebimiz de yerine getirilmedi."
FERİT ŞENYAŞAR: GÖSTERMELİK DEĞİL GERÇEK ADALET İSTİYORUZ
Davamızı herkes takip ediyor. Katliam günü yaşananları hatırlatan Ferit Şenyaşar, katliamın üzerinden dört yıl geçtiğine dikkat çekti. Hastane davasına ilişkin dört kişinin tutuklandığını belirten Şenyaşar, "Hastane davasıyla ilgili hala gizlilik devam ediyor. Dava ile ilgili savcıyla görüşmek istiyoruz. Kamuoyunda adalet sağlandı algısı yaratmaya çalıştılar. Bunu kabul etmiyoruz, Hastane davası üzerindeki gizlilik kaldırılacak, katliamı yapan, organize eden herkes yargılanacak, görüntüler herkesle paylaşılacak. 4 yıldır tutuklu kardeşimiz var. Tahliye edilmesini istiyoruz. Bu iki talebimiz karşılanmadı. Bundan dolayı nöbetimizi sürdüreceğiz. Göstermelik adalet istemiyoruz. Tam adalet sağlanmadıkça mücadelemiz devam edecek" ifadelerini kullandı.