30 Eylül 2024 Pazartesi

TJA ve DBP'den baskın ve gözaltılara tepki

DTK ve J&J Yayınevi ile birçok kişiye yönelik gözaltılara tepki gösteren TJA, "Biz kadınlar diz çökmez, biat etmeyiz" açıklaması yaptı. Gözaltıları Kürt siyasetine yönelik saldırıların devamı olarak değerlendiren DBP ise "Kürtlere karşı soykırımlara karşı direneceğiz" dedi.

Özgür Kadın Hareketi (TJA), Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ve J&J Yayınevi ile birçok kişiye yönelik farklı kentlerde yapılan gözaltılara tepki gösterdi. TJA açıklamasında, Diyarbakır başta olmak üzere farklı kentlere yapılan polis baskınları ve gözaltıları kınadı. 18 yıllık AKP iktidarı süresince her gün kadınların katliamlara, tacize, tecavüze, hak gasplarına, kazanım ve emek sömürüsüne, gözaltı ve tutuklamalara maruz bırakıldıklarını belirtilen açıklamada, "Sindirme politikalarına baş eğmeyen ve mücadele eden kadınlara yönelen ve kadının yaşamsal tüm haklarına dönük bu saldırılarını; kadın katliamlarından, Eşbaşkanlığı hedef haline getirip kadın iradesinin gaspından, katliamcılara iyi hal indirimlerinden, kadın hak ve özgürlük mücadelesini yürütenleri kriminalize ve terörize etme, gözaltı ve tutuklama çabalarından biliyoruz.  Tevgerê Jinên Azad (TJA) olarak bu saldırılara karşı mücadeleyi asla durdurmayacağımızı ve özgürlük iddiamızın sözünün AKP-MHP faşist zihniyetinin silahlarından çok daha güçlü olduğu ve olacağı iyi bilinmelidir. Gözaltı ve tutuklama operasyonları ile biz kadınlara geri adım attırabileceğinin hayalini kuran milliyetçi, rantçı, cinsiyetçi erkek egemen devlet iyi bilsin ki yürüttüğü özgürlük mücadelesine adeta yaşamını adayan biz kadınlar diz çökmez, biat etmeyiz" denildi.  
 
'GÖZALTILARI SERBEST BIRAKIN'
Gözaltına alınanların serbest bırakılması, hukuksuz gözaltı ve tutuklamaların bir an önce sonlandırılmasını talep eden TJA, başta kadınlar olmak üzere tüm demokratik, kurum, kuruluş, harekat ve inisiyatifleri demokratik mücadelelerini yükseltmeye çağırdı.

DBP: İLLEGALİZE ETME ÇABASI
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) de yayınladığı açıklamada, gözaltıların Kürt siyasi hareketinin güçlenmesinden dolayı duyulan korkunun sonucu olduğu belirtilerek, "Faşizmin kirliliklerini deşifre etmesinden dolayı rahatsızlık duyan tek adam rejimi bu sabah yine bir siyasi soykırım operasyonu başlatmıştır. İktidar tarafından meclise davet edilen, yeni anayasa taslağı için düşünceleri alınan başta DTK olmak üzere, Kürt siyasetine saldırılarına bir yenisini daha eklemiştir. 15 Haziran 2020 tarihinde sınır ötesi operasyon adıyla dört parçada ayrım yapmadan sivil Kürt halkına saldıran, fiziki soykırım operasyon başlatan iktidar, bu sabah saatlerinde de fiziki soykırımı siyasi soykırımla tamamlamak için harekete geçmiştir. Dün Federal Kürdistan'ın Süleymaniye kentinde Kürt halkını bombalayan, sivil insanları öldüren rejim bugün ise Kürt siyasi hareketine karşı gözaltı operasyonuna başlamıştır. Birçok Kürt kurumu basılmış ve çalışanlar gözaltına alınmıştır. Tüm bunlar Kürt siyasi hareketini illegalize etme çabalarıdır" denildi.

'OPERASYONLARI BİTİRİN'
Kürt siyasi hareketi olarak tüm baskı, operasyon ve saldırılara rağmen geri adım atmayacaklarının vurgulandığı açıklamada, "Korkmayacağımızı, aksine çalışmalarımızı daha da güçlendirerek devam ettireceğimizi belirtiyoruz. Bu göz altılarla sınır ötesi operasyonu ve Kürtlere karşı yapılan fiziki soykırımı gizlemek, saklamak istiyorlar. Soykırıma karşı sessiz kalmamızı ve kanıksamamızı istiyorlar. Bu baskı ve engelleme çabalarına rağmen bizler her alanda Kürtlere karşı uygulanmak istenilen bu soykırımlara karşı ses olacağımızı, direneceğimizi ve başaracağımıza olan inançla, tüm gözaltına alınanların bir an önce serbest bırakılmasını ve bu operasyonların bitirilmesi çağrısı yapıyoruz" ifadeleri kullanıldı.