30 Eylül 2024 Pazartesi

Tiyatro emekçileri: Tiyatronun yok olmasına asla izin vermeyeceğiz

Tiyatro emekçileri, koronavirüs salgını döneminde yaşadıkları sorunlara ve bu sorunlara çözüm bulunamamasına ilişkin basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasında "Ülkemizde tiyatronun ölmesine yok olmasına asla izin vermeyeceğiz" ifadelerine yer verildi.

Tiyatro emekçileri, Türkiye'yi etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını döneminde yaşadıkları sorunlara aylar geçmesine rağmen hâlâ çözüm bulunamaması ve tiyatroların kapalı olmasına ilişkin basın açıklaması yaptı.

Kadıköy Moda Sahnesi'nde bir araya gelen tiyatro emekçilerinin eyleminde "Ülkemizde tiyatronun ölmesine yok olmasına asla izin vermeyeceğiz. Tiyatromuz yaşasın dedik, tiyatromuzu yaşatacağız" ifadelerine yer verilirken, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, tiyatro emekçilerinin yanında durmaya davet edildi.

"Tiyatrolarımızın yaşaması için, henüz yetkili ve sorumlu muhataplarımızdan bir çözüm önerisi sunulmayan taleplerimizi bir kez daha tekrarlıyoruz" denilen basın açıklamasında "Bizler, pandemi süreciyle birlikte hayatta kalma mücadelesi içinde olan sanat üreticileriyiz. Bu dönemde farklı iş kollarındaki tüm emekçilerle aynı kaderi paylaşıyor ve nefes almaya çalışıyoruz" diye kaydedildi.

"Gönül ister ki sahnelerden selamlayalım sizleri. Ancak bu ekonomik koşullarda sahnelerimizi açmamız maalesef mümkün değil" deniyen açılamada tiyatro emekçileri taleplerini şöyle sıraladı:
Tiyatrolanın KDV, Gelir Vergisi, Stopaj vergi oranları veniden düzenlenmeli, mevcut borçlarla ilgili düzenlemeler acilen yapılmalıdır.
Elektrik, doğalgaz, su gibi giderlerimiz 2021 ocak ayına kadar dondurulmalı, var olan borçlar taksitlendirilmeli ve sonrası için de indirim uygulanabilecek bir düzenleme yapılmalıdır.
2021 ocak ayına kadar tiyatroların salon kiralarına ilgili bakanlıkça destekte bulunulmalıdır.
Tiyatrolarda çalışan personelin maaşları ile ilgili destek olunmalı ve 2021 ocak ayına kadar olan SGK primleri geçici bir yönerge ile ilgili bakanlıkça ödenmeli, geçmiş prim borçları ile ilgili düzenlemeler yapılmalıdır.
Tiyatro sezonu sağlıklı biçimde başlayana dek tüm tiyatro emekçilerinin asgari yaşamsal koşulları bireysel maddi desteklerle sağlanmalıdır.
Zaman kaybetmeden 'Tiyatro Yasası' çıkarılmalıdır. Türkiye'de tiyatro yapan ödeneksiz özel ve bağımsız kurumlar 'Kamusal Tiyatro' unvanı almalı, ticarethane kimliğinden kurtarılıp 'Kamusal Hizmet Üreten Sanat Kurumu' statüsüne geçirilmelidir.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından verilen 'Özel Tiyatrolara Devlet Desteği' olarak tanımlanan yönetmelikteki yapılan değişiklikler tekrar gözden geçirilerek, hem bakanlığı hem sanat kurumlarını rahatlatacak şekilde net bir yapıya kavuşturulmalıdır.