28 Eylül 2024 Cumartesi

'Tecrit, ülkedeki çürümüşlüğün devamı içindir'

HDP'nin tecride karşı Adalet Bakanlığı önünde başlattığı nöbet 3'üncü gününe girdi. HDP Milletvekili Murat Çepni, tecride ve Kürt halkına dönük artan saldırılara karşı harekete geçmenin tüm halkların sorumluluğunda olduğunu söyledi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekillerinin PKK lideri Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecridin son bulması için Adalet Bakanlığı önünde başlattığı nöbet eylemi 3'üncü gününde devam etti. HDP milletvekilleri Murat Çepni, Kemal Bülbül, Gülistan Kılıç Koçyiğit, Nuran İmir, Şevin Coşkun, Dilan Dirayet Taşdemir, Erdal Aydemir, Sait Dede, Celadet Gaydalı ve Muazzez Orhan, "İmralı'da hukuk uygulansın", "Tecrit insanlık suçudur", "Savaşa ve tecride son" yazılı dövizlerle Adalet Bakanlığı önüne geldi.

HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, tecritin ulusal ve uluslararası hukuka, insan haklarına aykırı olduğunu söyledi, "Buradan Kürt sorununun çözümsüzlüğü üzerinden kendisine beka kuranlara bir kez daha seslenmek istiyoruz. Milyonlarca Kürt'ün ve halklarımızın taleplerini, isteklerini bakanlığa ve hükümet yetkililerine iletmek için buradayız" dedi.

Tecridin milyonlarca insanın geleceğini belirlediğini vurgulayan Çepni, "Tecrit, bu ülkede yaşanan çürümüşlüğün, zulüm düzeninin sürgit devamı içindir. Birileri Kürt sorununun çözümsüzlüğünden besleniyor, savaş politikalarından besleniyor. Bizler ise bu yalanı, bu çürümüş politikaların yanlışlığını anlatmaya ve tutum almaya çağırıyoruz" diye konuştu.

Demokratik Bölgeler Partisi'ne (DBP) dönük sabah saatlerinde yaşanan gözaltı saldırısının Kürt sorununda çözümsüzlüğüne yeni bir adım olduğuna işaret eden Çepni, bu operasyonun Kürt halkının siyasi iradesine yönelik doğrudan bir saldırı olduğunun altını çizdi. Çepni, "Nerede baş eğmeyen, boyun eğmeyen, çözüm konusunda ısrarlı, demokrasi ve özgürlük konusunda kararlı biri varsa susturulmaya çalışılıyor. Bu saldırılar karşısında elbette başta Kürt halkı olmak üzere bütün halklarımız tutum almalı ve mücadeleyi yükseltmelidir" dedi.

Tecridin tüm ülkeye yayıldığını ve tüm toplumu hedef aldığını vurgulayan Çepni, şöyle devam etti: "Kazanan bir avuç kan emici, savaş baronudur; kaybeden ise milyonlarca işçi, emekçi ve halklarımızdır. Biz HDP olarak sonuç alınıncaya kadar tecride karşı eylemlerimizi sürdüreceğiz. Tecrit insanlık suçudur, bir an önce son verin. Başta Adalet Bakanlığı olmak üzere bütün iktidara sesleniyoruz: Bu suçtan vazgeçin. Eğer İmralı Türkiye Cumhuriyeti'ne bağlıysa, Anayasaya bağlıysa o zaman özel hukuk uygulamaktan vazgeçin, mutlak tecridi kaldırın."