1 Ekim 2024 Salı

TDİ'den tutsak yakınlarıyla dayanışma kahvaltısı

TDİ, Kadıköy'de tutsak yakınları için kahvaltı düzenledi. Kahvaltı boyunca, hasta tutsakların durumu ve hapishanelere dönük politikalara karşı mücadele yöntemleri tartışıldı.

Tutsak yakınları, Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi'nin (TDİ) düzenlediği kahvaltıda buluştu. Kadıköy'de bulunan BEKSAV'da gerçekleşen kahvaltıya, çok sayıda tutsak yakınının yanı sıra Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekili Erol Katırcıoğlu ve Suruç Aileleri de katıldı.

"İnfaz yakmalara son! Hasta tutsaklara özgürlük" pankartının asıldığı etkinlikte, hapishanelerde yaşanan hak ihlalleri, hasta tutsakların sağlık durumları ve saldırılara karşı nasıl mücadele edilebileceği tartışıldı. 

SABUR: HASTA TUTSAKLARIN HAKLARINI MEYDANLARDA SAVUNALIM
Söz alan TDİ üyesi Hıdır Sabur, devletin hapishanelere dönük politikalarıyla pek çok anayasal ve uluslararası hukuk maddesini ihlal ettiğine işaret etti. Devrimci tutsaklara dönük ayrımcılığa da dikkat çeken Sabur, iktidarın pek çok adli suçluyu tahliye ederken devrimci tutsakların infazlarını yakmaya devam ettiğini söyledi. Hapishanelerden art arda cenazeler gelirken dışarıda mücadele yürütmeye çalışan tutsak ailelerine de saldırıldığını kaydeden Sabur, "Burada en çok görev biz tutsak ailelerine düşer. 19 Aralık Katliamı oldu, eğer biz çocuklarımıza sahip çıkmazsak, peşine düşmezsek, çocuklarımızın hakkını savunmazsak daha kötü şeyler olacak" dedi.

Hasta tutsakların ya ailelerinin gözetiminde tam teşekküllü bir hastanede tedavi edilmesi ya da tahliye edilmesi gerektiğini kaydeden Sabur, yaşam hakkının kutsallığını vurgulayarak herkese hasta tutsaklar için meydanlarda olma çağrısı yaptı.

KATIRCIOĞLU: GERÇEK ANLAMDA BİR DİKTATÖRLÜK SİSTEMİ
Daha sonra söz alan milletvekili Erol Katırcıoğlu, muhalefet kesimlerinin reform çağrılarının yeterli olmadığını dile getirerek, "Gerçek anlamda bir diktatörlük sistemine geçildi. Bu devlet artık AKP'nin devleti olmuştur" ifadelerini kullandı. Halihazırda problemli olan devlet yapısının AKP iktidarıyla daha da otoriterleştiğini söyleyen Katırcıoğlu, meseleye reformlardan ziyade kurucu bir mantıkla yaklaşmak gerektiğini kaydetti.

AKGÜL: BİRBİRİMİZE EL VERMELİYİZ
Hasta tutsak yakını Kumru Akgül, ülkede adaletin olmadığını vurgulayarak, "Biz birbirimize el vermezsek, arkadaşlarımız, çocuklarımız, kardeşlerimiz, hepsini teker teker öldürecekler" ifadelerini kullandı. Hasta tutsakların bilinçli bir şekilde katledildiğini ve hastalıklarının ölüm gerekçesi gibi gösterildiğini aktaran Akgül, adalet gelene, tüm hasta tutsaklar serbest bırakılana kadar ayakta olacaklarının altını çizdi.

TOPALOĞLU: EZİLENLERE DÖNÜK BİR BASKI POLİTİKASI YÜRÜTÜLÜYOR
Suruç Aileleri İnisiyatifi adına konuşan Emrah Topaloğlu ise, hapishanelerdeki baskı, zulüm ve işkencenin dışarıda da devam ettiğini ifade ederek, uygulananın topyekun ezilenlere dönük bir baskı politikası olduğunu belirtti. Suruç, Ankara, Diyarbakır katliamlarında bitirilmek istenenin oradaki insanların yolu ve yaratmak istediği yeni dünya düzeni olduğunu vurgulayan Topaloğlu, hapishanelerde de benzer şekilde devrimci tutsakların düşlerinin rehin alınmaya çalışıldığına işaret etti.