30 Eylül 2024 Pazartesi

Suruç paneli: Onları tanıyoruz, biliyoruz ve ellerimizi yakalarından çekmeyeceğiz

HDP Kadıköy İlçe Örgütü, Suruç katliamının 5. yılı dolayısıyla panel düzenledi. Panelde söz alan Suruç gazisi Çağla Seven, Amara Kültür Merkezi'nde başlayan saldırının beş yıldır çeşitli şekillerde devam ettiğini kaydetti, "Onları tanıyoruz, biliyoruz ve ellerimizi yakalarından çekmeyeceğiz" dedi. Suruç Aileleri Platformu'ndan Süleyman Özkan, 33'lerin ardından tüm haksızlıklara karşı mücadele ettiklerini kaydetti.

Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) Suruç katliamının 5. yılı dolasıyla düzenlediği eylem, etkinlik ve anmaları devam ediyor. HDP Kadıköy İlçe Örgütü, 33 düş yolcusunun anısına "Hiç bir düş yarım kalmayacak" şiarıyla ilçe binasında etkinlik düzenledi. 

Suruç şehitlerinin fotoğraflarının yer aldığı anmanın gerçekleştiği salona oyuncaklar getirildi. HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Elif Bulut ve Suruç gazisi Çağla Seven, Suruç şehidi Uğur Özkan'ın ağabeyi Süleyman Özkan, Ezlienlerin Sosyalist Partisi (ESP) İstanbul İl Eşbaşkanı Hüseyin İldan ile çok sayıda kişinin katıldığı anma, Suruç şehitleri için saygı duruşuyla başladı. 

BULUT: İKTİDAR İLK KEZ ÖRGÜTLÜ HALK KARŞISINDA KAYBETTİ
Söz alan HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Elif Bulut, başta Suruç şehitleri olmak üzere 14 Temmuz şehitlerini andı ve Rojava devrimini selamladı. Bu tür günlerde biraraya gelmenin son derece zor olduğunu kaydeden Bulut, "Bu kara düzen bizi sürekli mahkum bırakıyor. 5 yıl önce Suruç'ta toplanıp Kobane'ye gidecek yoldaşlarımızın hazırlıklarına şahit olduk" dedi. 

33 düş yolcusunun hayatını kaybettiğini ancak oraya gidemeyen binlerce insanın ne amaçla yola çıktığının çok iyi bilindiğini belirten Bulut, devletin masumiyetle ilgilisi olmayan bu düzenin ne AKP'yle başladığını ne de AKP'yle biteceğini belirtti. İktidarın örgütlü halkın gücü karşısında 7 Haziran'da ilk kez kaybettiğinin altını çizen Bulut, "Ancak MHP gibi faşist bir ortağı yanlarına alarak devam edebiliyorlar" dedi. 

AKP-DAİŞ işbirliğiyle gerçekleşen katliamları hatırlatan Bulut, devrim mücadelesinde hayatını kaybedenlerin yolunu tamamlayacaklarını ifade etti. Bulut, "Onlar mücadeleyi belki başka türlü sürdürdüler ama geride kalan bizlerin yolu uzun. Ancak yenilmez olan onlar değil biziz, çünkü halkız ve haklıyız" diye konuştu. 

Bulut, 20 Temmuz'da yapılacak olan Suruç anmasına çağrı bildirisi dağıtan ve polis saldırısıyla darp edilerek 20 kişinin gözaltına alındığını hatırlattı. Rojava devrimini saygıyla andıklarının altını çizen Bulut, "Yolumuzu örgütlenerek, mücadele ederek ve mutlaka kazanarak aydınlatacağız ve mücadele edeceğiz" ifadelerini kullandı.

ÖZKAN: 33'LERİMİZ NASIL SURUÇ'A KOBANE'YE KOŞTU AİLELER DE HER YERE KOŞUYOR
Suruç şehidi Uğur Özkan'ın ağabeyi Süleyman Özkan da Suruç ile birlikte bir katliam silsilesinin başladığını hatırlattı. Suruç için adalet mücadelesi yürütürken hayatını kaybeden Suruç şehidi Polen Ünlü'nün annesi Şennur Ünlü, Suruç şehidi Emrullah Akhamur'un babası Hacı Şerif Akhamur ve Suruç şehidi İsmet Şeker'in oğlu Dersim'de şehit düşen Yusuf  Şeker'i andı. 

"Bizler bu katliamlara karşı, her alanda haksızlıklara karşı 'kalplerimiz adalet için atsın' şiarıyla koşuyoruz. Aynı 33'lerimiz nasıl Suruç'a Kobane'ye koştu, aileler de bu şekilde koşuyor" ifadesini kullanan Özkan, adalet mücadelesinde tutsak düşen Suruç gazilerinin, avukatlarının ve ailelerinin olduğunu dile getirdi. Suruç katillerini sorgulamak gerekirken, katliamdan sağ çıkanlara ve aileere saldırıldığını belirten Özkan, Suruç şehitlerinin düşlerini yeşertmek için mücadeleye devam edeceklerini kaydetti. 

Özkan, "Suruç Aileleri İnisiyatifi olarak hiçbir katliama hiçbir haksızlığa  karşı sessiz kalmadık, bundan sonra da kalmayacağız. İsteriz ki bundan sonra hiçbir savaş, hiçbir mermi, hiçbir kalleş bomba aramızdan birini almasın. Mücadelemizin ana ekseni bu. Yanımızda olduğunuzu görmek bize güç veriyor, bu güçle devam ediyoruz" dedi. 

'BİZE DÜŞEN MÜCADELE ETMEKTİR'
Suruç şehitlerinin mezarlarına yönelik saldırılara ve ailelere baskılara dikkat çeken Özkan, dayanışma çağrısı yaptı. Özkan, "Biz biliyoruz ki bu adalet mücadelesi uzun soluklu bir süreç olacak. Çünkü iktidarın gözü kan bürümüş, sağlıklı düşünecek durumda değil. Bize de düşen mücadele etmektir" diye konuştu. 

Kardeşi Uğur'u anlatığı "Adı Hogır'dı" kitabına yönelik yasaklamaya tepki gösteren Özkan, kitabın ana ekseninin 33'lerin hayatından kesitler aktarmak olduğunu dile getirdi. Kitabın suç teşkil edecek hiçbir şey içermediğinin altını çizen Özkan, "Bu suç değildir. Biz yine mücadeleye devam edeceğiz" dedi.

SEVEN: BEŞ YILDIR BU ACILARI BİRLİKTE YAŞADIK
Suruç gazisi Çağla Seven ise 5 yıllık zaman diliminde tüm acıları birlikte yaşadıklarını söyledi. "Biz biraz daha ateşin içine düştüğümüz için burada karşınızdayız" diyen Seven, 20 Temmuz'un ilk günkü gibi yakıcılığıyla devam ettiğini belirtti. Seven, "Hiçbirimizin hayatı 20 Temmuz'dan önceki gibi olmadı. Adalet mücadelesinin bugünkü durumuna bakarsak iyileşmek pek kolay değil" şeklinde konuştu. 

Beş yıldır hayatlarının her alanında katliamın etkilerinin olduğunun altını çizen Seven, Ankara katliamı davasından tutuklu olan Yakup Şahin'in Suruç davasında tek tutuklu sanık olduğunu ancak duruşmaya getirilmediğini hatırlattı. Suruç ailelerinden, Suruç yaralılarından ve avukatlardan tutuklu olanları hatırlatan Seven, bugün bildiri dağıtımında polis saldırısında Suruç gazisi Koray Türkay'ın da gözaltına alındığını belirti. 

Amara Kültür Merkezi'nin bahçesinde yaşanan şiddetin beş yıldır hız kesmeden devam ettiğinin altını çizen Seven, çocuğu katledilen ailelerin ne kadar iyi bir evlada sahip olduğunu anlatmak zorunda kalmasının da şiddetin başka bir boyutu olduğunu söyledi. 

'KATİLERİ TANIYORUZ, YAKALARINDAN ELLERİMİZİ ÇEKMEYECEĞİZ'
Seven, "Halkların nezdinde bu katliamları gerçekleştirenlerin kim olduğu kesindir. Onları tanıyoruz, biliyoruz ve ellerimizi yakalarından çekmeyeceğiz" diye vurguladı. 

Konuşmaların ardından, kısa bir sinevizyon gösterimi yapıldı.