30 Eylül 2024 Pazartesi

'Suruç birlik demek, ortak düş demek'

Suruç'tan yaralı kurtulan Ümmühan Özdemir, "Herkesin bir umudu ve bir hayali vardı. İmkansız olanı başarma, kendi sınırlarını aşmaydı bu. Bu hepimizin ortak düşüydü. Suruç demek birlik, ortak düş demek. Suruç'ta, Ankara'da... Adalet mücadelesini hep birlikte yürütmeliyiz" çağrısı yaptı.

Suruç Aileleri İnisiyatifi, Suruç katliamının 5. yıldönümü kapsamında "Suruç için adalet herkes için adalet" konulu panel düzenledi. 

HDP Sultangazi İlçe Örgütü'nde düzenlenen panele İlçe Eşbaşkanı Berivan Zadsan, saldırıda yaralanan Ümmühan Özdemir ve SGDF adına Furkan Polatkan konuşmacı olarak katıldı. 

Paneli Suruç şehidi İsmet Şeker'in kızı Dilek Şeker, HDP PM üyesi Atilla Bahçıvan, ESP PM üyesi Mustafa Naci Toper ile SMF, Mücadele Birliği, Devrimci Parti, Din Alimleri Derneği üyeleri, Anya-Kayder temsilcileri ile çok sayıda kişi dinledi.

Etkinlik, IŞİD saldırısıyla Suruç'ta katledilen 33 düş yolcusu ve Rojava devrimi yıldönümü dolayısıyla devrimi canlarıyla savunanlar anısına saygı duruşuyla başladı. Ardından "Suruç için adalet, herkes için adalet" konulu sinevizyon gösterimi yapıldı. 

'DÜŞLERİ YARIM KALMAYACAK DEMEK, MİRASLARINA SAHİP ÇIKMAKTIR'
İlk sözü Furkan Polatkan aldı. "Beraber savunduk beraber inşa edeceğiz" sloganının temelinin Denizlere, Mahirlere, İbrahimlere dayandığını söyleyen Polatkan, işçi ve emekçilerin Kürt özgürlük mücadelesiyle buluşması, birleşik devrim mücadelesinin büyütülmesi fikrini taşıdığını kaydetti.

Komünistler görevinin bir devrimi sahiplenme olduğunu belirten Polatkan, "Gezi'nin çocuklarının da düşü buydu. Aynı zamanda kadın devrimi olan Rojava kadın devrimine dokunma, onların iradesini görme düşüydü. Hiçbir düş yarım kalmayacak demek de tam da onların bu mirasına sahip çıkmaktır" diye konuştu. 

7 Haziran seçimlerinin bir sınır olduğunu hatırlatan Polatkan, o tarihten itibaren halklara yönelik savaşın boyutunun da farklılaştığını kaydetti.  Diyarbakır, Suruç, Ankara ve sonrasında yaşanan katliamlar silsilesinin, ısrarla sürdürülmek istenen birleşik mücadeledeki ısrarı hedeflediğini belirten Furkan, "Suruç'ta bulunan yoldaşlarımız da bu birleşik mücadeleyi cesaretle savundular. Biz de cesaretle onların bu mirasını büyütmemiz bizim için elzemdir" dedi. "Suruç için adalet" vurgusunun herkes için adalet olduğunu söyleyen Polatkan, adalet mücadelesinin yükseltilmesi çağrısında bulundu.

'ONLARIN MEŞALESİ ŞİMDİ BİZLERİN ELİNDE'
HDP Sultangazi İlçe Eşbaşkanı Berivan Zadsan da Suruç'ta katledilen 33 düş yolcusunu andı. Rojava devriminin 8. yıldönümü olduğunu hatırlatan Zadsan, "Rojava devrimi bütün dünyaya ışık oldu. Bu uğurda yaşamını yitiren herkesi saygıyla anıyorum" dedi. Suruç'ta katledilenlerin ellerinde meşaleyle Kobane'ye gitmek istediklerini söyleyen Zadsan, "Onların ellerindeki meşale şimdi bizlerin elinde. Başlarına devredene kadar bizler de onların düşlerini gerçekleştirmek için bu meşaleyi taşıyacağız. Adalet arayışlarımız sürecek. Adaletin sadece bir yazıdan ibaret olmadığını herkese anlatacağız, göstereceğiz" diye konuştu. 

Suruç'ta yaralanan Ümmühan Özdemir de SGDF'nin öncülük ettiği Kobane inşa kampanyasına nasıl dahil olduğunu anlatarak konuşmasına başladı. 

Rojava'da bir devrim inşa etme fikrinin kendisine çok büyük bir heyecan verdiğini söyleyen Özdemir, kampanyanın çağrısı olan Kobane'deki çocuklara park yapmak ve onlara oyuncak götürmek istediği için yola çıktığını belirtti. 

'SURUÇ BİRLİK DEMEK'
Kampanyanın ilk aşamasından saldırının yaşandığı ana kadar yaşananları tüm duygusuyla anlatan Özdemir, "Hiç tanımadığınız insanlarla yan yanasınız. Hepimiz bir amaç, bir inanç için orada yan yana geldik. Çeşitli kesimlerden, topluluklardan insanlardık. Ama herkesin bir umudu ve bir hayali vardı. İmkansız olanı başarma, kendi sınırlarını aşmaydı bu. Bu hepimizin ortak düşüydü" diye konuştu.

Bu topraklarda çok fazla acının yaşandığını hatırlatan Özdemir, "Burada bulunanlar bu acıları çok iyi biliyorlar. Ölmek mi daha zor, geride kalmak mı? Bizler geride kalanlardık. Onların yarım kalan düşlerinin tamamlayıcıları olmaya çalışıyoruz. Onlar devrime özsu taşıyanlardı. Suruç hepimize ne anlatıyor, ne anlatmak istiyor? Bundan sonra bu soruları sormak ve bunlara yanıt aramak önemliydi benim için. Suruç demek birlik demek. Suruç'ta, Ankara'da... Adalet mücadelesini hep birlikte yürütmeliyiz."

Söyleşilerin ardından katılımcılar düşüncelerini paylaştı. Panel, Sultangazi'de yapılacak etkinliklerin duyurusuyla sona erdi. Yarın Gazi Mezarlığı'nda saat 11.30'da mezarlıkta anma yapılacak, ardından Gazi Cemevi'nde 33 düş yolcusu için lokma verilecek.