30 Eylül 2024 Pazartesi

Sancar: Özgür geleceği inşa edeceğiz

Kürt sorununun seçim süreçlerinde birkaç oy için araçsallaştırılacak bir konu olmadığının altını çizen Sancar, partisinin 5. Olağan Büyük Kongresi'nde yaptığı konuşmada İmralı'da uygulanan tecridin derhal kaldırılması ve Öcalan'ın haklarının kullanıldırılması konusunda iktidarı uyardı. Tecride karşı mücadele çağrısı yapan Sancar, "Çözüm biziz ve bu çözüm için de halklara sözümüz var" dedi.

Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) 5. Olağan Büyük Kongresi, on binlerin katılımıyla Ankara Spor Salonu'nda sürüyor. Söz alan Eş Genel Başkan Mithat Sancar, partisine yönelik saldırıları hatırlattı ve yanıtı salonun verdiğini söyledi, "Mutlaka kazanacağız" dedi.

HDP'nin on yıl önce bu toprakların en direngen geleneklerini bir araya getirerek, geçmişte başlayan eşitlik, özgürlük, adalet, barış mücadelesini daha da ileri taşıyacağı sözünü vererek kurulduğunu belirten Sancar, "Eksiklerimiz var, hatalar yapıyoruz, yanlışlar da olabiliyor. Ama sözümüzün özüne bağlılığımızdan asla şaşmamışız ki halkımız bugün yüreğiyle bize, bu yürüyüşe destek veriyor. Bu bizim için onurdur, gurur kaynağıdır" dedi.

Ödenen bedellerin muhakkak karşılığının olacağını dile getiren Sancar, tutsak siyasetçileri ve yurtdışına sürgüne gönderilenleri selamladı.

'DİRENİŞ VE İNŞAYI HEDEFLEYEN BİR HAREKETİZ'
Sancar, "Biz inanılmaz bir direniş geleneğinden geliyoruz. Ama biz yalnızca bir direniş hareketi değiliz, aynı zamanda bu direnişin üzerine yeni yaşamı, özgür geleceği inşa etmeyi hedefleyen bir hareketiz. Direniş ve inşa bizim birbirinden ayrılmaz hedefimiz. Şimdi inşa zamanı, yeni yaşamı kurma zamanıdır" dedi.

Eşitsizliğe dayalı, tekçi, otoriter, sömürücü, soyguncu düzenlere yönelik en güçlü alternatif olmalarının iktidarı korkuttuğunu söyleyen Sancar, bu nedenle partisine yönelik saldırıların arttığını kaydetti. "Boşuna uğraşıyorlar, boş hayaller peşinde koşuyorlar. On yılların birikimi, mücadele azmi ve tecrübesi, başta Kürtler olmak üzere birlikte yürüdüğümüz bütün halklar ve demokrasi güçlerinin kararlılığı bütün bu planları boşa çıkacaktır" diyen Sancar, güçlerinin hakikate olan bağlılıktan geldiğini söyledi.

'ÇÖZÜM VE BARIŞ İÇ İÇEDİR'
"Çözüm ve barış iç içedir, birbirinden koparılamaz" dediklerini hatırlatan Sancar, diyalog, müzakere ve demokratik siyasetle çözüme ulaşılabileceğini dile getirdi. Çözümdeki ısrarın yalnızca tabanın çoğunluğunun Kürtlerden oluşmasından kaynaklanmadığına dikkat çeken Sancar, "Tarihsel ve güncel olarak tecrübe ettiğimiz tüm hakikatlerde bu çok boyutluluğun kendisini görüyoruz. Çünkü Kürt sorununun demokratik yollarla çözülmesi; inkar, imha ve asimilasyon politikalarından vazgeçilmesidir. Eşit yurttaşlık temelinde yerel demokrasinin inşa edildiği bir ülkenini bu topraklara refah ve özgürlük kazandıracağına inanıyoruz. Bu nedenle barış diyoruz ısrarla büyük barışı savunuyoruz" dedi.

Başta belediyeler olmak üzere her alandaki kayyum rejimine son vereceklerini söyleyen Sancar, bunların müzakere edilip hayata geçirileceği yerin Meclis olması gerektiğini söyledi. Bunun için de güçlü bir barış iradesi gerektiğini belirtti. HDP'nin temel aktör ve kurucu güç olduğunu belirten Sancar, üzerlerine düşen her sorumluluğu ve görevi yerine getirmeye hazır olduklarını dile getirdi.

'ABDULLAH ÖCALAN'IN HAKKI OLAN BÜTÜN İMKANLARI SAĞLAYIN'
Seçimler yaklaştıkça en başta iktidarın kısır siyasi hesaplar yaparak ve senaryolar devreye sokarak Kürt sorununu araçsallaştırmak istediğine dikkat çeken Sancar, "Özellikle son dönemde İmralı'da uygulanan mutlak tecrit tartışmaları buradan değerlendirmemiz lazım. İktidarı apaçık uyarıyoruz tecrit üzerinden oyun oynamayın. Bu denli önemli ve hayati bir meseleyi iktidar hedeflerinize alet etmeyin, etmeye kalksanız da başaramazsınız. İmralı adına söz kurmayın. Halkı yanıltmaya çalışarak afaki gündemler yaratmayın. Tecride son verin. Abdullah Öcalan'ın ne düşündüğünü kamuoyunun öğrenmesini sağlayacak ve esasen hakkı olan bütün imkanları sağlayın" uyarısı yaptı.

Muhalefete ve demokrasi güçlerine de çağrı yapan Sancar, tecridin kaldırılması için söz söylemeleri ve mücadele etmeleri gerektiğinin altını çizdi.

Kürt sorununun seçim döneminde hatırlanacak ve araçsallaştırılacak bir mesele olmadığını vurgulayan Sancar, birkaç oy için bu mesele üzerinden milliyetçilik yarışına girenlerin kaybedeceğini vurguladı. Çözüm ve barış için ilke, ciddiyet, kararlılık ve iradenin HDP'de olduğunu söyleyen Sancar, "Çözüm biziz ve bu çözüm için de yine halklara sözümüz var" dedi.

'YENİ İNŞAYI HEDEFLİYORUZ'
Geçici ve seçime dönük olmayan, ortak mücadele zemininde kalıca bir ittifakı ilmek ilmek ördüklerini vurgulayan Sancar, "Sadece seçimlere yönelik dar bir buluşma anlaşılmasın. Bizler toplumun bütün ezilenleriyle, Müslümanlarıyla, emekçileriyle, kadın hareketiyle, gençliğiyle, ekoloji hareketleriyle birlikte yürümek istiyoruz. Bu yürüme seçimleri de kapsayacak ama ötesine de taşıyacak hedefe sahip. Bu hedef yeniyi inşa etmek, yeni bir başlangıç yapmak, yeni bir toplumsal sözleşmeyi hep birlikte yapmaktır" ifadelerini kullandı.

Artan ekonomik kriz, yoksulluk ve eşitsizliğe işaret eden Sancar, "Meksika'dan Şili'ye, Peru'dan Arjantin'e ve en son Kolombiya'ya kadar soyguncu, talancı ve çeteci yönetimler karşısında bu geniş demokrasi ittifakları özgürlük, eşitlik ve adalet umudu olarak parladılar ve halklar tarafından sahiplenildiler. Ezilen, yok sayılan yerli halklar işçilerle, kadın ve ekoloji hareketleriyle birleşerek oligarşileri devirdiler. Bu ittifakların barış açısından da ne kadar önemli olduğunu Kolombiya örneğinde görmek mümkün" dedi.

'İTTİFAKIMIZ EZİLENLERLE'
Kürtleri ve HDP tabanını seçim hesaplarında sayı olarak görenlerin siyaset ve tarih bilmediklerini söyleyen Sancar, "Bu ülkenin siyasal bilinci ve örgütlülüğünün en yüksek kesimini oluşturan bu milyonlar, demokrasi ve barış mücadelesinin en dinamik gücüdür. Bu güç hesaba katılmadan, ülkeye ne demokrasi, ne adalet ne de barış gelir" diye konuştu.

Seçimler yaklaştığında HDP'nin 'iktidar ile anlaşma' yapacağı gibi senaryoları ortaya atanlara seslenen Sancar, burjuva partilerin savaş, emekçilerin yoksulluğa mahkum edilmesinde anlaştığını vurguladı, şunları söyledi: "Bir anlaşma aranıyorsa savaş tezkerelerine onay verenlere, savaş politikalarında iktidar ile aynı fikre ve zikre sahip olanlara, Kürtlere, HDP'ye ve demokrasi güçlerine yönelik baskılara dair ses çıkaramayıp iktidarın arkasına dizilenlere bakılmalıdır. Bizim anlaşmamız, ezilenlerledir. Bizim anlaşmamız emeğinin hakkını isteyenlerledir. Eşit, özgür ve güvenceli yaşam isteyen kadınlarladır, gençlerledir. Bizim anlaşmamız demokratik bir geleceği eşit yurttaşlık haklarıyla yaşamak isteyen, barış isteyen milyonlarladır. İnancını özgürce yaşamak isteyen bütün insanlarladır. Talana karşı doğasına, deresine, ormanına, toprağına sahip çıkanlarladır. Bunun dışındaki her şey lafügüzaftır. Bu ittifakı mutlaka gerçekleştireceğiz ve demokrasi ittifakını bu ülkenin kurucu gücü haline getireceğiz."

'CUMHURBAŞKANLIĞINDA ORTAK ADAY FİKRİNE AÇIĞIZ'
Cumhurbaşkanlığı adaylığı için açık, şeffaf görüşmeler yapılması koşuluyla ortak aday fikrine açık olduklarını söyleyen Sancar, "Bu olmazsa hakkımız olan adayımızla seçimlere girme seçeneği de güçlü bir seçenek olarak durmaktadır. Bunun için bileşenlerimizle mücadele ortaklarımızla ve halkımızla bunu tartışarak yol yürüyeceğiz. Çoklu krizlerin yaşandığı bir dönemde çözümü bu ilkelerle yaratacağız. Milyonlar değişim istiyor, açlık, yoksulluk aldı başını gidiyor, yalancı-talancı sistem ülkeyi sömürüyor felakete sürüklüyor. Biz işte bu sisteme bu iktidara ve bunu yaratan düzene karşı en güçlü mücadele adresiyiz" diye ekledi.