25 Eylül 2024 Çarşamba

Saki: İşledikleri suçların hesabını soracağız, yargılayacağız

Yeşil Sol Parti İstanbul 2. Bölge Milletvekili adayı sosyalist feminist Özgül Saki, kadın özgürlük mücadelesi, LGBTİ+'lar, mülteci ve göçmenlerin mücadelesine sınıfsal boyutunun eksik bırakılmaması gerektiğini söyledi, antikapitalist mücadelenin önemine işaret etti. AKP-MHP iktidarının kadınları nesne haline getirmek istediğini ancak bunu başaramadığını vurgulayan Saki, eşit ve özgür bir yaşam mücadelesinin AKP-MHP iktidarı sonrasında da süreceğini kaydetti. Saki, seçimlerde kaybeden AKP-MHP iktidarındakilerin kaçma hazırlığı yaptığını, kaçmalarına izin vermeyeceklerini, yargılayacaklarını vurguladı.

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) İstanbul 2. Bölge Milletvekili Adayı sosyalist feminist Özgül Saki, adaylık süreci, kadın özgürlük mücadelesi, mülteciler ve göçmenler, LGBTİ+'lara yönelik nefret söylemlerine ilişkin Özgür TV yayınında konuştu.

Arzu Demir'in sorularını yanıtlayan Saki, uzun yıllar sendikal mücadele, sosyalist feminist mücadele içinde yer aldığını, bir dönem Zapatistalarla birlikte yaşadığını aktardı. 2009 yılından bu yana bağımsız feminist mücadele içinde olduğunu, aynı zamanda göçmen karşıtlığı, mülteci düşmanlığı, LGBTİ+'lara yönelik nefret siyasetine karşı mücadele içinde yer aldığını aktaran Saki, bütün bu mücadele alanlarıyla sınıf mücadelesinin kesişmesi gerektiğine dikkat çekti. "Çünkü her birinin sınıfsal boyutunu eksik bıraktığında o geçişkenlik, birlikte mücadele eksik kalıyor" tespitinde bulunan Saki, antikapitalist mücadele hattının önemli olduğunu söyledi.

Zapatista bölgesindeki yaşam pratiğinin bu topraklarda mümkün olduğuna işaret eden Saki, "Otonom yapılar, özyönetim zaten Rojava'da inşa edilen sistemle paralellik taşıyor coğrafyalar ayrı olmasına rağmen. Kendi kararlarını veren, kendi ekonomisini yapan bir yaşam inşasının basamağı olabilme hedefim var" diye konuştu.

'İKTİDAR KADINLARI NESNELEŞTİRMEDE BAŞARILI OLAMADI'
AKP-MHP iktidarının kadın kazanımlarını yok etmek üzere gerçekleştirdiği saldırılara karşı feminist hareket ve Kürt kadın hareketinin kolektif bir mücadele hattı ördüğünü kaydeden Saki, "Birlikte mücadeleye devam ediyoruz. Birçok ortak zeminimiz var. Burada en önemlisi AKP-MHP iktidarının bizi sıkıştırmaya çalıştığı nesne konumu parçalandı. Bedenimiz, kimliğimiz, emeğimiz bize aittir diyen kadınlar kazandı. AKP-MHP iktidarı bu konuda kaybetti" değerlendirmesinde bulundu.

'AKP ETRAFINDAKİ KADINLARDA İTİRAZLARINI YÜKSELTTİ'
8 Mart gece yürüyüşleri, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü, Onur Yürüyüşlerinin kitleselleştiği, meşrulaştığı, İstanbul Sözleşmesi, 6284'ün etkin kullanımı, kürtaj yasağına karşı mücadele süreçlerini hatırlatan Saki, bu mücadelede sadece sosyalist kadınlar, feminist kadınlar, Kürt kadınlarının olmadığını, aynı zamanda AKP etrafındaki kadınların da itirazlarını yükselttiğini kaydetti. Telaşa kapılan AKP iktidarının "makbul kadın" tanımı ile alternatif bir kadın hareketi yaratmaya çalıştığını ancak bunu başaramadığını vurgulayan Saki, kadın hareketinin hanelerin içine kadar girerek yaşamı değiştirecek mücadele pratikleri ve talepleri geliştirdiğini söyledi.

Kadının kızkardeş, eş, birilerinin kızı şeklindeki erkek ve aile üzerinden tanımlanmasına karşı yürüttükleri mücadeleye işaret eden Saki, AKP'nin bu konuda da başarısız olduğunu vurguladı.

'PATRİYARKAYA KARŞI MÜCADELEYİ SEÇİMLERDEN SONRA DA SÜRDÜRECEĞİZ'
HDP geleneği olarak tanımladığı Yeşil Sol Parti'nin, feminist hareketin, kadın hareketinin bağımsız, siyaseten özne olduğunu sürekli söylediğini, Emek ve Özgürlük İttifakı'nın da "aile değil kadınız" fikrinin altını çizdiğini kaydeden Saki, seçim bildirgelerinde özgür ve eşit yaşam fikrinin yer aldığını hatırlattı. Burjuva partilerin kadını aile içine sıkıştıran anlayışla hareket ettiğini belirten Saki, AKP'yi çileden çıkaran durumun kadının bağımsız, özgür, eşit bir yaşam fikriyatı olduğunu, AKP'nin bunu tehdit olarak gördüğünü vurguladı. "Biz buna izin vermedik. Bu önemli bir kazanım" diyen Saki, patriyarkaya karşı mücadelelerini seçimlerden sonra da sürdüreceklerini vurguladı. Saki, AKP-MHP'nin 22 yıllık iktidarı süresince ortaya çıkan "umut yorgunluğu"nun kırıldığını söyledi, "Coşkulu bir halde, umutlu biçimde bir hareketi örgütleyeceğimiz inancındayım" diye ekledi.

Mücadele içindeki kadınların Meclis'teki varlıklarının tek başına bir şey ifade etmediğini belirten Saki, ev içinde, işyerinde, sokakta, kadınların yaşamın her alanında sürdüreceği mücadeleyi, sözünü, eylemini bu alana taşıyacaklarını, toplumun dokularına yayacaklarını söyledi. Ancak bu şekilde eşit, özgür bir yaşam pratiğine doğru yol alacaklarını vurgulayan Saki, seçimlere kadar geçecek süreçte bu fikriyatla mücadeleyi büyüteceklerini kaydetti.

'GÖZALTILAR SİYASİ SALDIRI'
Diyarbakır merkezli gözaltı saldırısına ilişkin de değerlendirmede bulunan Saki, saldırının siyasi olduğunu ve seçimlere yönelik olduğunu vurguladı. "Devlet kendini gösterdi" diyen Saki, gözaltı saldırısına karşı yapılan eylemlere yönelik saldırıları hatırlatarak, devletin amacının HDP'yi kapatmak, Yeşil Sol Parti ve ittifak güçlerinin birlikteliğini engellemek olduğunu söyledİ. Böylece HDP ve Yeşil Sol Parti'nin yalnızlaştırılmak, yalıtılmak istendiğini vurgulayan Saki, "Biz bunun farkındayız. AKP-MHP iktidarı 22 yıllık saltanatının sarsıldığını, kaybedeceğine dair güçlü veriler olduğunu görüyor, dolayısıyla bunu yapacak. Ancak biz bunları devlet yapar diyerek olağan görmüyoruz. Hem hukuki hem siyasi boyutuyla bu saldırının hesabını soracağız" dedi.

Dayanışma ve sahiplenmenin bu süreçte arttığını, bunu seçim çalışmalarında net olarak gördüğünü aktaran Saki, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun hedef göstermesinin ardından yaşanan gözaltı ve tutuklamalara işaret ederek, önümüzdeki günlerde bunların artabileceğini de söyledi.

'AKP-MHP İKTİDARI SEÇİMLERDE DERSİNİ ALACAK'
Bunlara hazırlıklı olduklarını, mücadeleyi ev ev, sokak sokak seçim faaliyeti yürüterek, dayanışma ağlarını büyüterek sürdüreceklerini kaydeden Saki, şunları söyledi: "Yalnız olmadığımızı biliyoruz. İttifaklarla, toplumsal dokuda bambaşka bir birliktelik oluyor ve bununla karşı duracağımızı görüyoruz. Seçim güvenliği meselesinde bunlara taviz vermeyeceğiz. Bu atmosferde seçim faaliyetimizi daha da yükselterek yapmaya devam edeceğiz. Sandık güvenliği ve seçim günü güvenliği konusunda il, ilçe örgütleri, müşahitler bilgilendiriliyor, o günün güvenliği için de hazırlıklar var. Saldırılar olacak, devam edecek, ama seçimler de olacak. Seçimlerin olmayacağı yönünde bir endişeye mahal yok. Bu seçimde AKP-MHP iktidarı dersini alacak."

'İKTİDAR GÜÇ KAYBETTİ, ÇÖZÜLME BAŞLADI'
7 Haziran-1 Kasım sürecinden ders çıkardıklarını tarihin tekerrür etmeyeceğini söyleyen Saki, işçiler, kadınlar ve gençlerin AKP-MHP iktidarının 22 yıllık baskıcı, otoriter, faşizan uygulamalarından bıktığını vurguladı. AKP-MHP iktidarı içinde bir çözülme yaşandığı tespitinde bulunan Saki, "Çünkü siyaseten bir parti olmaktan çıktı, rant partisi, çıkar örgütü haline döndü. Bu çıkar örgütü özellikle yerel seçimlerde üç büyük şehri kaybetti. Aldığı yenilgi bu gelir kaynaklarını kesti. Dolayısıyla bir rahatsızlık yaşandı onların çevresinde" dedi.

'KAÇMALARINA İZİN VERMEYECEĞİZ, YARGILAYACAĞIZ'
Yeşil Sol Parti'nin milletvekili sayısının artması, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan'ın yüksek farkla kaybetmesinin çözülmeyi artıracağını söyleyen Saki, seçim günü sandık güvenliğini sağlayarak oy oranlarını artırdıklarında iktidardakilerin kaçacağını, bunun hazırlığını yaptıklarını belirtti. Saki, kaçmalarına izin vermeyeceklerini, savaş ve insanlık suçları nedeniyle yargılanmalarını sağlayacaklarını vurguladı.