23 Eylül 2024 Pazartesi

Sağlık emekçileri Antalya'da iş bıraktı

Antalya'daki sağlık emek ve meslek örgütleri bir günlük iş bırakarak Akdeniz Üniversitesi Hastanesi önünde buluştu. SES Antalya Şubesi Eşbaşkanı İçöz, sağlık emekçilerini ilgilendiren yasa tasarısı için talepleri sıraladı. 

Sağlık emek ve meslek örgütleri; Meclis Genel Kurulunda görüşülecek olan ve sağlık emekçilerinin özlük haklarının düzenleyecek yasanının taleplerini karşılamadığı, 2021 yılı Aralık ayında görüşülen ve geri çekilen yasanın çok gerisinde olduğu gerekçesiyle bugün 1 günlük iş bırakma eylemi yapıyor.

Antalya'da ki sağlık emek ve meslek örgütleri de Akdeniz Üniversitesi Hastanesi H Blok önün de bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Burada yapılan açıklama da konuşan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Antalya Şubesi Eşbaşkanı Şükran İçöz, bu ülkenin emeği ile geçinen tüm kesimlerin önünde her zaman zorlu süreçler, çetin mücadeleler olduğunu kaydetti. 

Sağlık emekçileri olarak en başından bugüne "Hak verilmez, mücadele ile alınır" ilkesinden asla taviz vermeden yol aldıklarını belirten İçöz, şöyle devam etti: "Bugün Türkiye'de ekonomiden-ekolojiye, tarımdan-eğitime kadar birçok alanda çoklu krizler yaşanmaktadır. Tüm toplumu yakan en önemli sorunlardan biri de sağlık alnında yaşanan krizdir. Pandemide bilimden uzak yaklaşımlar, sağlık hizmetlerinin ertelenmesi ve sağlıksızlık üreten bu sağlık sistemi toplumun sağlığa erişiminde çok ciddi sorunlar yarattı. Evlerde oluşan sanal kuyruklar, aylarca sonrasına alınabilen randevular, gittikçe artan kalemlerle cepten ödemeler, kamusal sağlık hizmetlerini tüketen düzenlemeler ile özel hastanelere teşvik, sağlıkta eşitsizlik tüm topluma ‘artık yeter' dedirtmiştir. Biz biliyoruz ki yıllarca yürüttüğümüz mücadele özellikle de son bir yıldır yapılan iş
bırakmalar, iş yeri önü ve alan eylemleri, beyaz buluşmalar, beyaz mitingler sonrası bu yasal düzenlemeyi yapmak zorunda kaldınız. Bizlerin görüşlerini dinlemeden değer vermeden düzenleme hazırlıyorsunuz. Ancak yasal düzenleme yetersizdir. Bizlere sus payı olarak verilmeye çalışılmaktadır.
Üstelik her seferinde iş barışını bozan ve kimseyi memnun etmeyen düzenlemeler getirerek motivasyonumuzu ve moralimizi daha fazla bozmaktasınız.

Vazgeçin diyoruz. Taleplerimize kulaklarınızı ve gözlerinizi kapatmayın diyoruz. Sağlık ve sosyal hizmeti üretenler olarak örgütlü yapılarımızla görüşün ve birlikte düzenlemeyi hazırlayalım diyoruz. Başka bir sağlık ve sosyal hizmet mümkün diyoruz. İşkolumuzdaki tüm emek ve meslek örgütlerine gelin birlikte değiştirelim ve haklarımızı birlikte kazanalım diyoruz. Aylardır iyileştirme adı altında geri çekilerek bir öncekinden daha kötü bir şekilde TBMM' ye getirilen
bu Yasa tasarısını önerilerimizi dikkate alan şekilde genişleterek yasallaştırın."

İçöz, yasa tasarısının kapsamının genişletilmesi için şu önerileri sundu:
🔹 "Yasa tasarısında sabit ek ödemeleri emekliliğe yansıyacak ve temel ücretimizi  yoksulluk sınırı üzerine çıkaracak tek kalemde maaş uygulamasına uygun bir şekilde düzenleyin. Yoksulluk sınırı üzerinde temel maaş belirlenmesinden sonra eğitim durumu, yapılan işin riski, çalışma yılı vb kriterler ile giydirilmiş maaş düzenlenmesi yapılmalıdır.
🔹 Angarya çalışma, fazla mesai baskısında bizleri bırakacak performans ödeme sistemini bırakın yükseltmeyi kaldırın diyoruz. Performans demek daha fazla işlem yaparak kamuya daha fazla yük demek. Performans demek angarya köle çalışmak demek. Performans demek daha fazla hata yapıp malpraktis ile karşı karşıya kalmak demek.
🔹Sağlık iş kolundaki tüm emekçiler nasıl ekip olarak çalışıyorsa düzenlemede ekip anlayışına uygun tümünü kapsamalıdır.
🔹Sağlığın da bir bileşeni olan ve aynı işkolu olan sosyal hizmet emekçilerinin tümünü de kapsayacak bir şekilde yasa taslağında düzenleme yapılmalıdır.
🔹ASM'lerde ceza yönetmeliğine son verilmelidir. ASM'lerde çalışan personelin tamamı bu yasadan yararlandırılmalıdır. Hekimleri işveren konumuna düşüren cari harcamalar (kira, elektrik, su, doğalgaz vb) ile uğraşmak zorunda bırakan uygulama sonlandırılmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetlerin öncelendiği birinci basamak sağlık sistemi gerçekleşinceye kadar ASM'lerin tüm masrafları kamu
bütçesinden hekimleri işin içine dahil etmeden karşılanmalıdır. Hekim dışı diğer sağlık emekçileri de kadrolu güvenceli istihdam modeli ile çalıştırılmalıdır. ASM'lerde çalışanların temel ücretleri yoksulluk sınırı üzerine çıkarılmalıdır. Hekimlerin, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin sorunlarına kulak tıkayan ve görmezden gelen bu anlayış toplumun tümünün sorunlarını da yok saymaktadır. Bu kabul edilemez duruma artık son verilsin istiyoruz.
🔹Bu tıkanmış ve işlemeyen sağlık sisteminin yükünü artık çekmek istemiyoruz. Bize dayatılan bu çalışma koşulları nedeniyle tükeniyoruz ve biz bu bozuk düzene karşı alternatifsiz değiliz. Bunun kader olmadığını biliyoruz, toplumun sağlık hakkı ve tüm sağlık emekçileri olarak haklarımızı alana kadar mücadeleye devam edeceğiz... Ekonomik, özlük ve demokratik taleplerimiz gerçekleşinceye kadar mücadeleden vazgeçmeyeceğiz."