23 Eylül 2024 Pazartesi

Otlu: Uyuşturucunun ülkeye nasıl geldiğini biliyoruz

HEDEP milletvekili Otlu, sunulan bütçede kadınlar, işçiler, emekçiler, gençler, Aleviler, Kürtler ve direnenler olmadığını kaydetti. İktidarın uyuşturucuyla ilgili "sınırda kuş uçurtmuyoruz" sözlerine dikkat çeken Otlu, "Evet, görüyoruz, Afganistan'da, İran'da ya da Mersin Limanındaki deniz sınırlarında kuşlar uçmuyor ama iyi uyuşturucu baronlarının, uyuşturucu paketlerinin nasıl uçtuğunu, bu ülkeye geldiğini görüyoruz. O yüzden, bu bütçeye itiraz ediyoruz" dedi.

Meclis bütçe görüşmeleri sürüyor. Söz alan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu, bütçede özürlük olmadığını sadece AKP yanlılarına itiraz etmeyenlere yönelik huzur olduğunu kaydetti.

'TÜRKİYE VİZYONUNDA KADINLAR YOK'
Bütçenin "Türkiye vizyonu" diye pazarlandığına dikkat çeken Otlu, "'Türkiye vizyonu'nda en bariz şekilde kadınların olmadığını görüyoruz; aynı zamanda, Kürtlerin haklarının olmadığını görüyoruz; aynı zamanda, demokratik Alevi hareketinin haklarının, ekolojinin olmadığını görüyoruz. Yani bu bütçede en bariz şekilde deniliyor ki: 'Can ve mal güvenliğini koruyacağız, potansiyel tehdit olan herkesten herkesi koruyacağız.' Uzun zamandır, AKP'nin yirmi bir yıllık iktidarında kadınlara ölüm kusan bütçe bu raporda da var. Bu bir yıl içerisinde on bir ayda 400 kadın arkadaşımız erkek şiddeti tarafından katledilmiş. Hem de nasıl? Silahlı bir şekilde katledilmiş durumda. Kadın kıyımı yaşanıyor bu coğrafyada ve İçişleri Bakanının, kadınlara yönelik şiddet uygulayan erkekleri 'potansiyel tehdit' olarak görmediğini bu raporda bir kere daha görmüş oluyoruz kadınlar olarak. Gülistan Doku'yu dört yıldır arıyoruz, hâlen bulunamadı ve açık soruşturma yapılamadı. 'Zarrab' denilen kişi hiçbir şekilde, hiçbir koşulda, hiçbir soruşturmaya tabi tutulmadı. Bunun gibi, Kürdistan dediğimde kıyamet kopuyor, orada- üniformayı üstüne geçirmiş bir sürü kişi kadınlarımıza şiddet uyguluyor, kadınlarımızın intihar etmesine neden oluyor ve yargınızın cezasızlık politikasıyla da serbest bırakılıyor" dedi.

'KADINA YÖNELİK ŞİDDETE HAYIR DİYENLER ŞİDDET GÖRDÜ'
Geçen yıl Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Gününde İstanbul'da, Diyarbakır'da, İzmir'de, bütün her yerde sokağa çıktıklarını, karşılaştıkları tek şeyin polis şiddeti olduğunu hatırlatan Otlu, "Kadına yönelik şiddete hayır" diyenlerin polis işkencesine uğradığını da ekledi. Otlu, şöyle devam etti: "Taksim'de Dilbent Türker'in bacağını kırdı, bizleri ters kelepçeyle gözaltına aldı. Görüyoruz ki polis gaz bombasıyla baş edemediği koşullarda ya da tazyikli suyla baş edemediği koşullarda ters kelepçe bulmuş, bildiğiniz seyyar Filistin askısı gibi; ya omzunuz çıkıyor ya da kasınız kopuyor."

'AKP KENDİNE İTAAT EDECEK BİR TOPLUM İSTİYOR'
Polisin, HDP milletvekili Semra Güzel'in işkenceyle başını eğmeye çalıştığını, SKM MYK üyesi Ebru Yiğit'in emniyette çıplak işkence aramasına maruz kaldığını; geçen yıl 21 Mart'ta Lice'de Yusuf isimli 14 yaşındaki çocuğun polisler tarafından işkenceye uğradığını, elleri ayakları bağlanarak bir dereye atıldığını, şans eseri bulunduğunu ancak sadece beş polisin gözaltın alındığını ve serbest bırakıldığını örnek veren Otlu, politik özgürlük isteyen kadınların, gençlerin, işçilerin, emekçilerin, Kürt halkının, Alevilerin AKP iktidarını istemediğini kaydetti. "AKP iktidarının Türkiye vizyonu olarak, huzur olarak gördüğü tek bir şey var; o da ona itaat edecek, susacak bir toplum" diyen Otlu, şöyle devam etti:

'BÜTÇEYE HAYIR DİYORUZ'
"Söz, eylem, örgütlenme özgürlüğü için sokağa çıkmışsanız mutlaka karşınızda polisleri görüyorsunuz. Ben vekil olduğumdan bu yana gittiğim bütün eylemlerde polis barikat kuruyor, kalkanlarla bize müdahale ediyor ve söz hakkımızı ya da eylem, örgütlenme hakkımızı engelliyor; demek ki bu ülkede özgürlük yok. Bu bütçede de özgürlük yok, sadece AKP  iktidarının huzurunu isteyenlere ve AKP yanlılarına karşı itiraz etmeyenlere yönelik huzur olduğunu görüyoruz. O yüzden, bizler de diyoruz ki; eşitliğin ve özgürlüğün olmadığı, kadına yönelik şiddetin yoğunlaştığı bu ülkede ya da Kürt ulusunu inkar edenlere karşı eşitlik ve özgürlük yoksa kesinlikle huzur yoktur. Bir cümleyle bitirmek istiyorum. Uyuşturucuyla ilgili deniliyor ki; 'sınırlarda kuş uçurtmuyoruz.' Evet, görüyoruz, Afganistan'da, İran'da ya da Mersin Limanındaki deniz sınırlarında kuşlar uçmuyor ama iyi uyuşturucu baronlarının, uyuşturucu paketlerinin nasıl uçtuğunu, bu ülkeye geldiğini görüyoruz. O yüzden, bu bütçeye itiraz ediyoruz."