29 Eylül 2024 Pazar

Ölüm orucundaki avukatlar için 1273 imza

Ölüm orucundaki tutuklu avukatlar Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal'ın adil yargılanma hakkına destek veren 1273 kişi, dosyalarının adil şekilde incelenmesini talep ediyor.

Adil yargılanma talebiyle ölüm orucunda olan tutuklu avukatlar Ebru Timtik ile Aytaç Ünsal'a destek için 1273 kişi imza verdi.

Aralarında milletvekilleri, sanatçı, yazar, şair, akademisyen, gazeteci, avukat, işçi, sendikacı, işveren, Doğu-Güneydoğu Dernekleri başkanları ve Türkiye'nin her bölgesinden kanaat önderlerinin bulunduğu 1273 kişi, Timtik ve Ünsal'ın dosyalarının öncelikli olarak ele alınıp adil bir şekilde incelenmesini ve avukatlardan ölüm orucunu bırakmalarını talep etti.

19 avukatın yargılandığı ÇHD davasında sekiz avukat tutuklu yargılanıyor: Selçuk Kozağaçlı, Bahiç Aşçı, Barkın Timtik, Ebru Timtik, Oya Aslan, Engin Gökoğlu, Aycan Çiçek, Aytaç Ünsal.

Çağdaş Hukukçular Derneği ve Halkın Hukuk Bürosu avukatlarından Silivri Hapishanesi'ndeki Ebru Timtik 151 gündür, Burhaniye T Tipi Hapishanesi'ndeki Aytaç Ünsal 120 gündür adil yargılanma talebiyle ölüm orucunda.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi, dava dosyasını önceki gün incelemeye aldı.

İmza metni özete şöyle:
"Ebru Timtik ile Avukat Aytaç Ünsal'ın durumunu büyük bir kaygıyla izliyoruz. Ölüm orucundaki iki avukat, adil yargılanmak ve müvekkilleri Grup Yorum üyesi Helin Bölek ve İbrahim Gökçek ile Mustafa Koçak'ın dosyalarının incelenerek hukuksuz, haksız bir şekilde mahkûm edildiklerinin toplum tarafından anlaşılmasını talep ediyorlar.

"Helin, İbrahim ve Mustafa'nın avukatları olan Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal yürüttükleri açlık grevini, onların ölümleri üzerine ölüm orucuna çevirmişlerdi ve şimdi sağlıkları bakımından kaygı verici ölümcül bir döneme girmiş bulunuyorlar.

"12 Eylül 2017 tarihinde gözaltına alınıp tutuklanan Timtik ve Ünsal, yaklaşık bir yıl sonra çıkarıldıkları mahkeme tarafından ilk duruşmada, delil durumu da dikkate alınarak tahliye edilmişlerdi. Ancak itiraz üzerine bir gün sonra tekrar yakalanmalarına karar verilmiş, tahliye kararı veren mahkeme heyeti hukuka aykırı olarak dağıtılmış ve yerine başka yargıçlar atanmıştı.

"Yargılama sürecinde, aynı olaylara dayalı olarak, İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesinde tutuksuz olarak yargılandıkları ve bu sebeple yargılamanın mükerrer olduğu savunmaları dikkate alınmadan, savunma hakları kısıtlanarak, gösterdikleri hiçbir kanıt toplanmadan, mahkemede dahi dinlenmeyen bir itirafçının kendisini kurtarmaya yönelik beyanlarına dayalı olarak (üstelik usulsüzlüğü uzman raporuyla sabit olan elektronik çıktıların ısrarlı taleplere rağmen asılları veya imajları mahkemeye getirilmediği halde) on yılı aşkın süreyle hapis cezalarına mahkum edilmişlerdir.

"Bu iki hukuk insanı, evrensel hukuk ilkeleri olan adil yargılanma ve savunma hakkı için son çare olarak canlarını ortaya koymuşlardır. Onlar, hem kendilerinin hem de yaşarken ortaya çıkaramadıkları müvekkillerinin haklılığının, suçsuzluğunun, öldükten sonra da olsa anlaşılmasını istiyorlar. Hukukçuların adalet için ölümü göze aldığı, adalet için isyan ettiği bir durum bu.

"Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal'ın temyiz aşamasındaki dosyalarının öncelikli olarak ele alınıp adil bir şekilde incelenmesi ve müvekkilleri Helin, İbrahim ve Mustafa'nın dava dosyalarının kamuoyunun tanıdığı bağımsız hukukçular tarafından incelenerek sonucun kamuoyu ile paylaşılması için çalışacağımızı beyan ediyor ve kendilerinden ölüm orucunu sonlandırmalarını, hepimizin ihtiyacı olan hukuk mücadelesine sağlıklı bir şekilde tekrar geri dönmelerini istiyoruz."